-K A R A R- Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere ve özellikle 6100 sayılı HMK'nın temyiz edilemeyen kararlar başlıklı 362/1-b maddesinde "4. maddede gösterilen davalar ile (23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunundan doğup taşınmazın aynına ilişkin olan davalar hariç) özel kanunlarda sulh hukuk mahkemesinin görevine girdiği belirtilen davalarla ilgili kararlar" hükmü dikkate alındığında, yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesinin ek kararının ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, dosyanın İLK DERECE MAHKEMESİNE, kararın bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 07.11.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
KARAR Dava, derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespiti istemine ilişkindir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362/1-b maddesine göre; Bölge Adliye Mahkemesince, kira ilişkisinden doğan ve miktar veya değeri itibarıyla temyiz edilebilen alacak davaları hariç olmak üzere, HMK'nin 4. maddesinde gösterilen davalar ile (23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunundan doğup taşınmazın aynına ilişkin olan davalar hariç) özel kanunlarda sulh hukuk mahkemesinin görevine girdiği belirtilen davalarla ilgili verilen kararlar kesin olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz. Bölge Adliye Mahkemesi kararında temyiz yolunun açık olarak gösterilmesi bu sonucu değiştirmez. Davacı vekilinin temyiz talebinin bu sebeple reddine karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle temyiz dilekçesinin REDDİNE, 06.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Temyiz talebinin reddine dair ek kararın davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya ve içeriği incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere ve özellikle 6100 sayılı HMK'nın temyiz edilemeyen kararlar başlıklı 362/1-b maddesinde " 4 üncü maddede gösterilen davalar ile (23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunundan doğup taşınmazın aynına ilişkin olan davalar hariç) özel kanunlarda sulh hukuk mahkemesinin görevine girdiği belirtilen davalarla ilgili kararlar" hükmü dikkate alındığında, yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun ... Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesinin ek kararının ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, dosyanın İLK DERECE MAHKEMESİNE, kararın bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 10.10.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Temyiz edilemeyen kararlar başlıklı 362/1-b maddesinde "4 üncü madde de gösterilen davalar ile (23.06.1965 tarihli ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunundan doğup taşınmazın aynına ilişkin olan davalar hariç) özel kanunlarda Sulh Hukuk Mahkemesinin görevine girdiği belirtilen davalarla ilgili kararlar" hükmü yer almaktadır. HMK'nın 4 üncü maddesinde münhasıran Sulh Hukuk Mahkemesinin görev alanına giren TMK'nın 696 ncı maddesine dayanan paylı mülkiyette paydaşın paydaşlıktan çıkarılması isteğine ilişkin olan ve temyizi kabul olmayan kesin karara ilişkin davacılar vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. KARAR Açıklanan sebeple; Davacılar vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine, Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 06.03.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Görüldüğü üzere, kat mülkiyetine tabi ve kat irtifaklı taşınmazlarda, kat maliklerinin birbirine karşı sorumluluğunu düzenleyen özel hüküm mevcut olup; kat malikinin kusuru ile diğer bağımsız bölümlere verdiği zarardan kaynaklanan uyuşmazlıkların, Kat Mülkiyeti Kanununun 19. maddesi hükmü çerçevesinde çözümlenmesi gerektiği kuşkusuzdur. Bir başka ifadeyle, Özel Yasa mevcutken, genel hükümlere gidilemeyeceği; uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde çözümlenemeyeceği her türlü duraksamadan uzaktır. Buyurucu nitelikte olan Kat Mülkiyeti Kanunu'nun Ek 1. maddesinde yer alan; anılan Kanunun uygulanmasından kaynaklanan tüm çekişmelerin sulh hukuk mahkemesinde çözümlenmesi gerektiği hükmü karşısında da, 19. maddenin uygulanmasından kaynaklanan uyuşmazlıkların Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması olanaklı değildir....
DAVA KONUSU : Kat Mülkiyeti Kanunundan Kaynaklanan Davalar) KARAR : Alanya 1....
DAVA KONUSU : Kat Mülkiyeti Kanunundan Kaynaklanan Davalar (Ortak KARAR : Alanya 2....
DAVA KONUSU : Kat Mülkiyeti Kanunundan Kaynaklanan Davalar (Ortak KARAR : Alanya 2....
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili sitenin semtinde olup yetkili olduğunu, site yönetim planının 14. ve 16. maddeleri ve Kat Mülkiyeti Kanununun 20. maddesine göre, gider ve avans payının tamamını ödemeyen kat malikinin ödemede geciktigi günler için aylık yüzde beş hesabıyla gecikme tazminati ödemekle yükümlü olduğu, sayılı dosyası ile davalılar aleyhine yapılan icra takibinin Kat Mülkiyeti Kanunundan doğan alacakların tahsili amacıyla yapılan bir icra takibi olması nedeniyle aylık %5 gecikme faizi talep edilmesinin yasal olduğunu, davalıların bu yöndeki itirazlarının haksız ve mesnetsiz olduğunu beyan ederek, Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklanan alacak nedeniyle Müdürlüğünün 2011/5106 Esas...
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2017/994 ESAS - 2017/988 KARAR DAVA KONUSU : Kat Mülkiyeti Kanunundan Kaynaklanan Davalar (Eski Hale Getirme İstemli) KARAR : Davacılar dava dilekçesinde özetle; aynı sitede oturdukları davalı Hatice Yaylaönü'ne ait taşınmazın ortak alanı olan çatısına davalılar tarafından baz istasyonu kurulduğunu, Kat Mülkiyeti Kanunu'na aykırı şekilde kurulan baz istasyonlarının kaldırılması gerektiğini, baz istasyonlarının bulunduğu evin kat maliki Hatice Yaylaönü'ne ait olup site yönetimine bilgi verilmediğini, çevre ve insan sağlığına zararlı olduğunu ileri sürerek ortak alana yapılan el atmanın önlenmesini ve eski hale iadeye karar verilmesini istemişler, mahkemece tensip kararı ile davalılardan Hatice Yaylaönü aleyhine açılan davanın eldeki dava dosyasından tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesine karar verilmiştir....