Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. Taraflar mevcut ipoteği iradeleriyle tapuda yapacakları işlem sonucu kaldırabilecekleri gibi bir tarafın terkine rıza göstermemesi halinde ipotek bedelinin ödenmesi koşulu ile kaldırılmasını mahkemeden de isteyebilir. "...Davalı yararına 13.01.1989 tarihinde tesis edilen kanuni ipotek 230.000,00 ETL bedellidir İpoteğin imar uygulaması nedeniyle davalının malik olduğu taşınmazdan bir miktarının davacı taşınmazına ilavesi zaruretinden kaynaklandığı görülmektedir .Bu nedenle imar uygulama cetvellerinden davalı taşınmazından kaç metrekare yer alındığı tespit edilerek ,kanuni ipotek bedelinin alınan bu miktar taşınmazın dava tarihindeki değerine göre belirlenmesi gerekir .Zira kanuni ipotekler tarafların serbest iradeleriyle değil kanundan kaynaklanan zorunlu durumlar sebebiyle tesis edilir..."...

Diğer taraftan, taşınmaz rehninin terkinini gerektiren bir neden de borçlunun (malikin) ipotek konusu borcu ödemek suretiyle ipoteği terkin ettirmesidir. Somut olayda; davacının tapu iptali ve tescili ile ipoteğin kaldırılması taleplerinin tefrik edilmesinden önce mahkemece, davacı tarafa tüm ipotek akit tablosu esas alınarak 16.07.2014 tarihinde eksik nispi harcı tamamlaması için süre verilmiş, eldeki ... 1. Asliye Hukuk Makhkemesinin 2013/348 Esas; 2014/566 Karar sayılı ilamı ile tapu iptali ve tescili davasının kabulüne, tefrik edilen aynı mahkemenin 2014/535 Esas; 2015/67 Karar sayılı ilamı ile ipoteğin kaldırılması davasının açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Davacının temyize konu talebi, ......

    İmar uygulaması nedeniyle tesis edilmiş olan kanuni ipoteğin bedeli karşılığında kaldırılması talep edildiğine göre, taraflar arasında bu dava ile birleştirilip sonradan tefrikine karar verilen Ümraniye 3. Sulh Hukuk mahkemesinin 2010/721 esas sayılı dosyasında ipotek bedelinin artırılması davası derdest olup ipotek bedeli dava sonucuna göre belirleneceğinden, davanın neticesi beklenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Mahkemece, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı kayyum vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 20.06.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      İmar uygulaması nedeniyle tesis edilmiş olan kanuni ipoteğin bedeli karşılığında kaldırılması talep edildiğine göre ipotek bedelinin dava tarihindeki rayiç bedeli belirlenerek hüküm kurulması gerekir. Mahkemece, imar uygulaması sonucu davacının taşınmazı içinde kalan davalı taşınmazının dava tarihindeki değeri bilirkişi marifetiyle belirlenerek, bu bedel depo ettirildikten sonra karar verilmesi gerekirken ipotek bedelinin yasal faizi ile belirlenen bedeli depo ettirilerek davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın açıklanan nedenlerle davalı ... yararına BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 16.12.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        , bu alacağın mevcudiyetinin de; faturalara dayandığını, söz konusu alacağın teminat altına alınmadığını, işveren firmanın mali durumu göz önüne alındığında alacağın tahsilinin son derece riskli bir hal aldığını, müvekkilinin inşaatı yapılan taşınmaz üzerinde ----- kanuni ipotek hakkı bulunduğunu iddia ile; İhtiyati tedbir yolu ile TMK 1011 Md. ve Tapu Sicil Tüzüğü 58. maddesi uyarınca ---- taşınmaz üzerine muaccel hale gelmiş alacak miktarı olan ------dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile müvekkilimizin kanuni ipotek hakkının geçici tescil şerhinin verilmesine, Tescil şerhi taleplerinin kabul görmemesi halinde, ''davalıdır'' şerhi işlenmesine, Davalı ---- taşınmaz üzerine müvekkilimizin muaccel hale gelmiş alacak miktarı olan ------ işleyecek avans faizi üzerinden kanuni ipotek hakkının tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kanuni ipotek şerhi tescil edilmesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar ... ve arkadaşları vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava dilekçesinde, davalıdan satın almış oldukları taşınmazları tamamlamadığı için kendi aralarında topladıkları para ile inşaatları tamamladıkları ve bu nedenle davalı şirketten alacaklı oldukları iddiası ile davalı adına kayıtlı bağımsız bölümler üzerine 10.000 TL bedelli geçici kanuni ipotek şerhi tescil edilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın görev yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            Ancak; Kamulaştırılan taşınmazın tapu kaydında mevcut olan ipotek şerhinden dolayı, tespit edilen kamulaştırma bedelinde hiçbir oran ve biçimde indirime gidilemeyeceği, bedelin bir kısmının bu şerhten dolayı hak sahibine ödenmemesine karar verilemeyeceği, bu şerhin yalnızca, hükümde “ipotek şerhinin tespit edilen bedele yansıtılmasına” şeklinde dikkate alınması gerektiğinin düşünülmemesi doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm fıkrasının 2 numaralı bendinin metinden çıkartılması ve yerine “Tapu kaydında mevcut olan ipotek şerhinin tespit edilen kamulaştırma bedeline yansıtılmasına” tümcesi yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 07.07.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              O yüzden, imar uygulama cetvellerinden dava dışı Halil Karakaş'ın taşınmazından kaç m² yer alındığı tespit edilerek, kanuni ipotek bedelinin, alınan bu miktar taşınmazın dava tarihindeki değerine göre belirlenmesi gerekir. Zira, kanuni ipotekler tarafların serbest iradeleriyle değil, kanundan kaynaklanan bazı zorunlu durumlar sebebiyle tesis edilir....

              Bilindiği üzere ipotek, kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan, sınırlı bir ayni haktır. Taraflar mevcut ipoteği iradeleriyle tapuda yapacakları işlem sonucu kaldırabilecekleri gibi, bir tarafın terkine rıza göstermemesi halinde ipotek bedelinin ödenmesi koşulu ile kaldırılmasını mahkemeden de isteyebilirler. Somut olaya gelince; davalı yararına 15.05.1997 tarihinde tesis edilen kanuni ipotek, 121,100.000,00 ETL bedellidir. İpoteğin, imar uygulaması sebebiyle davalının maliki olduğu taşınmazdan bir miktarın davacı taşınmazına ilavesi zaruretinden kaynaklandığı görülmektedir. O yüzden, imar uygulama cetvellerinden davalı taşınmazından kaç m² yer alındığı tespit edilerek, kanuni ipotek bedelinin, alınan bu miktar taşınmazın dava tarihindeki değerine göre belirlenmesi gerekir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava konusu taşınmazın tapu kaydında yer alan ipotek şerhlerinin bedele yansıtılmaması doğru değil ise de bu hususların düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden gerekçeli kararın hüküm fıkrasının (2) nolu bendinin sonuna “tapudaki ipotek şerhinin bedele yansıtılmasına” tümcesi eklenmek suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harçlarının temyiz edenlere yükletilmesine, 23.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu