Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ceza Dairesinin 06/04/2016 gün ve 2015/7763 Esas, 2016/2135 Kara sayılı kararlarında da, Çocuk Mahkemesi ile Asliye Ceza Mahkemesi arasında ortaya çıkan olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi yoluyla inceleyerek sonuçlandıran kesin olan tayini merci kararının kanun yararına bozma yoluyla incelenmesini olanaklı görerek, kanun yararına bozma taleplerini kabul ederek kesin olan tayini merci yararlarını bozdukları anlaşılmıştır. T.C....

    Ceza Dairesinin 06/04/2016 gün ve 2015/7763 Esas, 2016/2135 Kara sayılı kararlarında da, Çocuk Mahkemesi ile Asliye Ceza Mahkemesi arasında ortaya çıkan olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi yoluyla inceleyerek sonuçlandıran kesin olan tayini merci kararının kanun yararına bozma yoluyla incelenmesini olanaklı görerek, kanun yararına bozma taleplerini kabul ederek kesin olan tayini merci kararlarını bozdukları anlaşılmıştır. T.C....

      sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Kabul ve uygulamaya göre de; sanığın, Karasu İcra Müdürlüğü'nce görevlendirilmiş olması karşısında, icra müdürlüğünün TCK'nun 276/1. maddesinde sayılan yargı merci veya suçtan dolayı kanunen soruşturma yapma veya yemin altında tanık dinleme yetkisine sahip kişi veya kurul olarak değerlendirilemeyeceğinden, TCK'nın 6. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında kamu görevlisi sayılan bilirkişi sanığın kanıtlanan eyleminin TCK’nun 257/1. maddesi kapsamındaki suçu oluşturacağı, hukuki durumunun buna göre takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 26.09.2017 gününde oybirliğiyle...

        Dolayısıyla mahkeme, oluşturduğu bilirkişi kurulu ile, icra müdürünün kıymet takdiri yaptırdığı tarih itibariyle taşınmazın değerini belirleyerek memur işlemini denetler. Bu itibarla; mahkemece görevlendirilen bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, değerlemenin yapıldığı tarih açıkça belirtilmediği sürece, kıymet takdirine itiraz davasındaki keşif tarihinin, İİK’nun 128/a-2 maddesinde düzenlenen 2 yıllık sürenin başlangıç tarihi olarak kabulü mümkün olmadığı gibi, bu yöntem şikayet işleminin ruhuna da uygun düşmeyecektir. Somut olayda, ihaleye konu taşınmazın kıymet takdiri işleminin icra müdürlüğünce 11.06.2018 tarihinde yaptırıldığı, borçlunun taşınmaza takdir olunan değerin gerçek değerinin altında olduğunu ileri sürerek kıymet takdirine itiraz etmesi üzerine, Kırşehir İcra Hukuk Mahkemesinin 17.05.2022 tarih ve 2022/9 E. -2022/108 K. sayılı dosyasında şikayetin kabulüne taşınmazın değerinin 1.100.000,00 TL olarak tespitine karar verildiği görülmüştür....

          Sayılı dosyası ile kıymet takdiri raporu hazırlanmış ve kıymet takdiri davacıya tebliğ edilmiştir. Bunun üzerine davacı İstanbul 3. İcra Hukuk Mahkemesi'nde 2009/2004 E. Sayılı şikayet ile kıymet takdiri raporuna itiraz etmiş, mahkeme tarafından kıymet takdiri Büyükçekmece 3. İcra Müdürlüğü'nün 2008/547 tal. sayılı dosya üzerinden yapıldığından yetkisizlik kararı verilmiştir. dolayısıyla davacının bu takipten haberdar olduğu ve takip neticesinde haciz konulan gayrimenkule ait kıymet takdirine itiraz ettiği de nazara alındığında davacının TK 32. maddesi gereğince muttali olduğu anlaşılmış olup, borca itirazın kanuni beş günlük süreden sonra 27/05/2019 tarihinde yapıldığı anlaşıldığından davanın süreden reddine" dair karar verildiği görülmüştür....

          nun 128/a maddesinde; "Kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren 7 gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabilirler...." hükmü yer almaktadır. Aynı maddenin son fıkrasına göre, kıymet takdirine karşı yapılan şikayet hakkındaki icra mahkemesi kararı kesin olup temyiz edilemez. Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür (HGK'nun 17.03.1999 tarih - 1999/12- 161 E.- 148 K. sayılı kararı). Mahkeme, bu halde ihale konusu taşınmazın kıymetini yaptıracağı keşif ve bilirkişi incelemesi ile tespit ettirdikten sonra oluşacak sonuca göre bir karar verir. Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler....

          nun 128/a maddesinde; "Kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren 7 gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabilirler...." hükmü yer almaktadır. Aynı maddenin son fıkrasına göre, kıymet takdirine karşı yapılan şikayet hakkındaki icra mahkemesi kararı kesin olup temyiz edilemez. Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür (HGK'nun 17.03.1999 tarih - 1999/12- 161 E.- 148 K. sayılı kararı). Mahkeme, bu halde ihale konusu taşınmazın kıymetini yaptıracağı keşif ve bilirkişi incelemesi ile tespit ettirdikten sonra oluşacak sonuca göre bir karar verir. Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler....

          Borçlunun, vekili aracılığıyla Eskişehir 1.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2013/324 E. sayılı dosyası üzerinden kıymet takdiri raporuna itiraz ettiği ve anılan mahkemenin 23.01.2014 tarih ve 2013/324 E.,2014/41 K. sayılı kararının takip dosyası arasında bulunduğu görülmektedir. Bu durumda, yukarıda açıklanan maddeler gereğince, satış ilanının, kıymet takdirine itiraz eden vekile tebliği gerekir. Takip dosyasına ayrıca vekaletname sunulmamış olması, kıymet takdirine itiraz hakkındaki kararın dosyaya ibraz edilmiş olması karşısında artık borçlunun takipte vekille temsil edildiği gerçeğini ortadan kaldırmaz. Emredici nitelikteki bu düzenlemelerden kaynaklanan yasal zorunluluğa aykırı olarak, vekili varken asile gönderilen satış ilanı tebligatı yok hükmünde olup sonuç doğurmaz. Şu hale göre, vekil ile takip edilen işlerde vekile tebligat zorunlu olduğundan asile yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmaması da sonuca etkili değildir....

            Borçlunun, vekili aracılığıyla ...İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2013/556 E. sayılı dosyası üzerinden kıymet takdiri raporuna itiraz ettiği ve anılan mahkemenin 26.12.2013 tarih ve 2013/556 E.,2013/786 K. sayılı kararının takip dosyası arasında bulunduğu görülmektedir. Bu durumda, yukarıda açıklanan maddeler gereğince, satış ilanının, kıymet takdirine itiraz eden vekile tebliği gerekir. Takip dosyasına ayrıca vekaletname sunulmamış olması, kıymet takdirine itiraz hakkındaki kararın dosyaya ibraz edilmiş olması karşısında artık borçlunun takipte vekille temsil edildiği gerçeğini ortadan kaldırmaz. Emredici nitelikteki bu düzenlemelerden kaynaklanan yasal zorunluluğa aykırı olarak, vekili varken asile gönderilen satış ilanı tebligatı yok hükmünde olup sonuç doğurmaz. Şu hale göre, vekil ile takip edilen işlerde vekile tebligat zorunlu olduğundan asile yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmaması da sonuca etkili değildir....

              Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür....

              UYAP Entegrasyonu