Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 20/04/2014 tarihinde evlendiklerini, 02/07/2018 tarihinde boşanma davası açıldığını, evlilik birliği içinde 1 adet taşınmaz edinildiğini, bunun için müvekkiline ait 30 adet çeyrek altın ve 4 adet bileziğin kullanıldığını, davalının bu taşınmazı muvazaalı olarak yakın arkadaşına devrettiğini, yine evlilik birliği içinde 1 adet araç alındığını, ayrıca davalının şirketinin olduğunu belirterek mal rejiminin tasfiyesi sureti ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL katkı payı alacağı, 10.000,00 TL katılma alacağı ve 10.000,00 TL değer artış payı alacağının faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile de 10.000,00 TL değer artış payı alacağını 20.910,00 TL olarak, 10.000,00 TL katılma alacağını taşınmaz yönünden 67.571,13 TL, şirket yönünden 312.174,06 TL olarak ıslah ettiğini belirtmiştir....

İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, artık değere katılma alacağı ve ziynet alacağı isteğine ilişkindir. 1.Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2. Davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Tasfiyeye konu aracın, bedelinin tamamının ya da bir kısmının kredi ile karşılanması durumunda, kredi veren kuruluşa yapılan geri ödemelerin isabet ettiği dönemden, miktarından ve taksit sayısından hareketle mal rejiminin tasfiyesi sonucunda eşlerin alacak miktarları belirlenir. 4721 sayılı TMK'nun 202/1.maddesi gereğince edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde yapılan ödemelerde, eşler lehine değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacak hakları doğabilecektir....

    Dava dilekçesinde davacı taraf, taşınmaz alımında kullanılan kredinin evlilik birliği içinde ödenen taksitleri de kapsayacak şekilde değer artış payı alacağı talebinde bulunmuş olup, aksi ispat edilemediğine göre evlilik içi kredi ödemelerinin edinilmiş mallardan karşılandığının kabulü gerekir. Az yukarıda açıklandığı üzere değer artış payı alacağı isteminde bulunurken katkı; somut olayda olduğu gibi edinilmiş maldan kişisel mala katkı şeklinde gerçekleşebilmektedir. Mahkemece, Daire'nin kredi ile mal alımına dair yerleşik ilke ve esasları çerçevesinde davacının toplam talep miktarı gözetilerek evlilik içi konut kredisi ödemeleri yönünden taşınmazdaki değer artış payı alacağı talebinin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekildede hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedeni yapılmıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Değer artış payı, katılma alacağı ... ile ... aralarındaki değer artış payı, katılma alacağı davasının reddine dair ... 3. Aile Mahkemesi'nden verilen 13.12.2012 gün ve 614/1179 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, dava dilekçesinde; davacı ve davalının evli iken 2005 yılında boşandıklarını boşanmadan sonra davacı tarafından davalı aleyhinde açılan değer artış payı ve katılma alacağı talepli ... 1. Aile Mahkemesi'nin 2005/ 1001 Esas, 2010/566 Karar sayılı dosyasında davacı lehine fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak 7.500 TL'ye hükmedildiğini açıklayarak değer artış payı ve katılma alacağı toplamı 51.250 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili taraflar arasındaki boşanmaya ilişkin ... 4....

        Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davanın mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı katılma alacağı ve değer artış payı alacağına ilişkin olduğu, dosya muhtevasına, toplanan deliller ile yargılama tutanakları içeriğine, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğini, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığını, her ne kadar taraflar arasında yapılan yazılı protokolde tarafların mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı katılma alacağı ya da değer artış payı talebi konusunda açıkça bir feragat beyanları bulunmamakta ise de; tarafların evlilik birliği içerisinde edindikleri dava konusu taşınmaz yönünden mal rejiminin tasfiyesine yönelik düzenleme de yaptıklarını, bu düzenleme içerisinde değer artış payına ilişkin beyanlarının olmamasının yapılan protokolü geçersiz kılmayacağını, davacının açıkça eldeki davanın protokolden kaynaklı alacak değil, değer artış payı ve katılma alacağına ilişkin bulunduğunu söylemesi nedeniyle Mahkemece yapılan...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katılma alacağı ve değer artış payı alacağı ... ile ... aralarındaki katılma alacağı ve değer artış payı alacağı davasının reddine dair ... . Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 27.01.2012 gün ve 340/58 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekilleri tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 2005 yılında evlendiklerini, evlilik birliği içerisinde alınan 1972 ada 1 parsel üzerindeki 20 nolu bölüm ile 1969 ada 4 parselin alınması amacıyla davalıya 130.000 EU verildiğini, o tarihte ... Komutanlığı'ndan izin alınması gerektiğinden taşınmazın zorunlu olarak davalı adına tescil edildiğini açıklayarak vekil edeni tarafından ödenen paranın yasal faiziyle birlikte davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davanın yersiz açıldığını, aynı konuda davacının annesi tarafından ......

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katılma alacağı ve değer artış payı alacağı ... ile ... aralarındaki katılma alacağı ve değer artış payı alacağı davasının reddine dair Antalya 3. Aile Mahkemesinden verilen 01.04.2010 gün ve 59/371 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... vekili, evlilik birliği içinde edinilerek davalı adına tescil edilen 12949 ada 5 parselde bulunan 5 numaralı bağımsız bölüm için değer artış payı ve katılma alacağı isteğinde bulunmuştur. Davalı ... vekili, niza konusu taşınmazın banka kredisiyle satın alındığını, halen vekil edeninin kredi borçlarını ödemeye devam ettiğini, davacının kişisel malının satış bedelinin nizalı taşınmazın alımında kullanılmadığını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....

              Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2. Davalının artık değere katılma alacağına yönelik temyiz itirazlarına gelince; Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK m. 33). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, değer artış payı alacağı ve artık değere katılma alacağı isteğine ilişkindir. Değer artış payı alacağı; eşlerden birinin diğerine ait malın edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına hiç ya da uygun karşılık almaksızın esaslı katkıda bulunması durumunda, tasfiye sırasında bu malda meydana gelebilecek değer artışı için katkısı oranında sahip olduğu alacak hakkıdır (4721 sayılı TMK m. 227)....

                Değer artış payı alacağı bakımından fiili ayrılık döneminde diğer eşin edindiği mala katkıda bulunulması kural olarak, hayatın olağan akışına aykırı olduğundan bu dönem itibarıyla değer artış payı alacağının istenemeyeceği kabul edilmektedir. Diğer yandan eşlerden birinin bu dönemde diğer eşin edindiği mala TMK'nun 227. maddesinde belirtildiği şekilde kişisel mal veya geliri ile katkıda bulunduğunu ispat etmesi halinde değer artış payı talep etmesine yasal bir engel de yoktur. Ancak katılma alacağı daha farklı yasal düzenleme içermektedir. Katılma alacağı için az yukarıda yazılı olduğu gibi eşin herhangi bir katkısı gerekmemektedir. Bu hak yasadan kaynaklanmaktadır. Resmi evlilik devam ettiği sürece edinilen malların mal rejiminin sona erdiği anda mevcut olması durumunda (TMK'nun 235.m.) tasfiye edileceği yasa gereğidir....

                  Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK m. 33). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, artık değere katılma alacağı ve ziynet alacağı isteğine ilişkindir. 1. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2....

                    UYAP Entegrasyonu