Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde bedel iadesini talep ve dava etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından her iki boşanma davası, velayet, ziynet alacağı davasında faiz talebi ile 29.06.2016 tarihli ek karar yönünden; davalı-davacı erkek tarafından ise ziynet alacağı davasının kabulü ile vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Mahkemece, davacı-davalı kadın ağır kusurlu kabul edilerek kadının davasının reddine, erkeğin davasının kabulüne hükmedilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davalı-davacı erkeğin, davacı-davalı kadına fiziksel şiddet uyguladığı, aşırı kıskanç tavırlar sergilediği ve eşinin ailesinin ortak konuta gelmesini istemediği anlaşılmaktadır....

      Yasal gerekçesi açıklandığı üzere, dava dilekçesi ile verilmesi halinde cevap, cevapa cevap ve ikinci cevap dilekçelerinin karşılıklı olarak usulüne uygun şekilde tebliğ olunması, bu aşama tamamlandıktan sonra ön inceleme duruşma gününün belirlenmesi zorunludur. Dosya kapsamından; Kemer 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2017/227 esas sayılı boşanma dava dosyasında davacı kadın tarafından sunulan 09.11.2017 tarihli dava dilekçesinden sonra mahkemece, 15.11.2017 tarihli tensip tutanağı ile; davacı kadının mal rejiminin tasfiyesi ve katkı payı alacağı ile ziynet alacağı taleplerinin boşanma davasından tefrikine karar verilmiş olup mahkemece tefrik edilen işbu ziynet alacağı davasında davalı erkek tarafından ziynet alacağı davasına ilişkin sunulan cevap dilekçesinin dosya içerisine alınmadığı, dilekçeler teatisinin sağlanmadığı anlaşılmaktadır....

      Davalı davacı kadın vekili 18.09.2020 tarihli ıslah dilekçesiyle; ziynet eşyalarının iadesi davasında bedel talebini 59.075,35 TL olarak artırmıştır. III....

        CEVAP: Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, kendisinde herhangi bir ziynet eşyası olmadığını, daha önce feragat ile sonuçlanan boşanma davasında da ziynet eşyalarının talep edildiğini, feragat edilen talebin yeniden görülebilmesinin mümkün olmadığından taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; "...Taraflar arasında Mahkememizin 2019/296 E. 2020/124 K. sayılı dava dosyası ile karşılıklı boşanma davası görülmüş, söz konusu davada davalı-karşı davacı sıfatına sahip olan davacı Melek Özkan 13/01/2021 tarihli cevap ve karşı dilekçesi ile boşanma ve aynı miktar ve nitelikte ziynet eşyası alacağı istemine ilişkin karşı dava açmış, 13/09/2020 tarihli dilekçesi ile "açmış olduğumdan davam feragat ediyorum....

        Mahkemece, tarafların ayrılmasından sonra ziynet eşyalarının davacı-karşı davalı erkekte kaldığının ve kadına verilmediğinin sabit olduğu gerekçesi ile ziynetlerin toplam değeri olan 21.928 TL'nin davacı-karşı davalı erkekten alınarak davalı-karşı davacı kadına verilmesine karar verilmiştir. Ziynet alacağı davasında ispat yükü kadına aittir....

          Öyleyse erkeğin davasının da kabulü ile boşanmaya karar verilecek yerde, davasının reddi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 3- Davacı-karşı davalı, kadının ziynet ve çeyiz alacağı talebi reddedildiğine göre reddedilen miktar üzerinden kendisini vekil ile temsil ettiren davalı-karşı davacı erkek lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince nispi vekalet ücreti takdir edilmemesi doğru görülmemiştir. 4- Davacı-karşı davalı kadın boşanma davası ile birlikte ziynet ve çeyiz eşya alacağı taleplerinde bulunmuş, boşanma davası kabul edilmiş, ziynet ve çeyiz alacağı davası reddedilmiş olduğu halde, ziynet ve çeyiz eşya alacağı davasına yönelik yapılan yargılama giderleri boşanma davasında yapılan giderlerden ayrılarak davacı-karşı davalı kadın üzerinde bırakılması gerekirken, yazılı şekilde bir bütün olarak değerlendirilip erkeğe yüklenmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen maddi tazminat, nafakalar ve ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı kadın tarafından Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesine dayalı açılan boşanma davasında yapılan yargılama neticesinde; tarafların boşanmalarına, davacı kadın yararına maddi tazminata ve nafakaya hükmedilmiş, hüküm davalı erkek tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Temyiz aşamasında davacı taraf vekilince 13.5.2016 tarihli dilekçe sunulmuştur. Bu dilekçede davacı taraf, tarafların karşılıklı anlaşmaları neticesinde maddi sonuçların tamamından feragat etmekte olduklarını bildirmiştir....

              Davacı kadının ziynet alacağı davası nedeniyle kabul edilen ve karar verilmesi yer olmadığı kararı verilen ziynetlerin miktarı üzerinden kendisini vekil ile temsil ettiren davacı kadın lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince nispi vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. 2-Davacı kadının ziynet alacağı talebi kısmen kabul edildiğine göre, kabul edilmeyen miktar üzerinden davalı erkek yararına karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince nispi vekalet ücreti takdiri gerekirken bu yönün gözetilmemesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. 3-Davacı kadının ziynet alacağı davasında, mahkemece verilen karar, Dairemizin 05.07.2017 tarihli ilamı ile bozulmuş ve bozma ilamına uyularak kadının ziynet alacağı davasının kısmen kabul ve kısmen reddine karar verilmiştir....

                Ne var ki bu husus ilk inceleme sırasında gözden kaçırılarak, davalı erkek yararına harçlandırılmayan kısım üzerinden verilen nispi vekalet ücretine yönelik olarak da hükmün onanmasına karar verilmesi doğru görülmediğinden davacı kadının vekalet ücretine ilişkin karar düzeltme talebinin kabulüyle; Dairemizin 12.02.2019 gün ve 2018/340 Esas -2019/932 Karar sayılı ilamının ziynet alacağı davasında vekalet ücretine yönelik onama kısmının kaldırılmasına, hükmün yukarıda açıklanan sebeple ziynet alacağı davasında vekalet ücreti yönünden bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu