WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı-davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; birleşen davada karar tarihi itibariyle tedbir nafakasının sonlandırılarak yoksulluk nafakasının ve manevi tazminat talebinin reddinin doğru olmadığını ileri sürerek kararın bu yönlerden düzeltilmesini istemiştir. Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin davasının reddinin, kadının tedbir nafakası ve karşı boşanma davasının kabulünün doğru olmadığını, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının kusurlu olup, müvekkilinin üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiğini, eşine Kırşehir'den para gönderdiğini, giderken ona para bıraktığını belirterek boşanma davasının kabulüne, kadın tarafından açılan tedbir nafakası ve karşı davanın reddine karar verilmesini istemiştir. GEREKÇE: Dava, bağımsız tedbir nafakası, birleşen dava ise ; evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı karşılıklı boşanma ve ferilerine ilişkindir....

Mahkemece; açılan bu tedbir nafakası davasından sonra yargılama aşamasında davalı tarafından 08.03.2010 tarihinden boşanma davası açıldığını, boşanma davasında da tedbir nafakasına hükmolunabileceği gerekçesiyle, dava tarihi olan 12.11.2009'dan boşanma davasının dava tarihi olan 08.03.2010 tarihine kadar talep gibi davacı için 200 TL, müşterek çocuk için 150 TL tedbir nafakasına hükmolunmuştur.Mahkemece, boşanma davasının açıldığı tarihe kadar tedbir nafakasına hükmolunması yerinde değildir. Zira, boşanma davasında tedbir nafakasına hükmedilip edilmediği araştırılmadığı gibi boşanma davasında tedbir nafakasına hükmedildiği anlaşılamamaktadır. Boşanma davasında, TMK. 169.maddesine göre ancak geçici olarak tedbir nafakasına hükmolunabilir. Boşanma davasında, geçici tedbir nafakasına hükmolunsa bile eldeki tedbir nafakası daha önce açıldığından icra müdürlüğünce bağımsız olarak açılıp sonuçlanan tedbir nafakası nazara alınır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına göre davacı-karşı davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece bozma öncesi verilen 29.06.2016 tarihli ilk hükümde, davalı-karşı davacı kadının ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle tarafların karşılıklı boşanma davalarının (TMK m. 166/4 ve 166/1) kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 200 TL tedbir nafakasına, kadının yoksulluk nafakası ve maddi...

      anne lehine 500,00 TL tedbir nafakasına, 01.03.2016 tarihinden sonra geçerli olmak üzere ortak çocuk yararına baba lehine 500,00 TL tedbir nafakası ile hükmün kesinleşmesinden itibaren 500,00 TL iştirak nafakasına karar verilmiş, tarafların karşılıklı boşanma davaları ile boşanmanın fer’ilerini tüm yönlerden istinaf etmeleri üzerine görevli ......

        nun iştirak nafakasının ve tazminatların miktarına, davalı-karşı davacı erkeğin ise karşı boşanma davasının reddi, kusur belirlemesi, müşterek çocuk ...'nin velâyeti, bu müşterek çocuğa ilişkin kişisel ilişki, tedbir ve iştirak nafakası ile tazminatlara faiz uygulanmasına yönelik istinaf taleplerinin kabulüne, gerekçe değiştiğinden boşanma ve ferileri yönünden yeniden esas hakkında hüküm kurulması gerektiğinden ilk derece mahkemesi kararının boşanma ve ferilerine yönelik hükümlerinin tamamının kaldırılmasına ve her iki boşanma davasının kabulüne karar verilmiştir....

          Bu durumda; bölge adliye mahkemesince kadının maddi tazminat talebine ilişkin işin esasının incelenmesi suretiyle istinaf incelemesi yapılması gerekirken, talebin boşanmanın fer’isi olmadığı şeklinde hatalı nitelendirme ile yazılı şekilde tefrik kararı verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. 3- Davacı- karşı davalı kadın dava dilekçesinde kendisi ve çocuklar için talep ettiği tedbir nafakalarının boşanma halinde iştirak nafakası olarak devamına karar verilmesini istemiştir. Kendisi için talep ettiği tedbir nafakasının boşanma kararının kesinleşmesi sonrası yoksulluk nafakası olarak değilde iştirak nafakası olarak devam edilmesine karar verilmesi şeklinde yazılmasının maddi hata niteliğinde olduğu anlaşılmakla, davacı karşı davalı kadının yoksulluk nafakası talebinin olduğunun kabulü gerekirken, bölge adliye mahkemesince dava dilekçesinde talep olmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....

            Her ne kadar, bölge adliye mahkemesince davacı-karşı davalı erkeğin “kendi davasının(asıl davanın) kabulü, kadının tazminat, tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi” hükümlerine karşı istinaf talebinde bulunmaması nedeniyle bu hükümler yönünden kadının katılma yoluyla istinaf hakkının bulunmadığı belirtilerek davalı-karşı davacı kadının katılma yoluyla istinaf dilekçesinin yukarıda belirtilen yönlerden usûlden reddine karar verilmiş ise de; bölge adliye mahkemesinin de kabulünde olduğu üzere katılma yoluyla istinaf talebi asıl istinaf talebine sıkı sıkıya bağlı olup somut olayda karşılıklı boşanma davaları bulunduğu göz önüne alındığında hükmün davacı-karşı davalı erkek tarafından sadece "Kusur belirlemesine" yönelik istinafı halinde dahi kadının katılma yoluyla "erkeğin davasının(asıl davanın) kabulü, reddedilen tazminat, tedbir ve yoksulluk nafakası talepleri” yönünden katılma yoluyla istinaf taleplerinin esastan incelenmesi gerekirken yazılı şekilde kadının katılma yoluyla...

              Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı-karşı davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince velâyet hakkı anneye verilen tarafların ortak çocuğu 16.07.2002 doğumlu ... için takdir olunan aylık 800 TL tedbir nafakasının boşanma hükmünün kesinleştiği tarihe kadar geçerli olmak üzere davacı-karşı davalı erkekten alınarak davalı-karşı davacı kadına verilmesine karar verilmiş ise de, tarafların ortak çocuğu ... boşanma hükmünün kesinleştiği 24/02/2021 tarihinden önce, 16/07/2020 tarihinde ergin olmuştur. Ortak çocuk yararına hükmedilmiş olan tedbir nafakası çocuğun ergin olduğu tarih itibariyle son bulacağı gözetilmeden, ortak çocuk yararına boşanma hükmünün kesinleştiği tarihe kadar tedbir nafakası hükmedilmesi doğru değildir....

                her iki boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, velayetin anneye verilmesine kadın lehine maddi ve manevi tazminata ve erkeğin tazminat taleplerinin reddine ilişkin ilk hükmün taraflarca temyizi üzerine Dairemizin 01.12.2014 tarihli ilamı ile kadın yararına tedbir nafakasına hükmedilmemesi ve talep aşılarak ortak çocuklar yararına tedbir ve iştirak nafakasına karar verilmesi doğru olmadığından bahisle hükmün iştirak ve tedbir nafakaları yönünden bozulmasına, hükmün diğer yönlerden ise onanmasına karar verilmiştir....

                  Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı-karşı davalı kadının dava dilekçesinde zina sebebiyle boşanma talebine ilişkin vakıaları beyan ederken, davalı eşinin...adındaki kişi ve abisinin eşi Amela ile olan ilişkisinin yanı sıra konu kısmında genel olarak dava dışı kadınlarla zina ilişkisi içine girdiğini ifade ettiği, toplanan deliller uyarınca erkeğin 04.06.2017 tarihinde Buse Ç. adlı dava dışı kadınla aynı odada konakladığının sabit olduğu, bu durumda kadının zina sebebine dayalı boşanma davasının kabulünün gerektiği, kadın yararına hükmedilen tazminatların ve çocuk yararına hükmedilen iştirak nafakası miktarının az olduğu, kadının 14.01.2019 tarihi itibariyle çalışmaya başlaması nedeni ile tedbir nafakasının bu tarih itibariyle kaldırılması gerektiği belirtilerek davacı-karşı davalı kadının, zinaya dayalı boşanma davasının reddi, iştirak nafakası ve tazminatların miktarı ile davalı karşı davacı erkeğin tedbir nafakasına yönelik...

                    UYAP Entegrasyonu