Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda davacılar tarihsiz harici satım sözleşmesine dayanarak tapu iptal ve tescil isteminde bulunmuştur. Dava konusu taşınmazların bulunduğu.... tapulama işlemleri 1962 yılında yapılmış, dava ise 28.06.2013 tarihinde açılmıştır. Tespitin kesinleştiği günden dava tarihine kadar 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3 maddesinde yazılı 10 yıllık hak düşürücü süre geçmiş bulunmaktadır. Bu açıklamalar karşısında kadastro yoluyla oluşan kesinleşmiş sicile karşı harici satım sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil talebinin reddine karar verilmelidir. Ayrıca davacının .... maddesi hükmü uyarınca zilyetliğe dayalı tapu iptal tescil talebine gelince; dava konusu payın davacıların ve davalıların kök muris.... ait olduğu, harici satış sözleşmesinin davacıların murisi.... ile davacıların ve davalıların kök murisi .... arasında yapıldığı anlaşılmıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali tescil ve tazminat K A R A R Davacı vekili harici satım ve zilyetliğe dayanarak tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde satım bedeli ile cezai şartın tazmini talebinde bulunup, hüküm davalılar tarafından bedel yönünden temyiz edildiğine göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi görevi Yargıtay (13.) Hukuk Dairesine ait bulunmakla gereği için, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 26.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/418 Esas sayılı dosyasıyla davaya konu taşınmaz hakkında tapu iptali ve tescil ile tazminat davası açtığını, davanın derdest olduğunu, davacı ile davalılardan Yakup ve Otomat... Şti. arasındaki sözleşmenin davalı ...Tekstil... Şti.’yi ilgilendirmediğini, bu nedenle davanın reddini savunmuştur. Davalı Otomat... Şti. vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının harici satım sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescili, olmadığı takdirde tazminat talebinin Gebze 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/710 Esas sayılı dosyasında derdest olduğu, her iki davanın ve konusunun aynı olduğu gerekçesiyle, davanın derdestlik dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, harici satım sözleşmesine dayanan tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Taşınmazın Harici Satım Sözleşmesine Dayalı Alacak K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, harici satım sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, bu talep kabul edilmez ise ödenen bedelin tahsili istemine ilişkindir. Dava terditli olarak açılmış olup daha sonra taşınmazı satan davalıya karşı sebepsiz zenginleşmeye dayalı tazminat talebine dönüştürülmüş ve mahkemece Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak karar verilmiştir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02.07.2021 tarihli ve 211 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.07.2021 tarihli ve 31536 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi görevi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 21.09.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

          Dava, harici satım sözleşmesi nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. HMK’nin 114/1-i maddesine göre, olumsuz dava şartı olarak kesin hükmün varlığından söz edilebilmesi için, tarafları, konusu ve sebepleri aynı olan davanın evvelce sonuçlanıp kesin hükme bağlanmış olması gerekir. Mahkemenin, kesin hüküm nedeniyle usulden ret kararına dayanak yaptığı Germencik Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/123 Esas 2005/533 Karar sayılı dosyada, davalı tarafından Hazine ve Orman Genel Müdürlüğü aleyhine 31.05.2002 tarihinde açtığı davada mevkilerini belirttiği incir ve zeytin bahçesi vasıflı tescil harici bırakılan taşınmazı 1977’li yıllarda imar ihya etmek suretiyle zilyedi olduğu iddiasıyla dava açıldığı, Mahkemece davanın kabul edilerek, kararın Yargıtay tarafından onanması suretiyle 27.03.2007 tarihinde kesinleştiği, bunun sonucu olarak davaya konu 766 parselin 05.07.2007 tarihinde hükmen davalı adına tescil edildiği anlaşılmaktadır....

            Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KA R A R Davacı vekili, dava konusu...Kasabası 585 parsel sayılı taşınmazın tarafların ortak murisi olan...a ait olduğunu, dava konusu taşınmazın müvekkili ... tarafından kullanıldığını, harici alım satım sözleşmesine göre de dava konusu taşınmazın diğer mirasçılar tarafından müvekkiline satıldığını, tüm bu nedenlerle dava konusu taşınmazın müvekkili adına tapuya tesciline, mümkün olmadığı taktirde bedelinin müvekkiline ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar... ve...vekili, duruşmadaki ve aşamalardaki beyanlarında; harici alım satım sözleşmesinde müvekkillerinin imzasının bulunmadığını, sadece parmak izlerinin bulunduğunu, bu nedenle satım sözleşmesinin geçersiz olduğunu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir....

              ve ... adına tapulama sonucu tespit ve tescil edildiği, ...'nin taşınmazdaki 1/3 hissesini, 31.12.2005 tarih ve 2989 yevmiye nolu satış senedi ile davalı ...'na devrettiği sabittir. Davacılar murisleri ...'nun tapulu taşınmazı tapu dışı yolla satın almasına dayanarak tapu iptali ve tescil talebinde bulunmaktadırlar. TMK.nun 706, Borçlar Kanunu'nun 213 ve Tapu Kanunu'nun 26. maddeleri uyarınca tapulu taşınmazların tapu dışı yollardan satışı geçersiz olup böyle bir sözleşmeye dayanılarak ifa istenemeyeceğinden davanın kabulü doğru değildir. Kabule göre de, dosya arasında bulunan tapu kayıtlarından davalı ...'nin dava tarihi itibariyle uyuşmazlık konusu 303 parselin maliklerinden olmadığı sabittir. Kural olarak, tapu iptali ve tescil davalarında husumet kayıt maliklerine yöneltilir. Bu halde kayıt maliki olmayan Nazike'nin davayı kabulünün hukuki bir sonucu bulunmayıp, ...'...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 23/05/2013 ve 13/06/2013 günlerinde verilen dilekçelerle asıl ve birleştirilen davada tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl ve birleştirilen davanın kabulüne dair verilen 13/01/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, harici satım sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacılar vekili 23.05.2013 ve 13.06.2013 tarihli dilekçeler ile asıl ve birleştirilen davada, davacılar ile davalıların murisi ......

                  Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tapulu taşınmazın mülkiyetinin devrini öngören her türlü sözleşmenin resmi şekilde yapılmasının geçerlilik koşulu olduğu, harici satım sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteminin usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuran Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; harici satım sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,29.5.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu