DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davacı aleyhine çek alacağından dolayı kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, davacının borca itiraz ettiği, dava dilekçesi ekinde delil ibraz etmediği, tensip tutanağında taraflara delillerini sunması için süre verilmesine rağmen dosyaya İİK 169/a maddesi kapsamında borca itiraz yönünden bir delil sunulmadığı, takibe konu çekin kambiyo senedi vasfında olduğu, icra mahkemesinde görülen davalar genel hukuk anlamında bir dava niteliğinde olmadığından, davacı tarafın istinaf dilekçesindeki usule yönelik itirazların da yerinde olmadığı, çek üzerindeki avalimdir ibaresi söz konusu çekin kambiyo vasfını etkilemediği, bu nedenle ilk derece mahkemesi kararının yasaya uygun olduğu anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
İİK'nun 170/a maddesi gereğince icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyla usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde, takibin dayanağı olan kambiyo senedinin bu niteliği taşıyıp taşımadığı ve alacaklının kambiyo hukukuna göre takip hakkına sahip bulunup bulunmadığı hususlarını re’sen nazara almak zorundadır. İcra mahkemesi, süresi içinde önüne gelen böyle bir itiraz üzerine senet keşidecisinin protesto edilip edilmediğini re'sen nazara almak zorundadır. Bonoda cirantalara, bunlar lehine aval verenlere ve bunların yetkisiz temsilcilerine karşı icra takibi yapabilmek için yetkili hamil olan alacaklının tanzim edene ödememe protestosu çekmiş olması ve bu protestoyu bononun aslı ile birlikte icra dairesine vermesi şarttır. Ancak bonoyu tanzim edene, onun lehine aval verene ve bunları yetkisiz temsilcilerine karşı takip yapan alacaklının ödememe protestosu çekmesine gerek yoktur....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte borçlu tarafından açılan ödeme emri tebligatı usulsüzlüğü şikayeti ile yetkiye, imzaya ve borca itiraz davasına ilişkindir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/06/2021 NUMARASI : 2020/88 2021/405 DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali|İcra Emrine İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya müdericatına tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı dava dilekçesinde özetle, Bursa 19....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : İİK'nun 168. maddesinin 4 ve 5. fıkrasında; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte ödeme emri tebliği üzerine şikayetin ve borca itiarzın beş gün içinde icra mahkemesi nezdinde yapılması gerektiği düzenlenmiştir. Somut olayda, muteriz borçluya ödeme emri 24.08.2010 tarihinde 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nunda belirtilen prosedüre uygun olarak yapıldığı halde, yasal beş günlük itiraz ve şikayet süresi geçirilerek 01.09.2010 tarihinde şikayet ve borca itiraz olunmuştur....
Bu hale göre borçlunun takip konusu çekte, keşideci ve aval veren sıfatı ile imzasının olmadığına ilişkin itiraz, İİK'nun 169/a maddesinde düzenlenen borca itiraz niteliğindedir. Borca itirazın yasal yaptırımı ise takibin iptali değil, takibin durdurulmasıdır. Borca itirazın kabulü ve alacaklının kötüniyetli veya ağır kusurlu olması halinde aynı maddenin 6. fıkrası uyarınca borçlu lehine tazminata hükmedilmesi gerekir....
Dosyada bulunan tüm bilgi, belge ve beyanlar birlikte değerlendirildiğinde; somut olayda takibin kambiyo takibi olduğu, davacının usulsüz tebligat şikayeti yanında borca itiraz ettiği, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte ödeme emri tebligatının usulsüz olması halinde borçlunun usulsüz tebliği öğrendiği tarihten itibaren 5 gün içinde (sadece usulsüz tebliğ düzeltilmesi talebi varsa 7 gün) şikayet yoluna başvurarak ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesini istemesi ve borca itiraz etmesi gerektiği, davacı vekili dilekçesinde takipten 22/06/2019 tarihinde haberleri olduğunu belirtmiş olduğu, buna göre dava açma süresinin son gününün 27/06/2019 tarihi Çarşamba gününe denk geldiği, bu günün resmi tatil olmadığı, davanın ise 28/06/2019 tarihinde açıldığı, buna göre usulsüz tebligat şikayetinin yasal süre içinde yapılmadığı, borca itirazların da yine yasal 5 günlük süre içinde yapılmadığı anlaşıldığından davacının usulsüz tebligat şikayeti ile borca itirazlarının süre yönünden reddine...
İlk derece mahkemesi kararında özetle; Dava; İİK'nın 170/a maddesine göre icra takibine konu senedin kambiyo vasfı taşımadığına yönelik şikayete ilişkindir. İİK'nın 168/1- 3 maddesinde "...Takibin müstenidi olan senet kambiyo senedi vasfını haiz değilse, beş gün içinde icra mahkemesine şikayet etmesi lüzumu..." düzenlemesi mevcuttur. İİK.nun 170/a bendine göre de; İcra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyle, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir.Dosyada takibe konu bononun keşide tarihinin 15.10.2019 olduğu vade tarihinin ise 25.10.2019 olduğu anlaşılmakla senette çifte vade bulunduğu iddiasına itibar edilmemiştir. Takip dayanağı bononun tanzim ve vade tarihinde tahrifat yapılması kambiyo vasfını etkilemiyorsa takibin iptalini gerektirmez....
Borçlunun, vekili aracılığıyla Ereğli İcra Müdürlüğü’nün 2013/3053 Esas sayılı dosyasından gönderilen ödeme emrine karşı süresi içerisinde yetkiye ve borca itiraz ettiği ve söz konusu itiraz üzerine verilen mahkeme ilamının takip dosyası içinde bulunduğu görülmektedir. Bu durumda, yukarıda açıklanan maddeler gereğince, yetkili icra müdürlüğünce düzenlenen ödeme emrinin itiraz eden vekile tebliği gerekir. Emredici nitelikteki bu düzenlemelerden kaynaklanan yasal zorunluluğa aykırı olarak, vekili varken asile gönderilen ödeme emri tebligatı yok hükmündedir. Kural olarak tebligat usulsüzlüğü şikayeti, İİK'nın 16/1.maddesi uyarınca ıttıla tarihinden itibaren 7 gün içerisinde ileri sürülmesi gerekmekte ise de, vekil yerine asile tebligat yapılması, kanunun emredici hükümlerine aykırı olduğundan süresiz olarak şikayet edilebilir. (Benzer yönde Yargıtay 12.HD.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu tarafından İcra Mahkemesine yapılan başvuruda, çekin kambiyo vasfında olmadığı, istenen faizin miktar ve oran itibariyle fazla olduğu belirtilerek takibin iptali talep edilmiştir. Borçlu örnek 10 ödeme emri 06.09.2006'da tebliğ edilmiş, yasal sürede (11.09.2006'da) yapılan bu şikayetten sonra 13.09.2006'da borçlu dosya borcunu ödeyerek anılan tarihte dosya infaz edilmiştir. Açıkça itirazdan vazgeçilmeksizin takipten sonra borcun cebri icra tehdit altında ödenmesi şikayeti konusuz kılmaz. Her dava (ve şikayet) dava (ve şikayetin) yapıldığı andaki şartlara göre değerlendirilmelidir....