Davalı - karşı davacı tarafça karşılıklı boşanma davalarına yönelik istinaf başvurusu yönünden istinaf harçları yatırıldığı, ziynet, çeyiz ve kişisel eşyaların iadesi davaları yönünden istinaf harçları yatırılmadığı halde, sadece ziynet, çeyiz ve kişisel eşyaların iadesi davaları yönünden istinaf isteminin HMK'nın 344. maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerekirken, karşılıklı boşanma davalarına yönelik istinaf isteminin de reddine karar verilmesi isabetli görülmemiştir. O halde, ilk derece mahkemesinin davalının karşılıklı boşanma davalarına yönelik istinaf başvurusunun reddine dair 17/05/2021 tarihli Ek Kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir. Ziynet, çeyiz ve kişisel eşyaların iadesi davaları yönünden verilen Ek Kararın isabetli olduğu anlaşılmış, bu yöne ilişkin istinaf itirazlarının reddi gerekmiştir....
Davalı; zamanaşımı def'inde bulunarak, davacının taleplerinin kesinleşen boşanma davası ile karara bağlandığını, davacının evlenirken getirdiği eşyaları aldığını, ziynet eşyaları ve paraların bir kısmı ile davacının kredi kartı borçlarının ödendiğini, geri kalan ziynet ve 7.250 TL paranın ise davacı tarafından ailesinin yanına giderken yanında götürdüğünü savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesi, bunun mümkün olmaması halinde bedellerinin tahsili istemlerine ilişkindir. Türk Medeni Kanunun 226/1.maddesi gereğince; eşler her zaman birbirlerinde kalan kişisel eşyalarının iadesini isteyebilirler. ./.....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesinde; müvekkiline düğünde takılan yaklaşık 17.000 TL değerinde ziynet eşyası ve müvekkilinin çeyiz eşyası olarak müşterek konuta götürdüğü eşyaların, tarafların boşanmalarından sonra müvekkiline verilmediğini, davalıda bulunduğunu belirterek; eşyaların müvekkiline aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde değerleri toplamı olan 18.000 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; 21.04.2015 tarihli celsede çeyiz eşyalarına ilişkin talebinden vazgeçtiklerini bildirmiştir....
Davaya konu sözleşmede yer alan ziynet ve çeyiz eşyalarının davalılar tarafından alındığı, çeyiz eşyalarının müşterek hanede kullanıldığı taraflarında kabulündedir. Bu durumda, sözleşme gereğince alınmış olan ziynet ve çeyiz eşyaları, davacı kadının kişisel malı haline gelmiştir(TMK. Md 220). Sözleşme tarihinde, davacı ile davalılardan ...'ın evlenmemiş olmasının da bu sonuca bir etkisi bulunmamaktadır. Zira, taraflar sonradan evlenmişlerdir. Hal böyle olunca, mahkemece; kişisel eşyaların iadesi istemine ilişkin davanın, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun İkinci Kitabından (md. l18 ila 395) kaynaklanması nedeniyle Aile Mahkemesinde görülmesi gerektiğinin gözetilmesi ve uyuşmazlığın esasının incelenmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile davanın görev yönünden reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır....
Sonuç olarak; davacının ziynet eşyalarının iadesi davasının reddine yönelik istinaf isteminin HMK'nin 353/1- b-2 maddesi gereğince 9 bilezik yönünden kabulüne, çeyiz eşyalarının iadesi davasına ilişkin verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davacının çeyiz eşyalarının iadesi ve ziynetin sair kısmına yönelik istinaf talebinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-1 maddesi uyarınca esastan reddine, davacının çocuk mallarının korunması ve kişisel eşyaların iadesi davalarının reddine yönelik istinaf dilekçesinin ise miktar yönünden ayrı ayrı reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Davalılar; anlaşmalı boşanma davasında, tarafların karşılıklı olarak birbirlerinden herhangi bir alacaklarının olmadığını beyan ettiklerini, bu nedenle çeyiz senedine dayalı açılan alacak davasının dürüstlük kurallarına aykırılık teşkil ettiğini bildirerek, davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece; ... Aile Mahkemesinin 2014/360 esas sayılı kesinleşen dosyasında, 07/11/2014 tarihli celsedeki anlaşmalı boşanmaya ilişkin davacı beyanının, çeyiz senedine konu eşyalar ile ilgili taleplerden feragat anlamına geleceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, hakim davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; çeyiz senedine dayalı eşya ve ziynet alacağı istemine ilişkindir. Uyuşmazlık; davacı kadının boşanma dosyasındaki beyanının, boşanma sonrası açtığı eşya ve ziynet alacağı davasında kendisini bağlayıp bağlamayacağı noktasında toplanmaktadır. Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; Davacı, ......
Aile Mahkemesinin 2018/1019 esas sayılı boşanma davasının derdest olduğunu, müvekkilinin şiddet uygulanarak evden uzaklaştırıldığını, kişisel eşyalarını alamadığını, dava dilekçesinde belirtilen ziynet eşyası, kişisel eşya ve çeyiz eşyalarının davalıdan aynen, olmadığı takdirde ziynet eşyaları yönünden şimdilik 5.000,00- TL, kişisel eşya ve çeyiz eşyaları yönünden şimdilik 5.000,00- TL'nin davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında boşanma davası bulunduğunu, Kayseri 4. Aile Mahkemesi'nde açılan boşanma davasının Kayseri 3. Aile mahkemesindeki boşanma davası ile birleştirildiğini, Kayseri 8....
Davalı vekilinin usulüne uygun tebligat yapılmayan davacı vekiline tebligat yaptırmayacaklarını ve incelemenin duruşmalı yapılmasını istememesi üzerine temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, duruşmasız inceleme yapılarak dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; taraflar arasında boşanma davasının derdest olduğunu, davalının davacıya iftira ederek ve şiddet uygulayarak kişisel eşyalarını bile almasına izin vermeden müvekkilini evden kovduğunu, ziynet ve çeyiz eşyalarının davalıda kaldığını ileri sürerek, ziynet eşyaları ve altınların aynen iadesi olmadığı takdirde şimdilik 43.800 TL'nin tahsili ile çeyiz eşyalarının bedeli olan 25.150 TL'nin davalıdan tahsilini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen kişisel eşyanın iadesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dilekçesinde; davalı ile evlendiği sırada müvekkiline babası tarafından çeyiz ve ziynet eşyalarının senet düzenlenerek teslim edildiğini, ancak tarafların boşandığını ve bu eşyaların davalıda kaldığını ileri sürerek; çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesini, olmadığı takdirde bedeli olan 14.530 TL nin faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Ziynet ve Çeyiz Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, ziynet ve çeyiz eşyası alacağı, vekalet ücreti ve yargılama gideri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle hüküm altına alınan ziynetler ve çeyiz eşyalarının sadece bedellerine karar verilip, aynen iade isteği hakkında karar verilmemiş ise de davalı-davacı kadının temyizinin bulunmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 90.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın...