Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2020/435 Esas KARAR NO:2022/843 DAVA :İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ:16/09/2020 KARAR TARİHİ:13/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 9. Maddesi gereğince Türk Milleti adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili ---Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır....

    Dava ipoteğin fekki davası olup, dava açıldıktan sonra davalı banka tarafından ipotek fek edildiği için konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına davalının yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile sorumlu tutulmasına karar verilmiştir. 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 58. maddesine göre ipoteğin fekki için ödenmesi gereken harcın mükellefi ipoteğin fekkinden yarar sağlayacak olan taşınmaz sahibidir. Davacı taşınmaz sahibi davalı bankaya ipoteğin fekki gerektiğini belirterek yazılı olarak fek talebinde bulunmuş davalı banka makul sürede ipoteği fek etmediğinden işbu dava açılmıştır. Davalı banka, davacıya ipotek fek harcını yatırması halinde ipoteğin fek edileceğini bildirdiğini savunmuş ise de bu savunmasını ispatlayamamıştır. Bu durumda davalı banka davanın açılmasına sebebiyet vermiş ve dava devam ederken fek harcı davacı tarafından yatırılmak suretiyle ipotek davalı banka tarafından fek edilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin fekki DURUŞMA İSTEKLİ K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık şahsi hakka dayalı ipoteğin fekki isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 10.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Eyüp Şubesine karşı açılan davanın, bu davalının taraf ehliyeti olmaması nedeniyle reddine, davacı ...’un ipoteğin fekki davasının konusunun kalmaması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, istirdat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ipoteğin fekki ve aslında ödenmemesi gerekirken ödenmek zorunda kalınan ipotek bedelinin istirdadı istemine ilişkindir. Dava konusu ipotekli taşınmazın Çatalca ilçesinde bulunduğu dosya içeriğindeki ipotek akit tablosunun tetkikinden anlaşılmıştır. HUMK’nun 13 (HMK’nun 12) maddesi uyarınca taşınmazın aynına ilişkin davalar, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde açılır. Anılan yetki, kesin yetki niteliğinde olduğundan mahkemece re’sen gözetilir. İpoteğin fekki talebi taşınmazın aynına yönelik bir talep olduğundan bu talep yönünden somut olayda yetki hususu gözetilmeden işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yüklenici temlikine dayalı tapu iptal ve tescil ile hukuki ayıp niteliğindeki ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Davalı T4 vekili İDM'nin 08/06/2022 tarihli davalı T4 vekilinin tedbire itirazının reddine ilişkin ara kararını süresinde istinaf etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyadi tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir....

          Görülmektedir ki, menfi tespit davasında kural olarak, hukuki ilişkinin varlığını ispat yükü davalı/alacaklıdadır ve alacaklı hukuki ilişkinin (borcun) varlığını kanıtlamak durumundadır. Borçlu bir hukuki ilişkinin varlığını kabul etmiş, ancak bu hukuki ilişkinin kambiyo senedinde görülenden farklı bir ilişki olduğunu ileri sürmüşse bu kez, hukuki ilişkinin kendisinin ileri sürdüğü ilişki olduğunu ispat külfeti davacı borçluya düşmektedir. Zira davacı borçlu senedin bir hukuki ilişkiye dayanmadığını değil, bedelsizlik iddiasına dayandığını ileri sürmekte; temelde bir hukuki ilişkinin varlığını kabul etmektedir. Aynı ilkeler, HGK’nun 17.12.2003 gün ve 2003/... E., 2003/... K. sayılı ilamında da benimsenmiştir. Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde, Uyuşmazlığın, hukuki niteliği itibariyle, İİK'nın 72. maddesi uyarınca, icra takibinden sonra açılmış menfi tespit davası ve ipoteğin fekki talebi istemine ilişkindir....

            Tapu iptal talebi ile hukuki ayıp niteliğindeki takyidatların kaldırılmasına yönelik davalar arasında arasında hukuki ve fiili bağlantı bulunduğundan davaların birlikte görülmesi zorunlu olup İDM'nin tapu iptal ve tescile yönelik davanın tefrikine ilişkin kararı usul ve yasaya aykırı olup doğru görülmemiştir. Tefrik edilen ve ayrı esasa kayıt edilmesine karar verilen davanın iş bu dava dosyası ile birleştirilmesi, tüm davalılar hakkındaki davanın birlikte görülmesi zorunludur. Taşınmazdaki hukuki ayıp niteliğindeki ipoteklerin kaldırılmasına yönelik açılan davada davacı tüketici olup davalı yüklenici ile arasındaki ilişki tüketici işlemi olmakla davaya tüketici mahkemesinde bakılması gerekir. İDM'nin görevli olduğu anlaşılmakla tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda tüm deliller toplanarak davanın esasıyla ilgili hüküm kurulması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve gerekçe ile görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

            Bu ayıp niteliği gereği sınırlandırma alacaklılarını etkilediğinden zorunlu olarak dava bu kişilere de yöneltilmiştir. Tüketicinin aldığı mal ya da hizmetten faydalanma olanağını azaltan ya da tamamen ortadan kaldıran hukuki yasaklama ya da sınırlamaların varlığı halinde hukuki ayıp söz konusu olur. Özetle bu dava; tüketicinin yaptığı sözleşme ile aldığı maldaki hukuki ayıbın giderilmesi veya bedel istemine ilişkin olup tüketici kanunu hükümleri uygulanacaktır. Zira; 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde "Bu kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar" hükmüne yer verilmiştir....

            "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih : 04.11.2010 No : 61-511 Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne, yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı banka lehine 3. kişi olan ...'ın kullandığı kredinin teminatını teşkil etmek üzere ipotek edilen taşınmazı dava dışı maliklerden satın aldıklarını, 1/2 oranında hisseli olan taşınmazdaki ipoteklerden ... Var hissesi üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına rağmen ... Zor hissesi üzerindeki ipoteğin adı geçenin kredi kartı borcu olduğu gerekçesiyle kaldırılmadığını oysa ipoteğin ...'ın kullandığı kredinin teminatı olması nedeniyle bir başka ilişki için paraya çevrilemeyeceğini iddia ederek borçlu olmadıklarının tespiti ile ipoteğin fekkini talep ve dava etmiştir....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/585 Esas KARAR NO : 2021/517 DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : .../06/2020 KARAR TARİHİ : 29/09/2021 Yukarıda tarafları yazılı olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla Ödemiş ....Asliye Hukuk Mahkemesine verdiği dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkili ...'ın, ...'nın davalı banka ile imzalamış olduğu ... tarihli ... numaralı Genel Kredi Sözleşmesine ... tarihli kefalet sözleşmesi ile kefil olduğunu, müvekkilinin kefaletinin 300.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, müvekkilinin adına kayıtlı olan Ödemiş ......

                UYAP Entegrasyonu