Mahkemece, bilirkişi raporunda belirtilen şekilde arsa paylarının düzeltilmesine, 2. bodrum kata müdahale edilerek davalı ...'ın bağımsız bölümüne eklenen sığınak ve kazan dairesinin ayrılarak projeye ugyun hale getirilmesine, 2. normal kat üzerine yapılan kaçak kat ile ilgili olarak ... Belediyesi Encümenince alınan yıkım kararının infaz edilmesi için ... Belediyesi Şehircilik ve İmar Müdürlüğü'ne bildirimde bulunulmasına, dairenin yıkımı için idari işlemleri yerine getirmek üzere davacıya yetki verilmesine, davacının çekme katın kendi bağımsız bölünmüne katılması talebi ile ecrimisil isteminin reddine, binanın çatı piyesinin projesine uygun hale getirilmesi için kaçak katın yıkım işlemleri gerçekleştirildikten sonra davacıya 30 gün süre verilmesine, bu işlemler için gerekli masraflara bağımsız bölüm maliklerinin arsa payı oranında katılmasına karar verilmiştir....
Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, kat mülkiyeti kanunundan kaynaklanan iptal istemine ilişkindir. ... Sulh Hukuk Mahkemesince, davalının ikametgahının “.../...” olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. ... Sulh Hukuk Mahkemesi ise, ... mahkmelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir. 634 sayılı kat mülkiyeti kanunun 5711 sayılı yasanın 17. Maddesi ile değişik 33....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE Dava, Kat Mülkiyeti Kanunu 33.maddesi gereği hakimin müdahalesi, taşınmaza çatı yapılması ve zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne; 642,76 TL zararın tahsiline, çatı bedeli olan 62.044 TL nin kat maliklerinden avans olarak toplanmasına karar verilmiş, hükmü taraflar istinaf etmiştir. Kat Mülkiyeti Kanununun 19. maddesinde kat maliklerinin ana gayrimenkulün bakımını ve mimari durumu ile güzelliğini ve sağlamlığını titizlikle korumaya mecbur olduklarının belirtildiği, aynı Kanunun 20. maddesinde kat maliklerinden her birinin aralarında başka türlü anlaşma olmadıkça ana gayrimenkulün sigorta primlerini bütün ortak yerlerin bakım, koruma, güçlendirme ve onarım giderleri ile diğer giderlere ve ortak tesislerin işletme giderlerine ve giderler için toplanacak avansa kendi arsa payları oranında katılmakla yükümlü olduğu düzenlenmiştir....
dağılımı gerçekleştirilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, bu dağılımın kat malikleri açısından haksızlığa yol açtığını belirterek ........ 104 ada 41 ve 104 ada 42 parsellerde tapuya kayıtlı bağımsız bölüm niteliğindeki taşınmazların arsa paylarının kat mülkiyeti hükümlerine göre yeniden düzenlenmesi ve tespit edilen arsa paylarının tapuya tesciline karar verilmesi istenilmiştir....
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe : Uyuşmazlık, davacılara ait olduğu belirtilen ve tadilat projesi çerçevesinde bağımsız bölüm numarası alan kapıcı dairelerine ilişkin, ana taşınmazdaki bağımsız bölümlerin arsa paylarının iptali ile tadilat projesinin tapuya işlenmesi ve tadilat projesi çerçevesinde oluşan bağımsız bölümlere arsa payı verilmesi ve bağımsız bölümlerin davacılar adına tapuya tescili, olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 4/a maddesinde kapıcı daire veya odalarının her halde ortak yer sayılacağı düzenlenmiş olup ana taşınmazın tek parsel üzerine kurulu olduğu, davadaki talebin ortak alan niteliğindeki yerlerin davacılar adına tescili ve arsa paylarının belirlenmesi istemine ilişkin olduğu, her ne kadar sulh hukuk mahkemesince kooperatif tarafından davacılara kapıcı dairelerinin satılması, ayıplı mal satışı nedeni ile tüketici mahkemesinin görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmiş ise de eldeki davada kooperatifin...
Davacılar vekili tapuda kendilerinin 10. numaralı bağımsız bölümün maliki olduklarını beyanı ile bu davayı açabileceklerini öne sürmekte isede; talep 10. numaralı bağımsız bölümle alakalı olmayıp çatıda bağımsız bölüm numarası almayan ve tapuda görünmeyen çatı katında ki daireye yönelik olduğundan bunun Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmadığı, çatıda ki taşınmaz üzerinde maliklik iddiası var ise öncelikle asliye hukuk mahkemesinde mülkiyet iddiası öne sürülüp tapu iptal ve tescil davası açılması gerekir, açılacak bu davada tüm malikler hasım gösterilip, davacıların mülkiyeti tespit edildikten sonra kesinleşme kararı alınıp, tapuya şerh edilmeli ve ondan sonra arsa payında ihtilaf var ise bu dava açılmalıdır. Arsa payının düzeltilmesi davasında tapunun iptali ve tesciline bakılamayacağından ve arsa payının düzeltilmesi davası sadece malikler tarafından açılabileceğinden davacının davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Tapu müdürlüğünden gelen proje ile belediyeden gelen proje arasında farklılık bulunması halinde, kat irtifakı/kat mülkiyeti kuruluşuna esas projenin mevcut arsa sahiplerinin muvafakatı ve belediyece onaylı tadilat projesi olup olmadığının incelenmesi, bu şartları taşımadığının anlaşılması halinde belediyedeki projenin geçerli olduğunun kabulü gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tespit Uyuşmazlık kat mülkiyeti kurulu taşınmazdaki kat irtifaklarının terkini ve arsa paylarının tashihen tesciline ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 18. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 23.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; 634.Sayılı Kat Mülkiyeti Yasasının 3. maddesinin ikinci fıkrasına göre kat mülkiyetli yada kat irtifaklı anataşınmazda arsa paylarının bağımsız bölümlerin değerleri ile orantılı olarak tahsis edilmediği hallerde her kat maliki veya kat irtifak sahibi, arsa paylarının yeniden düzenlenmesi için mahkemeyi başvurabilir. Birleştirilen davanın davacıları dava dilekçesinde açıkça arsa paylarının da düzeltilmesini istemedikleri halde HUMK'nun 74. maddesine aykırı olarak dava konusu anataşınmazın 7 nolu bağımız bölümün eklentisinin iptalinin yanında ayrıca ve bu tür bir istemi de bulunmadığı halde anataşınmazdaki tüm bağımsız bölümlerin arsa paylarının yeniden düzenlenmesine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir....
Somut olayda davacı, 506 ada 3 sayılı parselin 1999 yılında kooperatif yönetim kurulunca alınan karar ile bir kısım üye adına kat mülkiyeti kurulduğu, söz konusu taşınmazın tüm üyelerin yani kooperetaifin ortak alanı olduğu halde, hatalı işlem ile kat mülkiyeti kurulduğunu belirterek dava konusu taşınmazın kat mülkiyetinden çıkarılarak, kooperatif adına tescilini talep ettiği ve dava konusu ana taşınmazda kat mülkiyeti kurulmuş olduğu anlaşılmıştır. Uyuşmazlık, niteliği itibariyle Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklanmaktadır. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun Ek 1. maddesine göre, bu Kanunun uygulanmasından doğacak her türlü anlaşmazlık sulh hukuk mahkemelerinde çözümlenir. Davanın yukarıda belirtilen niteliğine göre, taraflar arasındaki uyuşmazlığın sulh hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince .......