İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin 25.02.2021 tarih ve 2018/1046 esas, 2021/42 karar sayılı kararı ile erkeğin, kadına fiziksel ve sözel şiddet uyguladığı, hakaret ettiği, birliğin temelinden sarsılmasında tam kusurlu olduğu gerekçesiyle, erkeğin davasının reddine, kadının tedbir nafakası davasının kabulü ile kadın yararına aylık 1.000,00 TL, ortak çocuk için aylık 750,00 TL tedbir nafakasına, kadının birleşen boşanma davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanunu’nun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, tarafların ortak çocuğunun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk yararına aylık 500,00 TL tedbir ve 750,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve 1.250,00 TL yoksulluk nafakasına, yasal faizi ile birlikte kadın lehine 100.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....
Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki tedbir nafakası, karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece tarafların davalarının tümünün reddine karar verilmiştir. Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ( 6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir....
Davalı-davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, evlilikte kadının kusurlu olduğunu, kadının davasının reddine, müvekkili lehine maddi ve manevi tazminata hükmedilmesini, kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası ve tazminatların kaldırılmasını, birleşen davalarının tam kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava TMK 162. ve TMK'nun 163 maddesi gereğince Boşanma, Karşılıklı Boşanma davasında (TMK m.166/1) davacı-davalı taraf; erkeğin kabul edilen birleşen davası, reddedilen TMK 162 ve163 md. dayalı boşanma davaları, kusur tespiti, reddedilen yoksulluk nafakası, hükmedilen tedbir nafakası miktarı yönünden, davalı-davacı taraf; kadının kabul edilen davası, kusur tespiti, davacı lehine hükmedilen tedbir nafakası ve tazminatlar ile reddedilen maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....
DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Ziynet ve Eşya Alacağı KARAR DÜZELTME İSTEYEN :......
karar tarihinden iş bu karar kesinleşinceye kadar aylık 700,00 tedbir nafakası, 700,00 iştirak nafakası, kadının tazminat ve nafaka taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir....
Davacı-karşı davalı kadın vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; boşanma kararı verildikten sonra çalışmaya başladığını, dava sırasında çalışmadığını, yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerektiğini, tedbir nafakasının ve tazminatların miktarının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; yoksulluk nafakasının reddi, tedbir nafakasının ve tazminatların miktarı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. 2. Davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; karşı davanın reddinin ve kusur tespitinin hatalı olduğunu, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmesine rağmen, tedbir nafakası talebinin kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığı ve kadın yararına hükmedilen tazminatlaın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kendi davasının reddi, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası ile tazminatlar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1....
Davada; ayrı yaşamada haklılık iddiasına dayalı tedbir nafakası talep edilmiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, 300,00 TL tedbir nafakasının boşanma kararının tanınarak kesinleştiği 06.11.2013 tarihine kadar tedbir nafakası olarak; 06.11.2013 tarihinden sonra ise yoksulluk nafakası olarak devamına karar verilmiştir. Davacı vekilinin, 24.03.2014 tarihli ıslah dilekçesinde; davacı yarına dava tarihinden itibaren aylık 600 TL tedbir nafakası ödenmesini, 06.11.2013 tarihinden itibaren de aylık 600 TL yoksulluk nafakası olarak devamına karar verilmesini talep ettiği anlaşılmaktadır. Dava, boşanma davasından ayrı bağımsız olarak açılan tedbir nafakasıdır. HMK.'nın 176. ve devamı maddelerinde bir usul işlemi olan ıslah müessesi düzenlemiştir. Yasanın 176.maddesinde, "Taraflardan her biri, yapmış olduğu usul işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ile nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davacı-karşı davalı erkeğin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece bozma öncesi verilen ilk kararda, erkeğin davasının reddi ile kadının davasının kabulüne, davalı-karşı davacı kadın yararına aylık 600,00 TL yoksulluk nafakası, 25.000 TL maddi 25.000 TL manevi tazminat ve ortak çocuklar için aylık 200,00 TL tedbir , 250,00 TL iştirak nafakasına hükmedilmiş, bu hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından her iki boşanma davası ve ferileri...
Adı geçen çocuk için bu tarihten itibaren geçerli olmak üzere tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, tedbir nafakası hususunda karar verilmemesi bozmayı gerektirmiştir. 3- Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223. 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re’sen) almak zorundadır (TMK m. 169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tasarrufların Kısıtlanması-Tedbir Nafakası-Hakimin Müdahalesi-Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından, kusur belirlemesi, tazminatların reddi, tedbir nafakasının miktarı, tedbir nafakasının başlangıç tarihi, yargılama gideri ve vekâlet ücreti yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, tazminatların reddi ve vekâlet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı kadın tarafından açılan, ortak konutun aile konutu olarak belirlenmesi, aile konutu ve araç üzerindeki tasarrufların kadının rızasıyla yapılması, ortak konut ve ev eşyalarından kadının yararlanması ve tedbir nafakası verilmesi talepli dava ile davalı-karşı davacı erkeğin birleşen TMK 166/1 inci maddesine dayanan boşanma davasının yapılan yargılaması sonucunda...