Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacılar tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacılar, torunlarıyla kişisel ilişki kurulmasına izin verilmesi istemiyle davalı gelinleri aleyhine dava açmış, mahkemece dava kabul edilmiş, karar davalı anne tarafından istinaf edilmekle yapılan incelemede bölge adliye mahkemesince; anne ve baba arasındaki boşanma davasının halen derdest olduğu, küçük Alptuğ yönünden kesinleşen bir velayet kararından söz edilemeyeceğinden bahisle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş, verilen karar davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Olağanüstü haller mevcutsa, çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde çocuk ile kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı, diğer kişilere özellikle de hısımlara tanınabilir....

    Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır....

      nın velayeti davacı anneye bırakılmış müşterek çocukla baba arasında “aynı şehirde oturmaları hali” ve “farklı şehirde oturmaları hali” için ayrı ayrı kişisel ilişki düzenlenmiştir. Annenin, velayetine bırakılan çocukla birlikte ...’da, babanın ise ...'da oturduğu anlaşılmaktadır. Taraflar mevcut duruma göre ayrı şehirlerde yaşıyor olmakla birlikte, günümüzdeki ulaşım olanaklarındaki kolaylık gözetildiğinde, kişisel ilişkiye dair düzenleme yapılırken, taraflar bu hususun dikkate alınmasını açıkça talep etmemişlerse, "ayrı şehir, aynı şehir ayrımına" gidilmesinin de önemi bulunmamaktadır. Bu bakımdan, aynı şehir-ayrı şehir ayırımına gidilmeksizin babalık duygularını tatmine elverişli, çocuğun da baba sevgisi ve şefkatini tatmasına yeterli, daha uygun süreyle kişisel ilişki tesisi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....

        DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki Hamburg Bergedorf Asliye Hukuk Mahkemesinin (Aile Mahkemesi) Az.: 415fF 138/20 dosya numaralı (1. maddesi yönünden 23.04.2021 tarihinde; 2. maddesi yönünden 27.04.2021 tarihinde; 3. maddesi yönünden 23.04.2021 tarihinde kesinleşmiş bulunan) boşanma kararının ve eki "ibare" başlıklı kişisel ilişki kurulması konulu protokolün tanınması ve tenfiz edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir II....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kısmen kabulüne ortak çocukla baba arasında hafta sonları ve dini bayramlarda yatılı olmayacak halde şahsi ilişki tesisine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar taraf vekillerince istinaf edilmiş, Davalı kadın vekili şahsi ilişkinin kaldırılması, ya da süresinin kısaltılması, Davacı erkek vekili yatılı şahsi ilişki tesis edilmesi Talepleri ile kararı istinaf etmişlerdir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava çocukla kişisel ilişkinin tesis edilmesi isteminden ibarettir. Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden tarafların 19.07.2017 tarihinde boşandıkları, ortak çocuk Derin'in boşanma kesinleştikten sonra 02.08.2017 tarihinde dünyaya geldiği çocuğun evlilik birliği içerisinde ana rahmine düştüğü dolayısıyla çocuğun evlilik birliği içerisinde doğduğunun kabul edilmesinin gerektiği anlaşılmaktadır....

          Davalı baba ile velayeti davacı anneye bırakılan ortak çocuk 02.12.2013 doğumlu Hayrunnisa Nur arasında kişisel ilişki tesis edilirken günümüz ulaşım koşulları da dikkate alındığında, aynı şehir-farklı şehir ayrımı yapılması doğru olmadığı gibi, tarafların ayrı şehirlerde yaşamaları halinde çocukla baba arasında her ayın belirli hafta sonları kişisel ilişki kurulmaması sebebiyle belirlenen kişisel ilişki düzenlemesi babalık duygularını tatmin etmekten uzaktır. Ancak, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK m.438/7)....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, davalıyla evlilik dışı ilişkisinden dünyaya gelen ve “tanıma” ile babalarına bağlanan çocukları 2000 doğumlu .... ve 2005 doğumlu ...'la kişisel ilişki kurulmasını istemiş, mahkemece; davanın ... yönünden kesin hüküm sebebiyle reddine karar verilmiş, diğer çocuk ....'la kararda gösterilen sürelerde kişisel ilişki tesis edilmiştir. Mahkeme, kesin hükme,...la daha önce kurulan kişisel ilişkiye dair ilamı esas almıştır. Çocuklarla kişisel ilişki tesisi, yeni olguların zorunlu kılması, durum ve koşulların değişmesi veya çocuğun menfaatinin gerektirmesi halinde değiştirilebilir, büsbütün kaldırılabilir veya süresi genişletilip sınırlandırılabilir....

              bilgilerinin İl Göç İdaresinden sorulduğunda temin edilebileceğini, bu nedenlerle davanın kabulü ile davacı baba ile küçük arasında uygun kişisel ilişki tesisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Velayeti davacı anneye bırakılan tarafların müşterek çocuğu 2012 doğumlu ....ile davalı baba arasında mahkemece kurulan kişisel ilişki babalık duygularını tatmine elverişli olmadığı gibi, çocuğun da baba sevgi ve şefkatini yaşayacağı yeterlilikten uzaktır. Çocukla davalı baba arasında babalık duygularını tatmine elverişli olacak yeterlilikte, müşterek çocuğun hafta sonları yatılı kalacağı, bayram ve tatillerde de davalının müşterek çocukla kişisel ilişkisini sağlayacak nitelikte kişisel ilişki kurulması yönünde karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2.. 3., 4. ve 5. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.06.06.2016 (Pzt.)...

                Aile Mahkemesi'nin 2015/653 E. sayılı dosyasından verilen 28.01.2016 tarihli ara kararına dayalı olarak aleyhine Çocuk Teslimi ve Çocukla Kişisel İlişki Kurulmasına İlişkin (örnek 3) ilamlı icra takibi başlatıldığını, söz konusu ara karara dayanılarak başlatılan ilamlı icra takibinini usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece, şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Takibin dayanağı, çocukla baba arasında ara kararda belirtilen saat ve günlerde tedbiren kişisel ilişki kurulmasına yönelik ... 2. Aile Mahkemesi'nin 28.01.2016 tarihli ara kararı olup bu ara kararı İİK'nun 25 ve 25/a maddelerinde yazılı ilam niteliği taşımadığından bu karara dayanılarak ilamlı icra takibi yapılamaz. Bu ihtiyati tedbir kararı HMK 393. maddesi uyarınca kararı veren mahkeme tarafından uygulanır. Açıklanan nedenlerle mahkemece şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddine dair hüküm tesisi isabetsizdir....

                  UYAP Entegrasyonu