"İçtihat Metni"Davacı, ... ile davalı ... aralarındaki tazminat davası hakkında Sincan 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesinden verilen 29.9.2006 gün ve 136-327 sayılı hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: K A R A R Yargıtay 21.Hukuk Dairesinin İş Bölümü alanı, özel Kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı taktirde,"Yargıtay Kanunu"nun 14'ncü maddesiyle sınırlıdır. Anılan madde hükmünde ise, Dairemizin hasren 506 ve 1479 sayılı Yasa'lardan doğan uyuşmazlıklara ilişkin olarak İş Mahkemelerinden verilen hüküm ve kararları inceleyeceği öngörülmüştür. İnceleme konusu karar, haksız fiile dayalı manevi tazminat istemine ilişkin olup Asliye Hukuk Mahkemesince karara bağlanmış olduğundan belirgin şekilde, 14'ncü maddenin kapsamı dışında bulunmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin işbölümü alanı içine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü dava dosyasının Yargıtay 4....
Öte yandan davacı avukatı hüküm altına alınan maddi ve manevi tazminat alacaklarına olay tarihinden itibaren faiz işletilmesini talep etmiştir. Dava iş kazası sonucu sürekli iş göremezlik nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Haksız fiile dayalı davalarda hüküm altına alınan tazminat alacağına talep edilmiş ise olay tarihinden itibaren faiz işletilmesinin gerektiği Dairemizin giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir. Hal böyle olunca, hüküm altına alınan maddi ve manevi tazminat alacaklarına olay tarihinden itibaren faiz uygulanması icap ederken faiz talebi hakkında karar verilmemiş olması da hatalı olmuştur. Ne var ki, bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden H.U.M.K.’nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır....
İHTİYATİ HACZE İLİŞKİN ARA KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davanın haksız fiile dayalı maddi, manevi tazminat davasına ilişkin olduğu, maddi tazminat yönünden ihtiyati haciz talebine ilişkin olarak yapılan incelemede, dava dilekçesi ekinde delil olarak sunulan dosyalara ilişkin evrakların bulunmadığı, bir takım karar ilamlarının yer aldığı, karar ilamlarına ilişkin kesinleşme şerhlerinin bulunmadığı, alacağın muaccel ve vadesi gelmiş bir alacak olmadığı ve yargılamayı gerektirdiği anlaşıldığından maddi tazminat yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine karar vermek gerektiği, manevi tazminat yönünden ihtiyati haciz talebine ilişkin olarak, manevi tazminatın kişinin kişilik haklarının ihlali, bu kapsamda huzur, güvenlik, sağlık ve benzeri haklarının saldırıya uğraması halinde miktarının, kapsamının ve koşullarının hakimin takdirine bağlı olarak belirlendiği bir tazminat türü olup, tazminat yükümlüsünün tutum ve davranışları olayın özelliği, kusurun varlığı, niteliği, ekonomik, sosyal...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasında ... 4. Asliye Ticaret Mahkemesi ve ... 9. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü; -K A R A R- Dava, ... sigortacısının poliçe kapsamında ödediği tazminatın kendi sigortalısından rücuen tahsili için başlattığı haksız ... takibi nedeniyle sigortalının uğradığı maddi ve manevi zararların tahsili istemine ilişkindir. Asliye Ticaret Mahkemesince, dava konusu uyuşmazlığın haksız fiile dayandığı ve ticari dava sayılamayacağı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, taraflar arasında uyuşmazlık konusu olan alacağın ... hukukundan kaynaklanıp Ticaret Kanununda düzenlenmiş olması nedeniyle görevsizlik kararı vermiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı T6 vasisi istinaf dilekçesinde, davalının cezaevinde bulunduğunu, kendisinin geliri olmadığını, mahkemece hükmedilen tazminat miktarlarının fahiş olduğunu, ıslah talebinin yasal süresinde yapılmadığını, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf talebinde bulunmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, haksız fiile dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece maddi tazminat isteminin kabulüne, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne karar verilmiş, kararın kaldırılması istemiyle davalı (vasisi) tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
eylemini gerçekleştirdiği dikkate alınarak davacıya takdir edilen tazminatta bir miktar indirim yapılarak davanın kısmen kabulüne dair aşağıda şekilde karar verilmiş ve hüküm kurulmuştur. ' şeklindeki gerekçe ile maddi tazminat talebinin reddine ve manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 20.000,00- TL manevi tazminatın 13.07.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir....
Somut olayda, davacı, önceden çalıştığı ve istifa ederek ayrıldığı davanın bankanın hakkında yaptığı olumsuz konuşmalar nedeniyle sonrasında işe başladığı dava dışı banka tarafından iş aktinin feshedildiği iddiasıyla davalıdan maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur.Dosya kapsamına göre; davacı ile davalı banka arasında iş aktinin kalmadığı, davacının tazminat talebini davalının hakkında yaptığı olumsuz konuşma ve kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğunu iddia ettiği söz ve eylemlere dayandırdığı anlaşılmaktadır. Bu halde, taraflar arasında işçi-işveren ilişkisi ile iş sözleşmesinin unsurları kalmadığı anlaşıldığından ve dava haksız fiile dayandığından, uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;6100 Sayılı HMK.’nin 21. ve 22. maddeleri gereğince Kayseri 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 16.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesinin bozma ilamına uygun biçimde verilmiş olmasına, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça ve yasaca cevaz bulunmamasına göre davacının temyiz itirazlarının kabulüne karar verilmiştir. Dava, 19/11/2004 tarihinde meydana gelen zararlandırıcı sigorta olayı sonucu sürekli işgöremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, 549.168,44 TL maddi tazminattan 17/07/2019 tarihli ara karar ile verilen 50.000 TL geçici ödemenin mahsubu ile 499.168,44 TL'nin ve 75.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 19/11/2004 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya dair tabebin reddine karar verilmiştir. İş kazası nedeniyle tazminat alacağı haksız fiile dayalı olup, faiz başlangıcı tazminatı doğuran zararlandırıcı olay tarihidir....
Kanunu’nun 117/2.maddesine göre de...... nedeniyle tazminat alacağı haksız fiile dayalı olup, faiz başlangıcı tazminatı doğuran zararlandırıcı olay tarihidir. Somut olayda, dava konusu......nın 07/11/2007 tarihinde meydana geldiği, dava dilekçesinde maddi ve manevi tazminat istemine olay tarihinden itibaren faiz uygulanması açıkça talep edildiği halde, Mahkemece maddi tazminata olay tarihinden itibaren faiz işletilirken; manevi tazminata dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden taraflara iadesine 25/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava haksız fiile dayalı tazminat davası olarak açılmış olup, buna ilişkin genel görevli mahkemeler asliye hukuk mahkemeleridir. Murisin vefatı nedeniyle manevi zarar iddiasına dayalı tazminat istenmiş, bu zarar doğrudan davacıların şahsında doğan zararlar olup halefiyet yolu ile muristen geçen bir hak değildir. Murisle davalılar arasında taşıma ilişkisi bulunsa da; ölüm sebebiyle davacılarda oluştuğu iddia edilen zarar muristen halefiyet yoluyla geçen zararlardan olmadığından TBK' nun haksız fiil hükümleri çerçevesinde değerlendirme yapılması gerekmektedir. Zira muris ve davalılar arasındaki taşıma ilişkisi tüketici işlemine dayalıdır. Taşımaya ilişkin düzenlemeler TTK' da düzenlenmiş olsa da taşıma ilişkisinin taraflarından birisi tüketici ise 6502 sayılı yasa hükümleri çerçevesinde yargılamada görevli mahkeme tüketici mahkemeleri olacaktır....