Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup hüküm Asliye Hukuk Mahkemesine verilmiştir. Başkanlar Kurulu Kararı ve Yargıtay Yasasının 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek 7.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 15.9.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava zilyetlik devir sözleşmesine ve kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 8.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 30.10.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      Bu nedenle, dava konusu uyuşmazlığın, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğu, inceleme görevinin Hakimler ve Savcılar Kurulu 1. Dairesinin Bölge Adliye Mahkemelerinin iş bölümüne ilişkin 02.06.2021 tarih ve 431 sayılı kararının 4. Hukuk Dairesi işbölümünün 36. Maddesinde yer alan "Kadastro öncesi nedenlere (zilyetlik, kamu orta malı iddiası dâhil) dayanılarak genel mahkemelerde açılan (3402 Kadastro Kanunu m. 12) tapu iptal ve tescil davaları," ibaresi gereğince incelemenin 4. Hukuk Dairesine ait olduğu, Dairemize ait olmadığı anlaşılmakla Aidiyet (Gönderme) kararı verilmesi gerektiği anlaşılmıştır. 6100 sayılı HMK'nın 352. maddesi gereğince yapılan ön inceleme sonucunda dosyanın Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, oybirliğiyle kesin olarak karar verildi....

      Dolayısıyla davacının kadastro tespiti esnasında kadastro öncesi nedene dayalı olarak tutanağa itiraz ettiği ve itirazının yerinde görülmediği anlaşıldığından, davacının aynı sebebe dayalı olarak yıllar sonra iş bu davayı açmış olması hayatın olağan akışına aykırı olup bu husus ile birlikte dava dilekçesindeki anlatım ve istinaf dilekçesi kül halinde değerlendirildiğinde davacının kadastro öncesi nedenlere dayanmadığı kanaatine ulaşılmıştır. Ancak, davacı dava dilekçesinde tapu kayıt maliklerinin kim olduğunun anlaşılamadığını beyan etmekle birlikte, TMK 713/2 maddesindeki hangi sebebe dayandığı net olarak anlaşılamamaktadır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ, TESCİL -KARAR Davada kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 16.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ne var ki, anılan Dairece daha önce görevsizlik kararı verilmiş olduğundan Daireler arasında temyiz incelemesi yönünden ortaya çıkan uyuşmazlığın Hukuk Başkanlar Kurulunca giderilmesi için dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa sunulmasına,26.6.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ......

        Davacı T1 miras yoluyla gelen hakka ve yolsuz tescile dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle 10.8.2021 tarihinde dava açmıştır. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 maddesi uyarınca kadastro öncesi sebebe dayalı olarak genel mahkemede açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepler ile kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan incelemede; Davacı taraf, miras yoluyla gelen hak iddiasıyla, kadastro öncesi sebeplere dayanarak dava açmıştır. Gerek 766 Sayılı Yasa'nın 31/2. Maddesi ve gerekse 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. Maddesinde, tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamayacağı ve dava açılamayacağı düzenlenmiştir....

        İlk derece mahkemesi tarafından eldeki dava kadastro öncesi hukuki sebebe dayalı bir dava olarak ele alınıp değerlendirilmiş ve 3402 Sayılı Kanunun 12/3. maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş ise de, az yukarıda da belirtildiği üzere dava konusu taşınmaza ilişkin kadastro tespiti 19/06/1981 tarihinde yapılmış olup kesinleşmesi 16/07/1982 tarihinde olmuş, tapusu ise 06/12/1982 tarihinde çıkartılmıştır. Bu haliyle taşınmaza ilişkin kadastronun 19/06/1981 tarihinde yapıldığı bilindiğinden kadastro öncesi sebebe dayalı davalardaki sebeplerin bu tarihten önce vuku bulmuş olan sebepler olması gerekecektir. Aksi takdirde dava kadastro öncesi sebebe dayalı bir dava olarak değil, kadastro tespitinden sonraki sebeplere dayalı bir dava olarak ele alınıp değerlendirilecektir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Yargıtaya Geliş Tarihi:17.01.2020 -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 10.01.2020 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 23.01.2020 tarihli ve 2020/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 28.01.2020 tarihli ve 31022 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2020 günü yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 16.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 16. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 12.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Asliye Hukuk Mahkemesinin 12/02/2019 tarihli ve 2015/775 E., 2019/165 K. sayılı kararıyla; taşınmazın Kadastro tutanaklarının 15/10/1988 tarihinde kesinleştiği, mahkemece yapılan değerlendirme neticesinde davacı tarafça açılan davanın kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptali tescil davası olduğu ve bu sebebe dayalı açılan davalarda Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi uyarınca 10 yıllık hak düşürücü mevcut olduğu, iş bu dosya ile iptal ve tescili talep edilen taşınmazın kadastro tutanağının kesinleştiği tarihten itibaren dava tarihine kadar 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olduğu gerekçesiyle, hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF 1. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. 2....

            HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptal ve tescil talebine ilişkindir. Davacı Hazine vekili, 119 ada 1 parsel sayılı taşınmazın köy orta malı mera vasfında olmasına rağmen kadastro çalışmaları sırasında çayır vasfı ile davalı adına tespit edildiğini belirterek taşınmazın tapu kaydının iptali ile mera olarak sınırlandırılarak özel siciline kaydına karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Kadastro sonucunda, Trabzon İli, Maçka İlçesi, Üçgedik Mah/ Köyü çalışma alanında bulunan taşınmaz 119 ada 1 parsel sayılı 7.144,66 metrekare yüzölçümlü taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu