Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/38 KARAR NO : 2021/355 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ORDU İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/10/2020 NUMARASI : 2020/214 ESAS 2020/262 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|İmzaya İtiraz KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekilinin sunmuş olduğu 21/08/2020 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Ordu İcra Müdürlüğünün 2019/23166 Esas sayılı dosyası ile yapılan icra takibine dayanak ödeme emri muhtara 16/08/2020 tarihinde tebellüğ edildiğini, süresi içerisinde imzaya, borca ve tüm ferilere ayrıca ve çekler için süreye itiraz ettiğini, müvekkil aleyhine yapılan icra takibine konu çeklerdeki imzanın müvekkile ait olmadığını, müvekkile ait imza örneklerinin ilgili kurumlardan celbini talep ettiklerini, söz konusu imza örnekleri geldiğinde icra takibine konu çeklerdeki imza ile karşılaştırılarak...

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/02/2021 NUMARASI : 2019/822 ESAS, 2021/102 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkil hakkında İstanbul 4. İcra müdürlüğünün 2019/42932 esas sayılı dosyası ile icra takibinde bulunulduğunu, müvekkili şirketin tek yetkilisinin Onur Yaylacı olduğunu, takip konusu çekteki imzanın şirket yetkilisine ait olmadığını ileri sürerek imzaya ve borca itirazda bulunmuştur. Davalı vekili davanın reddini istemiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından sekiz adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlanmıştır. Borçlu ... tarafından icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz edilmiştir. İİK'nun 168/1. maddesinin 3, 4 ve 5. bentleri hükmüne göre, borçlunun borçlu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, yetki itirazını, imzaya itirazını ve takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığına yönelik şikayetini yasal 5 günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından davacı aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun imzaya ve borca itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, imza ve borca itirazın reddine karar verildiği görülmektedir. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/09/2019 NUMARASI : 2018/707 ESAS - 2019/774 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (İmzaya ve Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı borçlu dava dilekçesinde özetle; hakkında kambiyo senetlerine dayalı haciz yolu ile başlatılan icra takibine konu senetteki imzanın kendisine ait olmadığını, davalıya borcunun da bulunmadığı belirterek, gereğinin yapılmasını talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin senet altındaki imzaların borçluya ait olup olmadığını bilecek durumda olmadığını ve kötüniyetinden söz edilemeyeceğini belirterek, davanın öncelikle süre yönünden reddine, aksi halde haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    Davacı imzaya itiraza yönelik beyanlarını tekrarla birlikte tebliğ itirazlarının imzaya yönelik olmayıp tahrifata yönelik itirazlarının bulunduğu, ancak mahkemece bu hususta değerlendirme yapılmadığını beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafından takibe konu olan düzenleme ve ödeme tarihlerine yönelik tahrifat iddiasının ileri sürüldüğü, ancak mahkemece borca itiraz ve imzaya itiraz yönünden değerlendirme yapıldığı, tahrifat iddiasına yönelik herhangi bir değerlendirme yapılmadığı anlaşılmıştır. HMK'nin 266. maddesi gereğince çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde, mahkeme; bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Somut olayda, borçlunun bonoda tahrifat yapıldığı yönündeki iddiaları, sözü edilen yasa hükmü gereğince bilirkişiye başvurulmadan sonuçlandırılamayacağından davacının istinaf istemi isabetlidir....

    Somut olayda; istinafa konu kararın kambiyo senetlerine özgü takipte borca ve imzaya itiraza ilişkin olup tahrifat iddiasının da içerdiği yapılan yargılamada borca itirazın davacı tarafça İİK'nun 169/a maddesi gereğince ispatlanamadığı farklı zamanlarda doldurulduğu iddasının da yazılı bir belge ile aksinin ispatlanamadığı senette tahrifat iddiasının jandarma kriminal raporu ile karşılanıp senette silinti kazıntı olmadığını bildirildiği. İmzaya itirazın da itiraz hususunda aldırılan raporda da bilirkişinin imzanın davacıya ait olduğu konusunda kesin kanaat içeren rapor sunduğu bu hale göre kararın doğru olup, senette tahrifat yapıldığı ve zamanaşımına uğradığı yönündeki iddiaların yerinde olmadığı anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddi hakkında aşağıdaki hüküm kuruldu. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Dosya kapsamı, delil durumu ve takip dosyası içeriğine göre, GAZİANTEP 5....

    DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya ve İİK'nın 169. maddesi uyarınca borca itiraza ilişkindir. İzmir 23. İcra Dairesinin 2021/11567 E. sayılı dosyasının incelemesinde; davalı T3 tarafından davacı ve diğer davalı T5 aleyhine 30.000,00 TL asıl alacak üzerinden başlatılan kambiyo takibi olduğu, takibin dayanağını 20/01/2020 tanzim, 20/01/2021 vade tarihli 30.000,00 TL bedelli bononun oluşturduğu, ödeme emrinin davacı borçluya 26/10/2021 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Borçlunun kambiyo hukuku bakımından imzaya ve borca itirazını İİK'nın 168/4 ve 5. maddeleri uyarınca ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren 5 günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1201 KARAR NO : 2022/2777 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : DÜZİÇİ (İCRA HUKUK) ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/01/2021 NUMARASI : 2020/35 2021/9 DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Düziçi (İcra Hukuk) Mahkemesi'nin 22.01.2021 tarih 2020/35 esas 2021/9 karar sayılı mahkeme kararının süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Düziçi İcra Müdürlüğünün 2020/417 E sayılı dosyasıyla müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin adı ve imzasının sonradan senet metnine eklenmesi nedeniyle senetteki yazılara ve imzaya itiraz ettiklerini ayrıca senette düzenleme yerinin bulunmadığını, senetteki Düziçi-Osmaniye ifadesinin adres olarak yer aldığını, borca ve faize itiraz ettiklerini, senedin zaman aşımına uğradığını...

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte imzaya ve borca itiraz niteliğindedir. 2004 sayılı İİK'nın 170. maddesinde kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte imzaya itiraz düzenlenmiş olup maddenin üçüncü fıkrasına göre icra mahkemesi 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapacağı inceleme sonunda, inkar edilen imzanın borçluya ait olmadığına kanaat getirirse itirazın kabulüne karar verir. Öte yandan, İİK'nın 169/a maddesi uyarınca; borca itiraz halinde, borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat külfeti borçlulara aittir. HGK'nın 14/3/2001 tarih, 2001/12- 233 ve 20/6/2001 tarih, 2001/12- 496 sayılı kararlarında da benimsendiği üzere, dayanak belgenin hangi ilişkinin teminatı olduğu yazılı belge ile kanıtlanmalıdır....

    UYAP Entegrasyonu