İlk derece Mahkemesi; alacaklı tarafından 20/01/2020 tarihinde kira sözleşmesine dayalı örnek no:13 takip başlatıldığı, ödeme emrinin davacı borçluya 27/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacı borçlunun 10/02/2021 tarihinde icra müdürlüğüne müracaat ederek borca itiraz talebinde bulunduğu, icra müdürlüğü tarafından İİK 62. maddesinde belirtilen sürede borca itiraz edilmediğinden borca itiraz talebinin reddine, takibin devamına karar verildiği, alacaklının takip talebinde bildirdiği adresin borçlunun bilinen adresi olduğu, davacı/borçlunun kira sözleşmesinde yer alan "Atatürk Mahallesi Fahri Korutürk Cad. Yeşim Sokak Akın Sitesi Nalan Apt no:10/1 Küçükçekmece/İstanbul" adresine çıkarılan ödeme emrine ilişkin ilk tebligatın iade olduğu, sonrasında muhatabın bilinen adresi "Kuloğlu Mah. Ağa Hamamı Sok....
Dava, kambiyo takibinde kambiyo vasfına yönelik şikayet ile borca ve yetkiye itiraza ilişkin olup; borçlu, 19/01/2018 tarihinde usulsüz tebligattan haberdar olduğunu beyanla, ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunu, yetkiye ve borca itiraz ile birlikte kambiyo vasfına yönelik şikayette bulunmuş ancak borçlunun mahkemeye müracaat tarihi olan 25/01/2018 tarihi itibari ile 5 günlük itiraz süresi geçmiş olmasına rağmen, ilk derece mahkemesince işin esasına girilerek yetki itirazının kabulüne karar verilmesi ve istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmesi, isabetli değildir. O halde, ilk derece mahkemesince, 19/01/2018 ödeme emrini ıttıla tarihine göre 5 günlük itiraz süresi geçtiği gerekçesi ile davanın süre aşımı nedeni ile reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki borca itiraz ve kambiyo şikayeti nedeni ile yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddi ile şartları oluşmadığından alacaklının tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Kararın şikayetçi borçlular tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi borçlular tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bonoya dayalı kambiyo senelerine mahsus haciz yolu ile takipte yetkiye, faize, teminat iddiasına dayalı borca itiraz ile ödeme emri tebliğ usulsüzlüğü şikayeti ile ciro zincirini kopuk olduğundan bahisle alacaklının yetkili hamil olmadığına dair kambiyo vasfına yönelik şikayete ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK’nın 169. maddesi ve TTK'nın 677, 778/2-d ve ilgili maddeleri. 3. Değerlendirme 1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
nun 172. maddesinde; “Ödeme emrine itiraz veya şikayet etmek istiyen borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde her türlü itiraz veya şikayetini sebepleri ile birlikte diğer tarafa tebliğ edilecek nüshadan bir fazla dilekçe ile icra dairesine bildirmeye mecburdur. Bu dilekçenin bir nüshası derhal alacaklıya tebliğ olunur.” denilerek itiraz ve şikayetin ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra dairesine bildirilmesi gerektiği açıklanmıştır. İİK'nın 173. maddesinde de itiraz ve şikayet olunmaması hali düzenlenmiştir. Somut olayda; kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte borçlu mahkemeye başvurarak zamanaşımı iddiasında bulunmuş olup anılan itirazın takip yoluna göre İİK'nın 172. maddesi gereğince icra dairesine yapılması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte borca da itiraz ettiği, mahkemece, icra takibinin şekline göre, borçlunun borca itirazlarını icra müdürlüğü yerine icra mahkemesine bildirmesinin gereksiz ve geçersiz bir işlem olduğu, sonuç doğurmayacağı,süresi içinde icra dairesine itiraz edilmediği gerekçesi ile başvurusunun reddine karar verildiği görülmektedir...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/44 KARAR NO : 2023/84 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : DOĞUBAYAZIT İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/10/2020 NUMARASI : 2020/14 ESAS, 2020/33 KARAR DAVA KONUSU : Kambiyo şikayeti KARAR : Taraflar arasında görülen kambiyo şikayeti davasına ilişkin olarak yapılan açık yargılama sonucunda verilen karara karşı, yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlu, süresi içerisinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda, borca itiraz ile birlikte sair şikayet nedenlerini de ileri sürerek takibin iptalini istediği, mahkemece, borca itiraz ile ilgili talebin HMUK'nun 114/i ile 115. maddeleri uyarınca kesin hüküm nedeniyle reddine karar verildiği anlaşılmıştır....
Borca itiraz hakkında uygulanması gereken İİK'nun 169/a maddesinin 6. fıkrasında borca itirazın esasa ilişkin nedenlerle reddi halinde takibin muvakkaten durdurulmuş olması koşuluyla alacaklının isteği üzerine borçlunun takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edileceği hükme bağlanmıştır. Somut olayda mahkemece, boçlunun takipten, öğrendiğini beyan ettiği tarihten daha önceki bir tarihte haberdar olduğu tespit edilmiş olup, usulsüz tebliğ şikayeti ve bunun sonucu olarak da borca itirazın süresinde olmadığı görülmektedir....
İİK'nın 170/a maddesinin 1. fıkrasına göre borçlu, alacaklının kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip hakkı olmadığını şikayet yoluyla icra mahkemesine ileri sürebileceği, aynı maddenin 2. fıkrasında da icra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyla, takibin dayanağı olan kambiyo senedinin bu vasfa haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukukuna göre takip hakkına sahip olmadığı hususlarını resen inceleyerek takibi iptal edebileceği hükmünü düzenlemiştir....