Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu ayıp niteliği gereği sınırlandırma alacaklılarını etkilediğinden zorunlu olarak dava bu kişilere de yöneltilmiştir. Tüketicinin aldığı mal ya da hizmetten faydalanma olanağını azaltan ya da tamamen ortadan kaldıran hukuki yasaklama ya da sınırlamaların varlığı halinde hukuki ayıp söz konusu olur. Özetle bu dava; tüketicinin yaptığı sözleşme ile aldığı maldaki hukuki ayıbın giderilmesi veya sözleşmeden dönülerek tazminat istemine ilişkin olup tüketici kanunu hükümleri uygulanacaktır.halinde de sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir, Eldeki davada da aynen bu şekilde tüketici davayı sözleşmenin tarafı olan satıcıya da yöneltmiş ve aldığı konutun tapu kaydındaki sınırlandırmalar nedeni ile ayıplı bulunduğunu ifade ederek bu ayıbın giderilmesini istemiştir. Bu ayıp niteliği gereği sınırlandırma alacaklılarını etkilediğinden zorunlu olarak dava bu kişilere de yöneltilmiştir....

Eldeki davada da aynen bu şekilde tüketici davayı sözleşmenin tarafı olan satıcıya da yöneltmiş, satın aldığı ve tapuda adına tescil edilen konut niteliğindeki taşınmazın tapu kaydındaki sınırlandırmalar (ipotek-haciz) nedeni ile hukuki ayıplı bulunduğunu ileri sürerek bu hukuki ayıbın giderilmesini istemiştir. Bu hukuki ayıp niteliği gereği sınırlandırma alacaklılarını etkilediğinden zorunlu olarak dava bu kişilere de yöneltilmiştir....

Bu ayıp niteliği gereği sınırlandırma alacaklılarını etkilediğinden zorunlu olarak dava bu kişilere de yöneltilmiştir. Tüketicinin aldığı mal ya da hizmetten faydalanma olanağını azaltan ya da tamamen ortadan kaldıran hukuki yasaklama ya da sınırlamaların varlığı halinde hukuki ayıp söz konusu olur. Özetle bu dava; tüketicinin yaptığı sözleşme ile aldığı maldaki hukuki ayıbın giderilmesi istemine ilişkin olup tüketici kanunu hükümleri uygulanacaktır. Zira; 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde "Bu kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar" hükmüne yer verilmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : İPOTEĞİN KALDIRILMASI (FEKKİ) -KARAR- Dava, ipoteğin kaldırılması (fekki) isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 14. Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 07.09.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin fekki Dava, finansal kiralama sözleşmesine dayalı olarak açılan ipoteğin fekki istemine ilişkin olup, temyiz inceleme görevi 19. Hukuk Dairesine aittir. Ancak anılan dairece de görevsizlik kararı verildiğinden görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Başkanlar Kurulu'na gönderilmesine, 05.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, Konut Satış Sözleşmesi'nden kaynaklı hukuki ayıp niteliğindeki ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Davalı bankanın istinaf itirazları yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin kendilerine yükletilmemesi yönündedir. Davalı banka anonim şirket olup böyle bir hukuki statüde bulunan banka TTK'nın 20/II. maddesi gereğince ticaretine ait tüm faaliyetlerinde basiretli bir işadamı gibi hareket etmek mecburiyetindedir. Basiretli bir iş adamı gibi davranma yükümü aslında objektif bir özen ölçüsü getirmekte ve tacirin ticari işletmesiyle ilgili faaliyetlerinden kendi yetenek ve imkanlarına göre ondan beklenebilecek özeni değil, aynı ticaret dalında faaliyet gösteren tedbirli, öngörülü bir tacirden beklenen özenin gösterilmesinin gerekli olduğu kabul edilmektedir....

      Hukuk Dairesi tarafından kaldırılması nedeniyle yeniden yapılan değerlendirme sonucunda, ipoteğin fekki ve yeni ödeme planının; dava dışı ...Asansör San. Ve Tic. A.Ş. Tarafından yapılan ödemeden sonra davalı şirket tarafından yapıldığı, ödemenin, ipoteğin fekki ve yeni ödeme planının dava tarihinden sonra gerçekleştirildiği, davalı şirket tarafından yapılan ödeme kendisine iade edilmediği sürece ipoteğin fekkedilmesinin kendisinden beklenemeyeceği, bu şekilde dava tarihi itibariyle davalı şirketin haksız olmadığı anlaşılmakla yargılama giderlerinden davacının sorumlu tutulmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        Dava, İİK.nun 153.maddesi hükmüne dayalı olarak ipoteğin fekki istemine ilişkindir. İncelenen Avcılar Tapu Sicil Müdürlüğünün 30.12.1994 tarih ve 1100 sayılı ipotek akit tablosu içeriğine göre ; ipoteğin 25.000.000 TL için (1 ay vadeli olarak faizsiz) tesis edildiği anlaşılmaktadır. Açıklanan bu niteliğe göre ipotek, kesin borç ( karz ) ipoteğidir. TMK.nun 875.maddesi gereğince alacaklı ipoteğin fekki için ana para dışında takip masraflarını ve geçen günlerin faizlerini de isteyebilir. Bundan sonra TMK.nun 883 ve İİK.nun 153. maddeleri gereğince borçlu ipoteğin silinmesi için icra dairesine doğrudan başvurabilir. Somut olayda akit tablosunda yer alan 1 aylık süre faiz ödenmeden geçecek zamanı ifade etmekte olup , bu dönemin geçmesinden sonra, talep tarihine kadar ana para ve eklentilerini ödemesi halinde ipoteğin kaldırılmasına karar verilebilir. Mahkemece öncelikle talepte bulunan ...’in ipotek borçlusu sıfatına sahip olup olmadığının tespiti gerekir....

          Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, dava konusu ipoteğin geçerli olup olmadığı, borcun ödendiği iddiasının kanıtlanıp kanıtlanmadığı, ipoteğin fekki davasının sonucunun beklenmesi gerekip gerekmediği hususlarına ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ve 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun 72 nci maddesi 3....

            Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan mevzuat uyarınca bir hukuki işlemin 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde kanunda tanımlanan taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlık, tüketici kredisi niteliğindeki konut kredisinin teminatı amacıyla verilen ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Bu durumda taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır. 4077 sayılı yasanın 23. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık 4077 Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre, davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir....

              UYAP Entegrasyonu