Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar davalı davacı erkek vekili tarafından kadının asıl davasının kabulüne, kusura, velayete, haysiyetsiz hayat sürme ve şiddetli geçimsizliğe dayalı boşanma davalarının kabul edilmemiş bulunmasına, tazminat taleplerinin reddine, aleyhe hükmedilen tedbir ve iştirak nafakasına yönelik olarak istinaf edilmiştir. Davacı-davalı kadın vekili 07/09/2021 havale tarihli istinafa cevap dilekçesi ile kusur belirlemesinin müvekkiline yoksulluk nafakası verilmemesinin tazminat taleplerinin reddinin hatalı olduğunu belirterek, karşı yanın istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava şiddetli geçimsizliğe dayalı boşanma, erkeğin birleşen davası ise, zina, haysiyetsiz hayat sürme ve şiddetli geçimsizliğe dayalı boşanma ve eki niteliğindeki istemlere ilişkindir. HMK'nun 355. maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....

İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı, usul ve yasaya aykırı olarak verilen kararın boşanma ve tazminat kararları yönünden kaldırılması talebiyle, istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, TMK'nın 163. maddesinde düzenlenen boşanma ve fer'ilerine ilişkindir. TMK'nın 163 maddesine göre haysiyetsiz hayat sürme sebebiyle boşanma kararı verilebilmesi için toplumun değer yargılarıyla bağdaşmayan ve toplumca hoş görülmeyen ve ayıplanan bir davranışta bulunulması, bu davranışın devamlılık göstermesi bir yaşam biçimi olarak benimsenmiş olması gerekir....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; haysiyetsiz hayat sürme ile boşanma talebinin kabul edilmesi için gerekli yasal koşulların bulunmadığı, kadının haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle boşanmanın mümkün olmaması halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma kararı verilmesini talep ettiği, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda evliliğin devamı süresince sürekli ve düzenli bir işte çalışmayan, çalışmasından elde ettiği gelirini evi, eşi ve çocuğu için harcamayan, eve geç saatlerde gelen, alkol kullanan, aile fotoğraflarının bulunduğu bilgisayar ve hard diskte başka kadınlara ait pornografik içerikli fotoğraf ve videolar bulunduran, çocuğu ile ilgilenmeyen ve ev kiralarını ödemeyen erkeğin tam kusurlu olduğu, boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın...

    İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı koca; boşanma kararına herhangi bir itirazı olmadığını belirterek, kusur tespiti ve müşterek çocukların velayetine yönelik istinaf talebinde bulunmuştur. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava, haysiyetsiz hayat sürme (TMK md.162) ve evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle (TMK md.166/1,2) boşanma istemine ilişkindir. İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir (HMK md.355). Davacı, dava dilekçesinde davanın dayanağı olan bütün vakıaları sıra numarası altında ve açık özetleriyle birlikte bildirir (HMK md.119/1- e ) ve iddia ettiği her bir vakıanın hangi delille ispat edileceğini dilekçede belirtmesi gerekir (HMK md.119/1- f)....

    Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek; 08.11.2013 tarihinde evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine dayalı olarak (TMK m. 166/1) açtığı boşanma davasını 08.04.2014 günlü dilekçesi ile zina (TMK m.161), onur kırıcı davranış (TMK m.162) ve haysiyetsiz hayat sürme (TMK m. 163) hukuki sebeplerine göre boşanma kararı verilmesi talebiyle ıslah etmiştir (HMK m.l76). Davacı erkek ıslah talebiyle,ilgili olarak her hangi bir harç yatırmamıştır. Eksik harç tamamlanmadıkça müteakip işlemler yapılamaz. Mahkemece, davacıya maktu ıslah harcını ikmal etmesi için süre verilmesi (Harçlar Kanunu m. 30-32) gerekirken, maktu harç eksikliğinin tamamlattırılması yönünde işlem yapılmadan, yargılamaya devamla yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....

      Dava; zina ve haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. "Mahkemece, baba ile görüşme yapılmadan rapor hazırlanması ve davacı annenin velayet görevini yerine getirmesinde engel bir rahatsızlığının olup olmadığı yönünde de rapor alınmadan hüküm kurulması doğru olmamıştır....

      Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı erkek evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/1-2), davalı-karşı davacı kadın ise, zina (TMK m.161), haysiyetsiz hayat sürme (TMK m.163) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1-2) hukuksal nedenlerine dayalı olarak boşanmaya karar verilmesini talep etmiş, mahkemece, ” tanık beyanlarının Türk Medeni Kanunu'nun 166/1 maddesinde yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olduğu, tarafların kusurlu davranışlarının ispatlanamadığı ve fiili ayrılığın tek başına boşanma sebebi olamayacağı” gerekçesiyle her iki tarafın da davalarının reddine karar verilmiştir. Davalı-karşı davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında deliller Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi çerçevesinde değerlendirilmiş, 161 ve 163. maddelerde düzenlenen sebepler yönünden bir değerlendirme yapılmamıştır....

        DAVA Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; davalının sorumluluklarını yerine getirmediğini, kendisini aldattığını, aşırı kıskanç olduğunu, küfür ettiğini, tehdit ettiğini, eve hapsettiğini, darp ettiğini ve evden kovduğunu iddia ederek, evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve haysiyetsiz hayat sürme nedeni ile boşanmalarına, aylık 2.000,00 TL tedbir, yoksulluk nafakası çocuk için olmak 1.000,00 TL tedbir, iştirak, 250.000,00 TL maddî ve 250.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesi talep etmiştir. II. CEVAP Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde; müvekkile isnad edilen fiillerin boşanma davasının açıldığı tarihten önceki olaylar olduğunu, davacı kadının müvekkili affettiğini, iş bu boşanma davasında müvekkile kusur isnadı yapılamayacağını beyan ederek, davanın reddini istemiştir. III....

          Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin zina ve haysiyetsiz hayat sürme nedenine dayanan boşanma davalarının reddine, her iki tarafın evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açtığı boşanma davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Kararın davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

            Mahkemece; kısa kararda ve kısa karara uygun olarak düzenlenen gerekçeli kararın hüküm fıkrasında, tarafların Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi uyarınca boşanmalarına karar verildiği halde, kararın gerekçesinde; dava, "Evlilik birliğinin sarsılması" (TMK m. 166/1-2) olarak nitelendirildikten sonra, davanın Türk Medeni Kanununun 163. maddesine dayalı boşanma davası olduğu, Türk Medeni Kanununun 163. maddesinin koşullarının oluştuğu belirtilerek tarafların boşanmalarına karar verildiği belirtilmiştir. Oysa ortada "Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme" (TMK m. 163) hukuki sebebine dayalı olarak açılmış bir dava bulunmamaktadır. Gerçekleşen bu durum, gerekçenin kendi içinde ve gerekçe ile hüküm fıkrası arasında çelişkiye sebebiyet vermiştir. Oluşan bu çelişkiler tek başına bozma sebebi oluşturduğundan, dava ile ilgili yeniden hüküm kurulmak üzere hükmün bozulması gerekmiştir....

              UYAP Entegrasyonu