Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu nedenle, mirasın hükmen reddi davasında görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Öte yandan Türk Medeni Kanunu’nun 605 ve devamı maddelerinde mirasın gerçek reddi düzenlenerek Yasanın 609. Maddesinde de görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu belirtilmiştir. Mirasın hükmen reddinin tespiti davasında davanın açılması için herhangi bir süre öngörülmemiş iken, mirasın gerçek reddi davası 3 aylık süreye tabidir. (Türk Medeni Kanunu'nun madde 605/1, 606) Türk Medeni Kanununun 605/1 ve devamı maddeleri uyarınca hasımsız olarak açılan mirasın gerçek reddine ilişkin davada yerel mahkemenin görevi; isteğin süresinde olup olmadığı ve ret edenin mirasçılık sıfatının bulunup bulunmadığının tespiti ile süresinde başvuru ve usulüne uygun bir talep bulunduğu takdirde Türk Medeni Kanununun 609. maddesinde gösterilen usulde işlem yapmaktan ibarettir. Bilindiği üzere, mirasın kayıtsız şartsız reddine ilişkin beyan; bozucu yenilik doğurucu niteliktedir....

SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/11/2019 NUMARASI : 2019/1240 ESAS - 2019/1378 KARAR DAVA KONUSU : irasın gerçek reddi KARAR : DAVA: Davacılar dava dilekçesinde özetle; Muris T4 29/08/2019 tarihinde vefat ettiğini, kızı Sıla Karagülle'nin mirası reddettiğini, murisin mirasını kayıtsız şartsız reddettiklerini, mirasın reddi isteminin tespiti ve tescilini talep etmişlerdir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: İlk derece Mahkemesi tarafından; "Talebin REDDİNE, " karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı T1 özetle; murisin kızı Sıla Karagülle'nin karar tarihinden sonra dava açtığını, mirasın kendisine geçmeyeceği kararda yazılı olsa bile alacaklıların borcu kendisinden tahsil etmek istediklerini, bu nedenle mirası reddetmek istediğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLER : Nüfus Kaydı, Mirasçılık Belgesi v.s. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, mirasın gerçek reddi istemine ilişkindir....

ın, talebin reddinin gerektiği yönündeki görüşü üzerine dosyayı inceleyen merci tarafından hâkimin reddi isteminin REDDİNE ve reddi hâkim talebinde bulunan davacı ile davalı gerçek kişilerin H.M.K. 42/4. maddesi uyarınca 500.- TL disiplin para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin verilen karar, davacı gerçek kişi ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1) Davacı gerçek kişinin temyiz itirazlarının incelenmesi sonucu; İncelenen dosya kapsamına göre, hâkimin reddi için ileri sürülen hususlar H.M.K.’nun 36. maddesinde tanımı yapılan sebeplerden değildir. Açıklanan nedenlerle yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün davacı gerçek kişinin reddi hâkim talebine ilişkin verilen merci kararının ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının ...'a yükletilmesine, 2) Davalı gerçek kişi vekilinin temyiz itirazlarına gelince; H.M.K.'...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen dava sırasında davacı gerçek kişi tarafından reddi hâkim yoluna başvurulmuştur. Ret talebini inceleyen merci tarafından verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davacı gerçek kişi tarafından istenilmiş olmakla, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Taraflar arasında görülen dava sırasında davacı gerçek kişi tarafından 11.07.2013 tarihli duruşmadaki şifahi beyanı ile reddi hâkim yoluna başvurulmuştur. Reddedilen Hâkim Saniye Evğün (119172)'ün, talebin reddinin gerektiği yönündeki görüşü üzerine dosyayı inceleyen merci tarafından hâkimin reddi isteminin reddine ve ret talebinde bulunan davacı tarafın daha önceden de aynı dosyada reddi hâkim yoluna başvurduğundan H.M.K.'...

      Mirasın gerçek reddi beyanı mahkemeye ulaştıktan sonra ret beyanından, ancak mirasçıların tamamının muvafakatiyle veya açılacak olan reddin iptali davasının kabulü halinde dönülebilir. Somut olayda, davacı ...’ın temyiz dilekçesinde mirasın reddi iradesinden döndüğünü beyan ettiği anlaşıldığından, mahkemece 28.01.2005 tarihinde ölen muris ...’nun davacıdan başka mirasçılarının da bulunduğu göz önünde bulundurularak, diğer mirasçıların, davacının mirasın gerçek reddi beyanından dönmesi konusunda muvafakatlerinin bulunup bulunmadığı tespit edilmeli; diğer mirasçıların tamamının davacının red beyanından feragatine muvafakat etmemeleri halinde ise bu kez dava açıldığı tarihte davacı vekilinin mirasın gerçek reddine ilişkin özel yetki içeren vekaletnamesinin olup olmadığı araştırılmalıdır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen dava sırasında davalı gerçek kişi tarafından reddi hâkim yoluna başvurulmuştur. Ret talebini inceleyen merci tarafından verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davalı gerçek kişi tarafından istenilmiş olmakla, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Taraflar arasında görülen dava sırasında davalı gerçek kişi tarafından 16.05.2014 tarihli dilekçe ile özetle; "...davanın bir türlü sonlanmamasından, hâkimin tarafsızlığından şüphe duyulduğu...” gerekçesiyle reddi hâkim yoluna başvurulmuştur. Reddedilen Hâkim ... (29979)'in, talebin reddinin gerektiği yönündeki görüşü üzerine, dosyayı inceleyen merci tarafından reddi hâkim talebinin reddine ve HMK'nun 42/4. maddesi uyarınca ret talebinde bulunan davalının 500....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Mirasın Gerçek Reddi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Talep, Türk Medeni Kanununun 605/1. maddesi uyarınca mirasın gerçek reddine ilişkindir. Mirasın gerçek reddine ilişkin istem hakkında ne gibi işlem yapılacağı Türk Medeni Kanununun 609. maddesinde gösterilmiş olup; mahkemece de bu yolda işlem yapılmıştır. Mirasın gerçek reddi işleminden zarar gördüğünü iddia eden mirasçının alacaklısı; mirasçının alacaklılarına zarar verme amacıyla mirası reddettiğinin iddia etmesi halinde Türk Medeni Kanununun 617. maddesi, mirası ret hakkının düşmüş olduğunu iddia etmesi halinde ise, Türk Medeni Kanununun 610. maddesi uyarınca dava hakkını kullanabilir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Mirasın Gerçek Reddi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Talep, Türk Medeni Kanununun 605/1. maddesi uyarınca mirasın gerçek reddine ilişkindir. Mirasın gerçek reddine ilişkin istem hakkında ne gibi işlem yapılacağı Türk Medeni Kanununun 609. maddesinde gösterilmiş olup; mahkemece de bu yolda işlem yapılmıştır. Mirasın gerçek reddi işleminden zarar gördüğünü iddia eden mirasçının alacaklısı; mirasçının alacaklılarına zarar verme amacıyla mirası reddettiğinin iddia etmesi halinde Türk Medeni Kanununun 617. maddesi, mirası ret hakkının düşmüş olduğunu iddia etmesi halinde ise, Türk Medeni Kanununun 610. maddesi uyarınca dava hakkını kullanabilir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 24/06/2013 gününde verilen dilekçe ile mirasın gerçek reddinin talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın usulden reddine dair verilen 27/06/2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasın gerçek reddinin tespiti istemine ilişkindir. Davacı ..., kardeşi ... borcu olduğunu öğrendiğinden dolayı mirasın gerçek reddinin tespitini istemiştir. Mahkemece, mirasın gerçek reddi istenen ...'in nüfus kayıtlarının incelenmesinde halen sağ olduğunun anlaşıldığı ve sağ olan kişinin mirasının reddi usulünün bu şekilde olmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....

                Mirasın gerçek reddi beyanı mahkemeye ulaştıktan sonra ret beyanından, ancak mirasçıların tamamının muvafakatiyle veya açılacak olan reddin iptali davasının kabulü halinde dönülebilir. Somut olayda, davacı temyiz dilekçesinde mirasın reddi iradesinden döndüğünü beyan ettiği anlaşıldığında, mahkemece 25.04.2015 tarihinde vefat eden muris ...'ın davacıdan başka mirasçılarının da bulunduğu göz önünde bulundurularak, diğer mirasçılarının, davacının mirasın gerçek reddi beyanından dönmesi konusunda muvafakatlerinin bulunup bulunmadığı araştırılmalı ve sonucuna göre bir karar verilmelidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz taleplerinin kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 24.09.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu