-K A R A R- Dava, ehliyetsizlik ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olup, mahkemece, ehliyetsizlik iddiasının kanıtlamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; davacının annesi olan mirasbırakan ...'in dava konusu 436 parseldeki payının tamamını vekil eliyle davalı torunu Işılay'a temlik ettiği, 30.05.2011 tarihinde öldüğü, mirasçı olarak çocukları davacı ... ile dava dışı ... ve ...'yi bıraktığı, davalı ...'ın mirasçılık sıfatının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Hemen belirtilmelidir ki, dava dilekçesinin dava başlıklı kısmında talep “ tapu iptali ile adıma tescil” olarak; olay başlıklı kısmın son cümlesinde “ satış işleminin iptali ile tapunun veraset ilamına göre hissedarlara verilmesi “ olarak belirtilmiş, yargılama sırasında talebin neye ilişkin olduğu hususunda bir açıklama da yapılmamıştır....
Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, hile ve vekaletin kötüye kullanılması hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil, ecrimisil isteğine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulunun 10.01.2020 tarihli ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 23.01.2020 tarihli ve 2020/1 sayılı kararı ile Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilen, 28.01.2020 tarihli ve 31022 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2020 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 23.11.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, sahtecilik ve vekaletnamenin hile ile alınıp kötüye kullanıldığı iddialarına dayalı tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir. Davacı ..., dava konusu 25 parsel sayılı taşınmazdaki 18 nolu meskeninin davalı vekil ...tarafından diğer davalı ...'e satıldığını, yapılan işlemin gerek vekaletnamenin sahteliği gerekse vekaletnamenin hile ile alınıp kötüye kullanılması nedenleriyle geçersiz olduğunu ileri sürerek tapu iptali-tescile karar verilmesini istemiş; ölümüyle, mirasçıları davayı sürdürmüştür. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2015/76 ESAS 2019/439 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil KARAR : İzmir 7....
-KARAR- Dava, hile ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle hile hukuksal nedenine dayalı açılan tapu iptali ve tescil isteği yönünden davacının durumu ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi 2006/559 Esas sayılı kamulaştırmasız elatma davasında öğrendiği anlaşılmakla 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteği yönünden ise iddianın ispatlanamadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmiş olmasında isabetsizlik bulunmadığına göre; davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 23.00 TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 25/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
-KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle iddianın ileri sürülüş biçimi ve içeriğinden davacıların ehliyetsizlik ve hile hukuksal nedenlerine dayalı olarak miras payı oranında istekte bulunduğu anlaşılmaktadır. Miras bırakanın ölüm tarihine göre terekesi el birliği mülkiyetine tabidir. Davacılar dışında bir mirasçının daha olduğu dosya kapsamı ile sabittir....
Somut olayda; her ne kadar mahkemece dava hile hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davası olarak nitelendirilmek suretiyle 6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun 39. maddesinde düzenlenen (818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 31. maddesi) hak düşürücü sürenin dolduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişse de gerek dava dilekçesi gerekse aşamalarda verilen dilekçelerdeki iddiaların içeriği ve ileri sürülüş biçiminden; hile hukuksal nedenine değil, vekaletin hile ile alındığı iddiasına dayanıldığı açıktır. Bilindiği üzere vekaletin hile ile alındığı iddiası, vekalet görevinin kötüye kulanıldığı iddiasını da içermektedir. Ne varki, mahkemece vekalet görevinin kötüye kullanılması hususunda hükme yeterli araştırma ve inceleme yapılmadan sonuca gidildiği görülmektedir......
O halde; öncelikle "hile kullanılmak suretiyle alınan vekaletin kötüye kullanıldığı" iddiasının irdelenmesi, daha sonra sırasıyla muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil olmadığı taktirde tenkis isteğinin değerlendirilmesi gerektiği açıktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı vasisi, kısıtlı annesi ...’nin ehliyetsiz olduğu bir dönemde bu durumu fırsat bilen davalının kısıtlıyı kandırarak dava dışı ... adına vekaletname aldığını ve aynı gün vekalet görevi kötüye kullanılarak dava konusu 553 ada 8-10 ve 12 parsel sayılı taşınmazların adına devrini sağladığını, herhangi bir satış bedeli de ödenmediğini, ileri sürüp ehliyetsizlik, vekalet görevinin kötüye kullanılması, hata ve hile hukuksal nedenlerine dayalı olarak tapu kaydının iptali ile kısıtlı ... adına tescilini istemiştir. Davalı, davacının işlem tarihinde ehliyetli olduğunu ve taşınmazı bedeli karşılığında satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının işlem sırasında ehliyetsiz olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....
Hukuk Dairesince, dava dışı vekilin zararlandırma kastıyla hareket ettiğinin ispatlanamadığı, hile iddiası bakımından da hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin verilen karar Dairece; “Davacılar tarafından hile ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenlerine birlikte dayanılmış olup, dava dışı vekilin aldatıldığı iddia edilmiş ise de dava tarihi itibariyle sağ ve taraf ehliyetine sahip olan vekilin bu yönde bir davası bulunmadığından davacıların hile hukuksal nedenine dayalı taleplerinin reddi sonuç itibariyle doğrudur. Ancak, vekilin aldatılmış olmasının vekalet görevinin kötüye kullanılması kapsamında olduğu da kuşkusuzdur. Eldeki davada tanık olarak dinlenen dava dışı vekil ...’nın beyanları ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiası sabit olup, son kayıt maliki davalı ...’in de, ilk el davalı ...’in eşinin kardeşi olması sebebiyle iyiniyetli sayılamayacağı açıktır....