Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından, her iki boşanma davası ve ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 492 sayılı Harçlar Kanununda ve bu kanuna ekli “Yargı Harçları” başlıklı (1) sayılı tarifede, 5766 sayılı ve 6217 sayılı Kanunlarla yapılan değişiklik gereğince; harca tabi davalarda yapılan temyiz başvurularından; Temyiz başvuru harcının ve kararda gösterilen ilam harcının dörtte birinin (maktu harca tabi davalarda maktu harcın tamamı) temyiz peşin harcı olarak alınması (1 sayılı Tarife III /e bendi) zorunludur. Davalı-karşı davacı erkeğin ziynet alacağı davasına yönelik temyizi nedeniyle 304 TL nispi temyiz harcının alınmadığı görülmektedir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Ziynet Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı (kadın) tarafından; manevi tazminatın miktarı ve vekalet ücreti yönünden, davalı-davacı (koca) tarafından ise; velayet, müşterek çocuk lehine taktir edilen nafaka, tazminatlar ve ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, kabul edilen ziynet alacağı yönünden davacı-davalı kadın yararına vekalet ücretine hükmedilmiş olmasına boşanma kararı ile birlikte düzenlenmesi gerekli olan velayetle ilgili talebin kabul veya reddi sebebiyle ayrıca vekalet ücretine hükmedilemeyeceğinin tabii bulunmasına göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet ve Para Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı erkek tarafından, davalı-davacı kadının kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin reddi yönünden, davalı-davacı kadın tarafından, davacı-davalı erkeğin kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, tazminat, yoksulluk nafakası, ziynet eşyası ve para alacağı taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Mahkemece taraflar eşit kusurlu kabul edilerek karşılıklı açılan boşanma davalarının kabulüne karar verilmiş ise de, toplanan delillerden davalı-davacı kadının eşine mesaj göndermek süretiyle ağır hakaretler ettiği, davacı-davalı erkeğin ise müşterek konutu terkettiği, eşini sevmediğini söylediği, düzenli çalışmadığı, ailesinin kadını istemediği...

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından, tazminatların miktarı ve ziynet alacağı talebinin reddi yönünden; davalı-davacı erkek tarafından ise kadının davasının kabulü, kendi davasının reddi ve velâyet yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı kadının ziynet alacağının reddine yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; 6100 sayılı HMK'nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca "Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun'un 44. maddesi ile de 6100 Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298.maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden...

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından, erkeğin kabul edilen davası, kusur belirlemesi, maddi ve manevi tazminat miktarı, yoksulluk nafakası ve reddedilen ziynet eşyası alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-karşı davacı kadının ziynet alacağı davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dava konusu ziynet alacağının miktarı 49.844,00 TL olup karar tarihindeki kesinlik sınırı olan 58.800,00 TL'yi aşmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kalan para alacağına ilişkin karar kesindir....

            Somut olayda mahkemece hükmedilen ziynet alacağı ve bölge adliye mahkemesince ziynet alacağı davasına yönelik verilen karar kesindir. Bu nedenle, kadının ziynet alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2- Davacı-karşı davalı kadının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Taraflarca karşılıklı açılan boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece her iki davanın da kabulü ile tarafların TMK 166/1 gereğince boşanmalarına ve erkeğin ağır kusurlu olduğundan bahisle kadın lehine tazminat ve nafaka ödenmesine hükmedilmiştir. Verilen bu karar, davalı-karşı davacı erkek tarafından; kadının davasının ve ferilerinin kabulü yönünden istinaf edilmesi üzerine, bölge adliye mahkemesince itiraz esastan reddedilmiş, istinaf kararı kadın tarafından yukarıda gösterildiği şekilde temyiz edilmiştir. İlk derece mahkemesince verilen kararlar, istinaf edilmeyen yönlerden kesinleşmiş olup, istinaf edilmeyen konular temyize getirilemez....

              Daha sonra verdiği 30/10/2019 tarihli dilekçe ile davasının "şiddetli geçimsizlik nedenine dayalı boşanma" olarak değerlendirilmesini istemiş ise de usulüne uygun bir ıslah mevcut olmadığından, mahkemece davada TMK'nın 161. maddesi uyarınca değerlendirme yapılmasında bir isabetsizlik olmadığı gibi tanık beyanları ile kadının zina boyutuna varan herhangi bir kusurlu eyleminin ispatlanmadığı, bu sebeple ilk derece mahkemesince zinaya dayalı olarak açılan asıl boşanma davasının reddine karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır....

              DAVALI-DAVACI DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet ve Takı Parası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından, kadının ziynet alacağı davasının kabulü ve kesinleşen yönler hakkında mahkemece yeniden hüküm kurulması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Mahkemece bozma öncesi verilen 29.01.2015 tarihli ilk hükümde, taraflarca karşılıklı açılan her iki boşanma davasının kabulüne, davalı-karşı davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin ise reddine karar verilmiş, hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından "Kusur belirlemesi, reddedilen yoksulluk nafakası ve tazminat talepleri ile ziynet alacağı talebi hakkında esastan hüküm kurulmaması ve vekalet ücreti" yönünden temyiz edilmiştir....

                O halde, davacı-karşı davalı kadının manevi tazminat talebinin reddine karar verilecek yerde kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır. 3-Davacı-karşı davalı kadın, boşanma davasına ilişkin dava dilekçesinde ziynet eşyalarının aynen iadesini, mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsilini istemiştir. Davacı-karşı davalı kadının ziynet alacağı talebi boşanma davasının ferisi niteliğinde olmayıp nispi harca tabidir. Başvuru harcı dava dilekçesindeki bütün istekleri kapsar. Buna göre davacı karşı davalı kadına ziynet bedeli alacağı ile ilgili nispi harcı tamamlaması için süre verilerek (Harçlar Kanunu m. 30-32), harcın tamamlanması halinde ziynet alacağı ile ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekirken bu yönün gözetilmemesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından, her iki boşanma davası ve ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı kadının ziynet alacağına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece, boşanmaya neden olan olaylarda, davalı-davacı kadının ağır kusurlu, davacı-davalı erkeğin ise az kusurlu olduğu kabul edilerek, kadının boşanma davasının reddine, erkeğin boşanma davasının kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden mahkemenin de kbulünde olduğu üzere erkeğin, eşine ve ortak çocuğuna karşı ilgisiz davrandığı anlaşılmaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu