Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE: Dava, menfi tespit, istirdat ve haksız ihtiyati haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

GEREKÇE: Dava, menfi tespit, istirdat ve haksız ihtiyati haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesi tarafından, "...bonolarda yer alan davacı adına atılı imzaların davacının eli ürünü olmadığının İstanbul Adli Tıp Kurumu'nca yapılan inceleme sonucu tespit edilmiş olması nedeniyle davanın kabulü ile;-Davacının İstanbul ...İcra Müdürlüğünün ......

    İNCELEME ve GEREKÇE:Dava, TTK'nun 54. ve devam maddeleri gereğince, haksız rekabetin tesbiti, önlenmesi, ayrıca haksız rekabet nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Davacı vekilince dava dilekçesinde ve aşamalarda, davalılara atfedilen haksız eylem; davalı----- içerik sahibi olduğu---- uzantılı ----------sitesinde ---- itibarıyla davacı hakkında---- sermayesinin --------başlıklı haber yayınlandığı ve haber nedeniyle hisse değerlerinde düşüş yaşandığı, bu suretle haksız rekabet meydana getirildiği iddiasıdır. Haksız rekabet TTK'nda 54. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş, TTK'nun 54/2 maddesinde “Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır.” şeklindeki düzenleme ile haksız rekabete ilişkin temel ilke gösterilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, maden ruhsat sahibi davacının, davalının haksız eylemi nedeniyle elatmanın önlenmesi ve eski hale iade istemi ile açılmış, davacının 11.05.2009 tarihli ıslah dilekçesi ile haksız eylem nedeniyle tazminat isteminde bulunulmuştur. Mahkemece tazminat talebinin kabulüne karar verilmiştir. Hüküm davalı tarafından temyiz edildiğinden, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 4.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 20.07.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin ikametgâhının İzmir’de olması nedeniyle davanın İzmir Aile Mahkemesinde açılması gerektiğini savunarak yetki itirazında bulunmuştur. Mahkemece, 4721 sayılı TMK’nun 120.maddesine dayalı nişanın bozulması nedeniyle maddi tazminat ve aynı yasanın 121.maddesine dayalı nişanın bozulması nedeniyle manevi tazminat istemleri ile açılan davada; ne 6100 sayılı HMK’da ne de 4721 sayılı TMK’da düzenlenmiş özel yetkili mahkeme bulunmadığı, bu nedenle genel yetkili mahkeme olan davalının yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğundan bahisle dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir....

          Davacı, hatalı tedavi nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemiş, daha önce maddi tazminat isteminden feragat edildiğinden verilen ilk kararda maddi tazminat istemi ret, manevi tazminat istemi kısmen kabul edilmiştir. Bu kararın dairece bozulması üzerine bu kez maddi tazminat istemi konusunda karar verilmesine yer olmadığına dair karara rağmen maddi tazminat istemi için de vekalet ücretine hükmolunması doğru değilse de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden HUMK'nun 438. maddesi gereğince kararın maddi tazminat için verilen vekalet ücreti çıkartılmak suretiyle düzeltilerek onanması gerekmiştir....

            Ecrimisil talebi yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmış ise de, alınan rapor hüküm kurmaya elverişli değildir.Şöyle ki; Öğretide ve yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; "fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması ve haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği" vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma ve eskime şeklinde oluşan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler....

              Bununla birlikte failin kusurlu olması ve haksız rekabete uğrayanın zarar görmüş olması sadece haksız rekabet nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat davalarında rol oynamaktadır." şeklindeki tespitinde de belirtildiği üzere, tazminat için muhtemel zarar değil, gerçek zarar prensibi kabul edilmiştir. Bu sebeple haksız rekabet sebebiyle, tazminat talep edilebilmesi için fiilen zararın gerçekleşmesi gerekip, gümrükte el konulan ürünlerin davalı tarafça ticaret alanına sürülmesi mümkün olmadığından, zarar doğmayacağından tazminat talep edilemez....

              Bir başka anlatımla haksız bir eylemin tazminat borcu doğurabilmesi için kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil sonucunda zarar doğması, zarar ile fiil arasında da illiyet bağı bulunması gereklidir. Hukukumuzda gerçek zarar ilkesi geçerlidir. Zarar gören ancak haksız fiil nedeniyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlusundan isteyebilir. Bir başka deyişle haksız fiil ile zarar arasında illiyet bağı yoksa bu kalem zarar istenemez. Dava konusu olayda, davalının davacıyı kasten basit tıbbi müdahale ile iyileşebilecek şekilde yaraladığı ve “seni gebertirim” diyerek tehdit ettiği sabittir. Ancak bu eylem nedeniyle şehir değiştirme ve yeni gidilen yerde maddi harcamalar yapılmasının davaya esas eylemle doğrudan bağlantısı ispatlanamadığından maddi tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile maddi tazminat isteminin de kabulüne karar verilmesi doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir....

                ./04/2009 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen .../01/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. ...-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. ...-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; dava, haksız fiil nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece dava kısmen kabul edilmiş, kararı davalı temyiz etmiştir. Davacı, davalının kendisini yaralaması nedeniyle maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu