Kaplan’ı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan açılan kamu davasında, 6284 sayılı Kanunun 2/1-d ve 20/2 maddeleri uyarınca Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının bu suçun zarar göreni olduğu, bu sıfatının gereği olarak CMK'nun 233. ve 234. maddeleri gereğince kovuşturma evresinde sahip olduğu davaya katılma ve diğer haklarını kullanabilmesi için duruşmadan haberdar edilmesi gerektiği halde, usulen dava ve duruşmalar bildirilmeden, davaya katılma ve CMK'nun mağdur ve katılanlar için öngördüğü haklardan yararlanma olanağı sağlanmadan yargılamaya devam edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin, katılan vekilinin ve suçtan zarar gören Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükmün öncelikle bu nedenle tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 24/10/2018 gününde oybirliği ile karar verildi....
KARŞI OY Sanık hakkında suç tarihinde 5 yaşında olan mağdur Ayşe'nin tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu 25 gün iş ve güçten kalacak şekilde yaralanmasına neden olmaktan 765 sayılı TCK.nun 459/2-son maddesi gereğince cezalandırılması istemiyle açılan kamu davasının yapılan yargılaması sırasında 01.06.2005 tarihinde 5237 sayılı TCK.nun ve 5271 sayılı CMK.nun yürürlüğe girmesinden sonra sanığa atılı suç takibi şikayete bağlı hale gelmiş ve 16.06.2005 tarihinde yapılan duruşmada hazır bulunan ve soruşturma aşamasında şikayetçi olmadığını bildiren mağdurun babası Cela-iettin kovuşturma aşamasında sanıkıan şikayetçi olduğunu belirtmiştir. 5271 sayılı CMK.nun 158/6. maddesinin açık hükmü karşısında, suç tarihinde şikayete tabi olmayıp re'sen kovuşturulması gereken ancak kamu davası açıldıktan sonra yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK.nu ile takibi şikayete bağlı hale gelen suç nedeniyle suçtan zarar görenin yasanın yürürlüğe girmesinden itibaren süresi içinde şikayetçi olduğunu bildirmesi halinde...
KATILMA HARCIYENİLENME TESBİTİNE İTİRAZ"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki "yenileme tespitine itiraz " davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Muratlı Kadastro Mahkemesi'nce davanın kısmen kabul, kısmen reddine dair verilen 27.10.1998 gün ve 1996/ 13 E- 1998/108 K.sayılı kararın incelenmesi davaya dahil edilen Hakime T... tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 7.Hukuk Dairesi'nin 6.7.1999 gün ve 1999/2755-3493 sayılı ilamiyle; (... Hakime Karaböcek Tabanlı'nın temyizi dava konusu taşınmazlardan 162 ada 6 sayılı parsel hakkındaki hükme ilişkindir....
"İçtihat Metni"Daire : DOKUZUNCU DAİRE Karar Yılı : 2006 Karar No : 284 Esas Yılı : 2005 Esas No : 1831 Karar Tarihi : 14/02/006 2464 SAYILI BELEDİYE GELİRLERİ KANUNU UYARINCA İSTENİLEN YOL HARCAMALARINA KATILMA PAYININ TARH VE TAHAKKUK ETTİRİLMEDEN DOĞRUDAN ÖDEME EMRİ İLE TAKİP EDİLEMEYECEĞİ HK....
Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi KATILMA TALEBİ REDDEDİLEN : Yayıncılar Meslek Birliği SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık SUÇ TARİHLERİ : 25.09.2012, 26.09.2012, 29.09.2012, 02.10.2012 HÜKÜMLER : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir....
Vergi Mahkemesinin ... tarih ve … sayılı kararının bozulmasına, karar verildi....
Ancak; Dava konusu anataşınmazın tapuya tescil edilmiş olan yönetim planının 5711 Sayılı Yasa ile değişik geçici üçüncü maddesi gereğince tanınan 6 aylık sürede değiştirilmediği, uyarlama süresinin dolduğundan, 27.05.2008 tarihi itibariyle geçersiz hale geldiği, bu nedenle ”II-YÖNETİM ORGANLARI“ ve ”IV-ORTAK GİDERLERE KATILMA” başlıklı bölümlerinin geçersiz hale geldiğinin tespiti ile iptal edilmesi ve bu geçersizliğe dayalı olarak da bu maddelerin yerine toplu yapıya ilişkin kanun hükümlerinin uygulanması gerektiğinin tespiti istenmiş olup mahkemece bu konudaki istemin kabulüne karar verilmiştir. 14.11.2007 gün ve 5711 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi ile getirilen bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce kurulan toplu yapılara ait yönetim planlarının yürürlük tarihinden itibaren en geç altı ay içinde salt çoğunlukla alacakları kararla bu Kanun hükümlerine uyarlanacağı hükmünde 23.06.2009 gün ve 5912 sayılı Yasanın 5.maddesi ile eklenen geçici 2. maddesi ile “Bu Kanunun yürürlük tarihinden...
Yerel Mahkemece, Hukuk Genel Kurulunun objektif değer artışının belirlenmesinde kullandığı kriterlerin kapitalizasyon faizinin belirlenmesinde esas alınan unsurlardan olmaması ve objektif değer artışının somut verilere dayanmış olmasına ilişkin iki temel kriteri ile Yargıtay 18. HD'nin objektif değer artışının belirlenmesinde kullandığı kriterlerde kapitalizasyon faiz oranın belirlenmesi esasları içerisinde geri almama şartıyla işlek yollara, ithalat, ihracat merkezlerine, soğuk hava depolarına, ana yollara yakınlık gibi unsurların objektif değer artışına konu edildiği gösterilerek ve yine bozma ilamının ikinci bendi yönünden ise, kısmi direnme olamayacağı, bu hususun maddi hataya ilişkin ve kanun değişikliği nedeniyle meydana geldiği dikkate alınarak düzelterek onama imkanının bulunduğu gerekçesiyle önceki kararda direnilmiştir. Direnme kararını davalı idare vekili temyiz etmiştir....
Mahkemesi adli ve idari yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözümlemeye yetkilidir.” Yine, 2247 sayılı ... Mahkemesi’nin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanunun 1.maddesinde de; “... Mahkemesi, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile görevlendirilen , adli ve idari yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözmeye yetkili ve bu kanunla kurulup görev yapan bağımsız bir Mahkemedir.” Bu bağlamda, yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; somut uyuşmazlığın ... Katkı payının fazla hesaplandığı iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkin olup ......
Genel Müdürlüğü tarafından kamu hukuku alanında kamu gücüne dayalı, re’sen ve tek yanlı olarak tesis edilen dava konusu işleme karşı açılan davada ... katkı payının tazminine yönelik kısmı bakımından uyuşmazlığın görüm ve çözümünde idari yargının görevli olduğu sonucuna varıldığı belirtilerek Mahkememizin 20.01.2021 tarihli ve 2020/427E. sayılı görevlilik ara kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. Bilindiği üzere; 1982 Anayasası’nın 158.maddesi gereğince; “ Uyuşmazlık Mahkemesi adli ve idari yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözümlemeye yetkilidir.” Yine, 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesi’nin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanunun 1.maddesinde de; “Uyuşmazlık Mahkemesi, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile görevlendirilen , adli ve idari yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözmeye yetkili ve bu kanunla kurulup görev yapan bağımsız bir Mahkemedir.”...