Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 08/05/2013 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil ve haksız şikayetten kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; maddi tazminat isteminin reddine, manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne dair verilen 27/10/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının tüm temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalının temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız eylemden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : Davanın kısmen kabulü ile 2.954,40 TL maddi, 6.000 TL manevi tazminatın davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: UYAP sistemi üzerinden yapılan inceleme sonucunda, davacıya ait herhangi bir adli sicil kaydı bulunmadığı gibi, haksız tutuklu kaldığı sürenin de başka bir mahkumiyetten mahsup edilmediği, yine aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı başka bir davanın bulunmadığı anlaşıldığından, tebliğnamede bozma öneren düşüncelere iştirak edilmemiştir. Gerekçeli karar başlığında dava türü olarak, “koruma tedbirleri nedeniyle tazminat” yerine, “tazminat” ibaresine yer verilmesi, mahallince düzeltilmesi mümkün yazım yanlışlığı olarak kabul edilmiştir....

      Mahkemece, kamu hizmeti sırasında zarar verilmesi nedeniyle idari yargının görevli olduğuna karar verilmiştir. 11.2.1959 gün ve 17/15 sayılı YİBK. kararında belirtildiği üzere, kamu kurumlarının verdikleri karar sonunda plan ve projelere uygun olarak tesisler yaptırmış olmaları yada bu tesisleri kullanmaları veya tesislere bakmaları nedeniyle idari eylem veya işlem sonucu kişilerin uğramış oldukları zararların ödetilmesinde idari yargı yeri görevlidir. Somut olayda davacının istediği zarar, kamu hizmetinin plan veya projeye uygun yerine getirilmesinden dolayı ortaya çıkan bir zarar olmayıp, haksız eylemden kaynaklanmaktadır. Diğer bir anlatımla bir kamu kurumu tarafından bir tesis yapılması sırasında başkalarının malına kamu kurumunun el atma ve zarar verme hakkı bulunmadığı gibi, bu yönde plan ve projelere düzenleme de konulamayacağından üçüncü kişiye verilen zarar nedeniyle açılan dava, haksız eylemden doğan tazminat davası niteliğindedir....

        Yoluk tarafından, davalı ... aleyhine 10/03/2015 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; yargı yolu nedeniyle dava dilekçesinin reddine dair verilen 04/11/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, yargı yolu nedeniyle dava dilekçesinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalının taşınmazında bulunan ağaçların kurumasına sebebiyet verdiğini belirterek, uğradığı zararın giderilmesini istemiştir. Davalı, idari yargının görevli olduğunu belirterek yargı yolu itirazında bulunmuştur....

          Dosyanın gönderildiği İzmir 1.Asliye Ticaret Mahkemesince ise, dava konusu olayın haksız fiilden kaynaklı cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir. Somut olayda; Dava, haksız fiilden kaynaklı cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Trafik kazası nedeniyle açılan, davacı tarafından araç sürücüsü ... ve sigorta şirketi aleyhine tazminat davası açılmıştır. İzmir 1.Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından sigorta şirketi aleyhine açılan davanın dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verip, davalı ... hakkında açılan davanın da dava dosyasından tefrikine karar vermiştir. Bu durumda gerçek kişiler arasındaki davanın HMK 2.maddesi gereğince asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. Açıklanan nedenlerle, İzmir 20.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin yargı yeri olarak belirlenmesine karar vermek gerekmiştir....

            "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : 466 sayılı Kanun gereğince tazminat Hüküm : 35,15 TL maddi ve 500 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine Davacı 27.05.2009 tarihli dilekçesi ile bir suç soruşturması nedeniyle tutuklu kaldığını ve aracına el konulduğunu, yapılan yargılama sonunda üzerine atılı suçtan beraatine hükmedildiğini belirterek 466 sayılı Kanun gereğince maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin açılan davanın mahkemece haksız tutuklamaya ilişkin taleplerin kısmen kabulüne ve el koymaya ilişkin talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin hükümler, davalı vekili ve davacı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Tazminat davasının dayanağını oluşturan Kırşehir 1....

              Şti'ye karşı kar payı alacağı ve maddi tazminat taleplerinin reddine, davacının davalılar .... Ltd. Şti. ve ... ...'e karşı haksız rekabet nedeniyle açtığı maddi tazminat davasının aktif husumetten reddine, davacının davalı ...'e karşı açtığı haksız rekabet nedeniyle uğranılan zarar ve kötü yönetim nedeniyle uğranılan zarara ilişkin maddi ve manevi tazminat davasının da aktif husumetten reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....

                "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : Manevi tazminat talebinin reddi, 1.795 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine Davacı vekilinin 28.08.2013 tarihli dilekçesi ile müvekkili davacının bir suç soruşturması nedeniyle sahibi olduğu araca el konulduğunu, yapılan soruşturma sonunda üzerine atılı suçlarla ilgili olarak hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini belirterek CMK’nın 141. ve devamı maddeleri gereğince maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin açılan davanın manevi tazminat talebinin reddine, maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Tazminat davasının dayanağı olan Konya Cumhuriyet Başsavcılığının, 2011/1913 Soruşturma – 2013/12707 Karar sayılı ceza dosyasının incelenmesinde; şüphelinin (davacının) sahibi olduğu araca, zimmet, resmi belgede sahtecilik ve...

                  Tazminat davasının dayanağını oluşturan .... Sulh Ceza Mahkemesinin 01.07.2008 tarih, 2008/105 Değişik iş sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinden; sanığın (davacının) Kara avcılığı Kanununa muhalefet etmek suçundan hakkında düzenlenen idari para cezasının iptaline hükmedildiği, kararın temyiz edilmeksizin 16.09.2008 tarihinde kesinleştiği, el koymaya konu tüfeğin ....Kaymakamlığınca 07.11.2008 tarihinde iadesine karar verildiği, iş bu davanın haksız işlem tarihi itibariyle yürürlükte bulunan CMK’nın 142/1. maddesinde öngörülen 1 yıllık süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, dava için kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmış, Manevi tazminat davaları kişilik hakkını koruyan, haksız tecavüzün doğurmuş olduğu olumsuz sonuçlarını, yani zararın giderilmesini, telafi edilmesini amaçlar. Manevi tazminat davası için, kişilik haklarının ihlal edilmesi özellikle sosyal ve duygusal kişilik değerlerinin ihlali ve hukuka aykırı bir fiilin bulunması gerekir....

                    Davalının nakdi tazminat ödemesini gerektiren haksız eylem 21/09/2003 gününde gerçekleşmiş, davacı idare ise 05/05/2005 günlü Nakdi Tazminat Komisyonu kararı ile 2330 sayılı Yasa gereğince yaralanan dava dışı görevliye nakdi tazminat ödemiştir. Haksız eylem nedeniyle oluşan zarar olay gününde gerçekleşmiş olduğundan, davalıların sorumlu tutulacağı tazminat tutarı da olay günündeki verilere göre belirlenmelidir. 2330 sayılı Yasa'nın 3. maddesinde yaralanan görevliye ödenecek tazminatın karar günündeki en yüksek devlet memuru aylığı esas alınarak hesaplanacağı belirtilmekte ise de, buna göre hesaplanıp ödenen nakdi tazminatın tamamı davalılara rücu edilemez. Davacı idarenin, davalılardan kaynaklanmayan nedenlerle daha geç nakdi tazminat ödemesi, bu yüzden artan tazminat tutarından davalıların sorumlu tutulmasını gerektirmez....

                      UYAP Entegrasyonu