Davalı Vekili İstinaf Dilekçesinde; takdir edilen kamulaştırma bedelinin düşük olduğunu, kamulaştırma bedel tespit ve tescil davalarında değerlendirmenin dava tarihi itibariyle yapılması gerektiğini, 2019 yılı verileri esas alınarak değer biçilmesi gerektiğini, karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilemeyeceğini bunun hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu bu nedenlerle kararın kaldırılmasını talep ettiklerini belirterek istinaf talebinde bulunmuşlardır. DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava kamulaştırma bedel tespiti ve tescil davasıdır. Mahkemece karara esas alınan rapor taşınmazın vasfına uygun zirai gelir yöntemine göre hazırlanmamıştır. Kapama ceviz bahçesi olan yer için, dava yılındaki ilçe tarım verileri getirtilerek ortalama verim gelir gibi unsurlar dikkate alınıp KFO uygulanıp, gerçek değere ulaşılıp ulaşılmama durumu da dikkate alınarak taşınmazın objektif ölçütlerine göre ODA uygulanıp uygulanmayacağı dikkate alınmalıdır....
Davalı vekili cevap dilekçesinde, kamulaştırma bedelinin tespit edilerek kendilerine ödenmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. İstinaf Yoluna Başvuran: İstinaf kanun yoluna davacı vekilince başvurulmuştur. İleri Sürülen İstinaf Sebepleri : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özet olarak; kamulaştırma bedelinin 13/03/2019'da depo edildiğini, usul ekonomisi gereğince davanın esastan incelenmesi gerektiğini, değer düşüklüğü hesaplanmasının hakkaniyete aykırı olduğunu, bedel belirleme yönteminin hatalı olduğunu, yüksek bedel belirlendiğini, belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Değerlendirme ve Gerekçe : Dava 2942 S.K'nun 10. maddesine göre açılan kamulaştırma bedel tespiti ve tescil istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davacı tarafa dava konusu taşınmazın belirlenen kamulaştırma bedelini yatırması için 2942 S.K'nun 10....
Değerlendirme ve Gerekçe : Dava 2942 S.K'nun 10. maddesine göre açılan kamulaştırma bedel tespiti ve tescil istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davacı tarafa dava konusu taşınmazın belirlenen kamulaştırma bedelini yatırması için 2942 S.K'nun 10. Maddesi doğrultusunda iki kez 15'er günlük süre verildiği, 12/07/2021 tarihli karar duruşmasında davacı tarafın bedeli bloke edilmemesi üzerine ilk derece mahkemesince davanın usulden reddine karar verildiği, karar tarihinden sonra da bedelin depo edilmediği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. 2942 Sayılı Kanunun 10/8. fıkrası gereğince; kamulaştırma bedel tespiti davalarında davacı idareye belirlenen bedeli depo etmesi için iki kez 15 günlük süre verileceği düzenlenmiş olup, eldeki davada ilk derece mahkemesince usulüne uygun şekilde iki kez süre verilmesine rağmen bedelin depo edilmediği anlaşıldığından davanın reddine yönelik hüküm isabetlidir. Davacının istinafı reddolunmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki Kamulaştırma Kanununun 17. maddesine dayanan tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekili ile davalı ... ve dahili davalı ... tarafından verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – 1-Davacı idarenin yaptığı kamulaştırma işlemine ilişkin, noter tebligatı yapılan ve kamulaştırma bedelinin artırılması davası açan davalı ... adına ihtilafsız bedelin ve artırılan kamulaştırma bedelinin bankaya bloke edilip edilmediği, ilgili idareden sorulup, bedel bloke edilmiş ise, ilgili banka şubesi ve bağlı bulunduğu Bölge Müdürlüğünden ödeme evrakları temin edildikten, 2-Davacı idarenin yaptığı kamulaştırma işlemi nedeniyle, davalı ... adına kamulaştırma...
Nitekim, Kamulaştırma Kanunundaki düzenleme de bu şekilde olup kamulaştırma işleminin uygulanması, gerçekleştirilmesi amacıyla açılan bedel tespit ve tescil davası idarenin taşınmaz mülkiyetini üzerine almasını temine yöneliktir. 3194 sayılı İmar Kanunu ve ilgili mevzuat yönünden yapılacak değerlendirme sonrasında, tasarruf hakkının süresi belirsiz şekilde kısıtlanması nedeniyle idarenin kamulaştırmama işleminin iptaline karar verilmesi halinde, iptal hükmü gereği taşınmazın değerinin belirlenmesi ve taşınmaz malikine ödenmesi için kamulaştırma kanunundaki sürecin işletilerek idarenin işlem yapması, bu kapsamda asliye hukuk mahkemesinde bedel tespiti ve tescil davası açılması sonucunu da doğuracağından, iptal kararından sonra mülkiyetin bedele dönüştürülmesine ilişkin tazminat istemi hakkında ayrıca inceleme yapılarak karar verilmesine gerek yoktur....
Ancak; 1-Acele el koyma dosyasında tespit edilip davalı adına bankaya yatırılan bedelin, bedel tespit ve tescil davasında mahkemece hüküm altına alınan bedelden yüksek olduğu, bu nedenle faiz uygulanmasına gerek bulunmadığı dikkate alınmadan tespit edilen kamulaştırma bedeline, 6459 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10/9. fıkrası uyarınca, davanın açılma tarihinden dört ay sonraki günden itibaren başlamak üzere kanuni faiz uygulanması, 2-İdarece davalı adına bozma öncesi bankaya yatırılan bedel ile bilirkişi raporunda tespit edilip hükme esas alınan bedel arasındaki farkın (idarece fazladan yatırılmış olan paranın) davalı tarafça bankadan çekilmesine kadar varsa işlemiş olan mevduat faizi ile birlikte davacı idareye ödenmesine karar verilmesi gerekirken, hükmedilen kamulaştırma bedeline dava tarihinden dört ay sonraki günden itibaren işletilecek yasal faizin düşüldükten sonra davacıya iadesine karar verilmesi, Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi...
İlk Derece Mahkemesi Kararı İlk derece mahkemesince kesin süreye rağmen kamulaştırma bedeli depo edilmediğinden davanın reddine ilişkin karar verilmiştir. İleri Sürülen İstinaf Sebepleri İstinaf kanun yoluna davacı vekili tarafından başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tarafımıza herhangi bir ihtarat yapılmadan davanın reddine karar verilmesini kabul etmediklerini ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir. Değerlendirme ve Gerekçe Dava, kamulaştırma bedel tespiti ve tescil istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davacı tarafa dava konusu taşınmazın belirlenen kamulaştırma bedelini yatırması için 2942 S.K'nun 10....
Şöyle ki; 1- )Kamulaştırma bedelinin tesbiti ve tescil istemine ilişkin somut davada, ilk derece mahkemesinin davanın reddi yönündeki kararına karşı taraf vekillerinin istinaf itirazları doğrultusunda yapılan inceleme sonucunda; İstinaf incelemesine konu dava dosyasında, davacı idarenin 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun ilgili maddesi uyarınca ve kamulaştırma nedeni ile bedel tesbiti ve tescil talebinde bulunduğu, mahkemesince bu talep ile ilgili bir değerlendirme yapılarak ve kamulaştırma bedelinin depo edilmediği gerekçesiyle davanın reddi yönünde karar verildiği görülmüştür. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesinde, mahkemece belirlenen bedelin bankaya yatırılması ve yatırıldığına dair makbuzun ibraz edilmesi için idareye 15 gün süre verileceği ve gereken hallerde bu sürenin bir defaya mahsus olmak üzere uzatılabileceği düzenlenilmiş, bunun dışında bedel yatırılmadığı takdirde tekrardan süre verilmesi gerektiği açıkça hüküm altına alınmamıştır....
bedel tespit ve tescil davasında usule ve hukuka aykırı bir yön bulunmadığından kararın bozulmasını talep etmiştir....
CEVAP Davalı idare vekili cevap dilekçesinde; 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesi uyarınca açılan bedel tespit ve tescil davası neticesinde kamulaştırma bedelinin bloke edildiğini, 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesine 19.04.2018 tarihinde 7139 sayılı Kanun'un 26 ncı maddesi ile eklenen "idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hakim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmesine" ilişkin düzenlemenin 27.11.2020 tarihli ve 31317 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan 16.07.2020 tarihli ve 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı Anayasa Mahkemesi ilamı ile iptal edildiğini, ayrıca bedel tespit ve tescil davası üzerinden dosyanın karara bağlanmasıyla birlikte aleyhine ve kanuna açık aykırılık hallerinde kanun...