Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 25/02/2014 tarih ve 2014/4-2014/88 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin ortağı ve yönetim kurulu başkanı olduğu davalı şirketteki hisselerini yazılı bir protokol ile diğer davalılara devretmiş olmasına rağmen, hisse devrinin davalılar tarafından şirket pay defterine kaydedilmediğini, gerekli ilan ve tescillerin yapılmadığını ileri sürerek müvekkilinin davalı şirkette bulunan hisselerinin devredildiğinin tespitine, hisse devrinin resen ticaret siciline tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Maddedeki senetlerin istenebilir hale gelmesi için koşul öngörüldüğü yine hisse devrinin senetlerin ödenmesinden sonra gerçekleşeceğine ilişkinde koşul öngörüldüğü anlaşılmaktadır. Madde metni bütün halinde değerlendirildiğinde tarafların sözleşme kurulurken iradeleri ve amaçları ortaya çıkmaktadır. Buna göre hisse devrinin gerçekleşmesinde bu koşullar gerçekleşmesi birbirine bağlı koşullardır. Koşul niteliği itibariyle geciktirici koşuldur. Zira taraflar senet bedelleri ödenene kadar hisselerin davalılarda kalacağını kararlaştırmıştır. Senet bedellerinin ödenmesinin koşulu ise ... teşvikidir. ... teşviki gerçekleşmediğinde senetler de istenebilir hale gelmeyecektir....
Noterliğinin 12.05.2017 tarih ... yevmiye nolsu ile tasdik edildiği, davalı şirketin getirtilen ana sözleşmesinde hisse devrine ilişkin bir kısıtlamanın bulunmadığı, İstanbul Ticaret Sicilinde 12.09.2017 tarihinde hisse devrinin tescil ve ilan edildiği,davacı tarafından her ne kadar hisse devrine ilişkin sözleşmenin iptali talep edilmiş ise de bu konuda davacının C.Başsavcılığına yapmış olduğu şikayetin Soruşturmaya Yer Olmadığına ilişkin kesinleşmiş kararı ve usulüne uygun olan devir sözleşmesinin geçerli olduğu davacının bu konudaki talebinin reddi gerektiği, davalı şirkete % 10 üzerindeki hisse devrinin ... tarafından 22.03.2018 tarih 2018/İK-YED 91 nolu kararı ile Yetkilendirme Yönetmeliğinin 19.maddesinin 1. Fıkrasının c bendi .İdari Yaptırımlar Yönetmeliğinin 5,44,46 maddeleri Yönergenin 19....
Anonim şirket hisse sahipliği, hak sahibi tarafından herkese karşı ileri sürülebilir haklardan olduğu için mutlak haktır. Mutlak haklar için doktrinde yapılan mallar veya kişiler üzerindeki mutlak haklar ayrımında ise Anonim şirket hisse sahipliği mallar üzerindeki haklardan biridir. Davaya konu edilen anonim şirket hissesinin davacıların miras bırakanı adına kayıtlı iken, miras bırakan ile miras bırakanın damadı olan davalı arasında yapılan 2006, 2009, 2010 tarihlerinde 3 defa ayrı ayrı satış yapılmış ve davalı adına tescil edilmiştir. Anonim şirket hisse(senede bağlanmamış) devrinin geçerli olmasının yazılı şekil koşuluna bağlı olduğu kuşkusuzdur. Aynı hükümler gereği hisse devrinin bağışlanmasına dair sözleşmelerin de yazılı yapılması zorunludur. Görüldüğü gibi hisse devrinin nitelikleri itibariyle mülkiyetlerinin devri taşınır ve taşınmazlardan farklı olarak, özel bir düzenleme ile yazılı geçerlilik koşuluna bağlanmıştır....
Kişilere devrinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verildiği, davalılar vekili tarafından hisse intikallerinin hukuka uygun olduğu, dava konusu uyuşmazlığın hisselerin aynına ilişkin olmadığı, bu nedenle hisselerin aynına yönelik tedbir kararı verilmesi mümkün olmadığı ileri sürülerek tedbirin kaldırılması talep edilmiş ise de, davanın hisse devrinin iptali talebine yönelik olduğu, davanın niteliği dikkate alındığında dava sonuçlanıncaya kadar hisselerin 3. kişilere devrinin önlenmesi yönünde karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı, ilk derece mahkemesince, ihtiyati tedbire itirazın reddine karar verilmiş olmasının usul ve yasaya uygun bulunduğu, davalılar vekilinin aksi yöndeki istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır....
Dava, limited şirket ortaklar kurulu kararı ile davacı tarafından bir diğer şirket ortağına verilen vekaletnamenin iptali istemine ilişkin olup, mahkemece, vekaletnamenin aslına uygun olduğu ve eklemeler yapılmadığından vekaletnamenin iptali talebinin reddine; ortaklar kurulu kararın altındaki imzanın davacının eli ürünü olmadığından 08.05.2008 tarihli 9 sayılı ortaklar kurulu kararının iptaline karar verilmiştir....
GEREKÇE : Dava, hisse devir sözleşmesi nedeniyle ödenen devir bedelinin hisse devrinin gerçekleşmemesi nedeniyle istirdatı davasıdır. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, hisse devir sözleşmesinin geçerli olup olmadığı noktasındadır. 30/08/2010 tarihli "Şahıslar Arası İş ve Ortaklık Sözleşmesi" başlıklı belge ile Yıldız Eğt. Hiz. A.Ş hisselerinden yüzde beşinin (5/100) Aysun Doğan'a 40.000,00 TL karşılığında satıldığına dair düzenlendiği ifade edilmiş ve sözleşmenin bir sonraki genel kurulla birlikte resmi hale getirilerek resmi gazetede yayımlanacağı kararlaştırılmıştır. Bu belge Yıldız Eğt. Hiz. A.Ş Ümit Yıldız ibaresi ile imzalanmıştır. Davacı taraf, hisse devrinin yapılmaması nedeniyle sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak ödenen hisse devir bedelinin istirdatı istemiyle eldeki davayı açmıştır....
GEREKÇE: Dava, hisse devir sözleşmesi nedeniyle ödenen devir bedelinin hisse devrinin gerçekleşmemesi nedeniyle istirdatı davasıdır. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, hisse devir sözleşmesinin geçerli olup olmadığı noktasındadır. 30/08/2010 tarihli "Şahıslar Arası İş ve Ortaklık Sözleşmesi" başlıklı belge ile ... A.Ş hisselerinden yüzde beşinin (5/100) ...'a 40.000,00 TL karşılığında satıldığına dair düzenlendiği ifade edilmiş ve sözleşmenin bir sonraki genel kurulla birlikte resmi hale getirilerek resmi gazetede yayımlanacağı kararlaştırılmıştır. Bu belge ... Hiz. A.Ş ... ibaresi ile imzalanmıştır. Davacı taraf, hisse devrinin yapılmaması nedeniyle sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak ödenen hisse devir bedelinin istirdatı istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı taraf ise taraflar arasında hisse devri için mutabakata varıldığı ve bir ön protokol imzalandığını, ancak davacı tarafın taahhüt ettiği bedeli ödemediği için hisse devrinin resmi olarak yapılmadığını savunmuştur....
ın yapmış oldukları hisse devir işlemlerinin hukuki niteliği konusunda toplanmaktadır. Mahkemece, ....09.2005 ve ....09.2005 tarihlerinde taraflar arasında yapılmış bulunan hisse devir sözleşmelerinin geçerli olduğu kabul edilmek suretiyle sonucuna göre yukarıda yazılı şekilde karar verilmiştir. Ancak, 6762 sayılı ... 415 ve devamı maddelerinde anonim şirketlerde hisse devrinin koşulları belirlenmiş olup, adı geçen Kanunun 418/... maddesinde “devredilmek istenen hisse senedi karşılığının tamamen ödenmemiş olması halinde şirket teminat talep ve teminat gösterilmediği takdirde kayıttan imtina edebilir.” hükmünü taşımaktadır. Bu hüküm 6102 sayılı ... 491/1 maddesi ile “bedeli tamamen ödenmemiş nama yazılı paylar, ancak şirketin onayı ile devrolunabilir; meğerki, devir, miras, mirasın paylaşımı, eşler arasındaki mal rejimi hükümleri veya cebrî icra yoluyla gerçekleşsin” demek suretiyle ele alınmıştır....
- K A R A R - Davacı vekili, hisse devir sözleşmesiyle kooperatif üyesi ...’dan 20.12.2010 tarihli hisse devir sözleşmesi ile hissesini devraldığını,kooperatife ortaklık başvurusu için çektiği ihtarnamelere rağmen ihtarın cevapsız kaldığını, dava konusu pay ve dairenin 3. şahıslara devrinin önlenmesi amacı ile ihtiyati tedbir konulmasının gerektiğini, ve müvekkilinin kooperatif ortaklığının tespitinin ve tescilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia,savunma,bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre;kooperatif hisse devir sözleşmesiyle davacıya hissesini devreden ... 'ın davalı kooperatifin üyesi olmadığı,kooperatif üyesi olmayan birinin hisse devrinin yoklukla sakat olduğu ve kooperatife ileri sürülemeyeceği gerekçesiyle,davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....