Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalının öteki temyiz itirazlarına gelince; Bilindiği üzere; gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İnançları Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan olumlu zarar ile kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ VE YIKIM VE TAZMİNAT Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve yıkım ve tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabüne ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... 'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava; çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve tazminat isteklerine ilişkindir. Davacı, kayden ... adına kayıtlı mera vasıflı 1130 ve 1131 parsel sayılı taşınmazlara davalıların fıstık fidanı dikmek, tarla ve bağ olarak kullanmak suretiyle müdahale ettiklerini ileri sürerek, taşınmazlarda meydana gelen zararın davalılardan tazminine, elatmanın önlenmesine ve yıkıma karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....

      Dava, tapulu taşınmazda elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. 1. Davacı vekilinin ecrimisile yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere; ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Tarihi, arkeolojik veya sanat değeri olup eski devirlerden günümüze intikal eden ya da ileride böyle değerleri taşıyacağı kesin ve mutlak olan sayıca sınırlı mallar korunması gerekli kültür varlığı sayılırlar....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 135 ada 3 parsel sayılı taşınmaza komşu 7 parsel maliki davalı şirketin yapılanmak suretiyle tecavüz ettiğini, ayrıca bacadan çıkan atıkların ürününe zarar verdiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, yıkım ve tazminat isteğinde bulunmuştur. Davalı, kötü niyetli olarak yapılanmadığını, tecavüzlü kısmın bedel karşılığı tesciline yada irtifak hakkı tesisine karar verilmesini istemiştir....

          Somut olaya gelince; davacı vekili dava dilekçesinde, harcı yatırılarak açıkça dava konusu 61 ada 6 parsel sayılı taşınmaza davalının haksız elattığı ileri sürülerek elatmanın önlenmesi istemesine rağmen, Mahkemece elatmanın önlenmesi konusunda olumlu ve olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru görülmemiştir. 2.Davalı vekilinin temyiz itirazları yönünden; a) Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, hak sahibinin, hak sahibi olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır....

            Dava : Tasarım Hakkına Tecavüzün ve Haksız Rekabetin Tespiti, Önlenmesi, Giderilmesi, Maddi ve Manevi Tazminat Dava Tarihi : 05/09/2017 Karar Tarihi : 14/10/2021 Gerekçeli Kararın Yazıldığı Tarih : 14/10/2021 Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan Tasarım Hakkına Tecavüzün ve Haksız Rekabetin Tespiti, Önlenmesi, Giderilmesi, Maddi ve Manevi Tazminat istemli davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Davacı vekili 05.09.2017 tarihli dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin burgu peynir ürününü içeren .... sayılı tasarımların sahibi olduğunu, davalının anılan tasarım tescili kapsamında bulunan ürünleri üreterek piyasaya sunduğunu, bu şekilde müvekkilinin tasarım tescilinden doğan haklarını ihlal ettiğini ifade ederek, Tasarım Hakkına Tecavüzün ve Haksız Rekabetin Tespiti, Önlenmesi, Giderilmesi, 10.000,00.-TL Maddi ve 50.000,00.-TL Manevi Tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ,ESKİ HALE GETİRME,TAZMİNAT Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 1218 ada 44 parsel sayılı taşınmazın sınırını belirlemek üzere bahçesine yaptırdığı duvarın 2 kez bitişikteki 9 parsel numaralı taşınmaz maliki davalı tarafından yıkıldığını ileri sürerek,elatmanın önlenmesi,eski hale getirme ve tazminat istemlerinde bulunmuştur. Davalı,haksız ve mesnetsiz davanın reddini savunmuştur. Mahkemece,davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir....

                Mahkemece, ispatlandığı gerekçesiyle elatmanın önlenmesi isteminin kabulüne, tazminat isteminin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değidir. Reddine....

                  Hukuk Dairesi'nin 2016/18332 Esas, 2017/7471 Karar sayılı ilamı) Somut olayda; davacı tarafça dava konusu parsele davalının ev ve sera yapmak suretiyle haksız olarak elattığının ileri sürülüp elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil talebinde bulunulduğu, mahkemece elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talebinin kabulüne yönelik kararın verildiği, davalı tarafça kararın istinafa taşındığı görülmektedir. Davacılara ait taşınmazın çaplı taşınmaz olduğu ve davalının haksız olarak dava konusu parsele el attığı ortadadır. Yapılan keşif sonucunda davalının elatmasının sabit olduğunu tespit edildiği anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle davalının istinaf dilekçesinde ileri sürmüş olduğu hususlar yerinde değildir....

                  Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Mahkemece yapılacak araştırmalarda somut olayın özelliği, komşu taşınmazların yerleri, nitelikleri, konumları, kullanma amaçları göz önünde tutularak, normal bir insanın hoşgörü ve tahammül sınırlarını aşan bir elatmanın bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir....

                    UYAP Entegrasyonu