Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yapılan incelemede; taş ocağı işletilmek suretiyle taşınmaza kamulaştırmasız el atıldığının iddia edildiği ve taşınmaz bedelinin talep edildiği, taşınmaz hakkında mahkemenin 2006/30 esas ve 2006/20 karar sayılı dosyası ile Kamulaştırma Kanununun 27. maddesi uyarınca acele el koyma kararı verildiği, bedelin bankaya yatırıldığı, mahkemece paranın diğer hissedarlardan... tarafından alındığı ve husumetin sebepsiz zenginleşme nedeniyle bu kişiye yöneltilmesi gerektiği düşüncesiyle açılan davada pasif husumet ehliyeti bulunmadığından bahisle red kararı verildiği anlaşılmıştır....

    Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK.nun 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle idarenin eyleminin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olduğu bu şekilde kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....

      Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK.nun 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle İdarenin eyleminin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olduğu bu şekilde kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....

        Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK.nun 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı İdarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle İdarenin eyleminin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olduğu bu şekilde kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, İdarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....

          Ancak; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 6487 sayılı Kanunla değiştirilen Geçici 6.maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları 13.03.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesi'nin 13.11.2014 tarih, 2013/95 Esas ve 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edildiğinden; 04.11.1983 tarihinden sonra el koyulan taşınmazlar yönünden, kamulaştırmasız el koyma nedeniyle açılan davalarda, mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretinin nispi olarak uygulanması gerekmekte olup, temyiz edenin sıfatı da dikkate alınarak nispi harç yerine maktu karar ve ilam harcına hükmedilmesi doğru değil ise de bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 5. bendinin tamamen hükümden çıkarılarak yerine "Kamulaştırmasız el koyma tazminatı yönünden alınması gerekli 78.053.73 TL ile ecrimisil yönünden alınması gereken 2.400.43 TL nispi harçtan peşin alınan 118,80 TL.nin mahsubu ile bakiye 80.335,36 TL harcın davalıdan alınmasına," ibaresinin,...

            Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak.....l sayılı taşınmazların bedellerinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın ....parsel yönünden pasif husumetten ve yargı yolu yokluğundan usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir....

              Ancak; 1-2942 Sayılı Kamulaştırma Kanununun 6487 sayılı Kanunla değiştirilen Geçici 6.maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları 13.03.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan ... 13.11.2014 tarih, 2013/95 Esas ve 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edildiğinden; 04.11.1983 tarihinden sonra el koyulan taşınmazlar yönünden, kamulaştırmasız el koyma nedeniyle açılan davalarda, her türlü vekalet ücretinin nispi olarak uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi, 2-Ecrimisil ve kamulaştırmasız el koyma bedeli ile ilgili olarak ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden, ecrimisil bedeli yönünden taraflar lehine hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2. maddesi de dikkate alınarak vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir....

                Ancak; 1-Kamulaştırmasız el koyma davalarında dava ve ıslahla artırılan toplam miktara dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerekirken ıslahla arttırılan miktara ıslah tarihinden itibaren faiz işletilmesi, 2-2942 Sayılı Kamulaştırma Kanununun 6487 sayılı Kanunla değiştirilen Geçici 6.maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları 13.03.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesi'nin 13.11.2014 tarih, 2013/95 Esas ve 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edildiğinden; 04.11.1983 tarihinden sonra el koyulan taşınmazlar yönünden, kamulaştırmasız el koyma nedeniyle açılan davalarda, mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretinin nispi olarak uygulanması gerekmektedir....

                  Yapılan incelemede; Dava konusu taşınmaza ilişkin olarak açılan acele el koyma davasında davalılar adına bloke edilen bedelin mahsup edilmemesi nedeniyle de hükmün düzeltilmesi gerektiği bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından, davalı idare vekilinin karar düzeltme isteminin kabulüne, Dairemizin 28.11.2011 gün ve 2011/15698-2011/19198 sayılı düzelterek onama kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede; Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Mahallinde yapılan keşif sonucu, taşınmazın dava tarihindeki değerinin biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

                    Yapılan incelemede; Dava konusu taşınmaza ilişkin olarak açılan acele el koyma davasında davalılar adına bloke edilen bedelin mahsup edilmemesi nedeniyle de hükmün düzeltilmesi gerektiği bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından, davalı idare vekilinin karar düzeltme isteminin kabulüne, Dairemizin 28.11.2011 gün ve 2011/15697-2011/19199 sayılı düzelterek onama kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede; Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Mahallinde yapılan keşif sonucu, taşınmazın dava tarihindeki değerinin biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu