Davacının iştirak nafakasının kaldırılması olmadığı taktirde indirilmesi talebinin reddedilmesine yönelik istinaf başvurusunun incelenmesinde; dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının yerinde bulunmayan istinaf itirazlarının esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, ihtiyaçları ve harcamaları dikkate alındığında, yasal düzenlemeler ve Yargıtay İçtihatları doğrultusunda davalı kadının maaş gelirinin bulunması, hakkında hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasını gerektirmez. Bu durum yoksulluk nafakasının indirilmesi nedenidir. Bu nedenle davalı kadın hakkında yoksulluk nafakasının kaldırılması hakkaniyete uygun bulunmamıştır. O halde, mahkemece yapılacak; tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilip, nafaka takdir edilirken taraflar arasında mevcut olan denge durumu da dikkate alınarak, TMK'nun 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesi gereğince nafaka miktarının makul bir oranda indirilmesi gerekirken, delillerin yanılgılı değerlendirilmesi sonucu yoksulluk nafakasının kaldırlması hatalı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir....
Aile Mahkemesi'nin 15/12/2011 tarih ve 2011/724 E.- 2011/849 K. sayılı kararı hükmedilen aylık 100,00- TL katılım nafakasının dava tarihi olan 17.09.2018 tarihinden geçerli olmak üzere aylık 300,00- TL arttırılarak aylık 400,00- TL katılım nafakası olarak devamına, fazla istemin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda gösterilen sebeplerle, 1- Davacının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile, 6100 sayılı HMK'nun 353/1- b-2 maddesi gereğince, ilk derece mahkeme kararının DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA, 1/1- Davanın KISMEN KABULÜ ile; Müşterek çocuk 04.08.2009 doğumlu Buğlem Ecrin lehine Nazilli 1....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava yardım ve yoksulluk nafakasının indirilmesi isteminden ibarettir. İlk derece mahkemesince dosya, yoksulluk nafakasının indirilmesi talebi yönünden tefrik edilmiştir. Tüm dosya kapsamından davalı Meryem lehine, Konya 2. Aile Mahkemesinin 2016/326 esas, 2016/670 karar sayılı kararı ile aylık 1250 TL yardım nafakasına hükmedildiği, eldeki dava açıldığında davalı Meryem'in eğitim öğretiminin devam ettiği, davacının ise emekli olup aylık 3850 TL maaş aldığı, evinin ve arabasının olduğu kira geliri getiren gayrimenkullerinin olduğu, pazarlamacı olarak çalışmaya da devam ettiği, hali refahta olduğu anlaşılmaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava yardım ve yoksulluk nafakasının indirilmesi isteminden ibarettir. İlk derece mahkemesince dosya, yoksulluk nafakasının indirilmesi talebi yönünden tefrik edilmiştir. Tüm dosya kapsamından davalı Meryem lehine, Konya 2. Aile Mahkemesinin 2016/326 esas, 2016/670 karar sayılı kararı ile aylık 1250 TL yardım nafakasına hükmedildiği, eldeki dava açıldığında davalı Meryem'in eğitim öğretiminin devam ettiği, davacının ise emekli olup aylık 3850 TL maaş aldığı, evinin ve arabasının olduğu kira geliri getiren gayrimenkullerinin olduğu, pazarlamacı olarak çalışmaya da devam ettiği, hali refahta olduğu anlaşılmaktadır....
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kısmen kabulü ile, ödenmekte olan iştirak nafakasının dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 1.800,00 TL'ye indirilmesine, hükmedilen nafaka toplamının % 20'ni geçmeyecek şekilde her yıl TUİK tarafından belirlenen ÜFE oranında otomatik artışa tabi tutulmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine hükmolunmuştur. Davalı vekili verilen kararı; nafakanın indirilmesi ve %20'yi geçmeyecek şekilde artış oranı uygulanmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle istinaf etmiş, kararın kaldırılmasını, davanın reddini talep etmiştir. Dava; iştirak nafakasının indirilmesi istemine ilişkindir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
Davada, önceki iştirak nafakasının ödenmesinde zorluk çekildiği belirtilerek, iştirak nafakasının kaldırılması, olmadığında indirilmesi istenilmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 327.maddesinde "Çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından karşılanır" hükmü; 330.maddesinde "Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir." hükmü; 331 maddesinde de; "Durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır." hükmü getirilmiştir. Hakim, nafaka takdirinde; tarafların sosyal ve ekonomik durumlarındaki değişikliği araştırıp, gelirleri arasında bir oranlama yaparak, önceki nafaka takdirinde taraflar arasında sağlanan dengeyi koruyacak bir karar vermelidir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 11/11/2014 NUMARASI : 2014/438-2014/1386 Taraflar arasındaki iştirak nafakasının indirilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, tarafların Ankara 8....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafakanın İndirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm *müşterek çocuk için takdir edilen iştirak nafakasının indirilmesine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 01.02.2002 tarihli kararının 1. maddesi de gözetilerek inceleme görevi Yargıtay *3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay *3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 02.06.2008...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk nafakasının artırılması-indirilmesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı-k.davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 16.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....