Davalının sair temyiz itirazlarına gelince; Bilindiği, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan olumlu zarar ile kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler....
Ecrimisil talebi yönünden davanın kabulüne karar verilebilmesi için, davalının eyleminin, Kat Mülkiyeti Kanununa göre ortak alanı haksız işgal sayılıp sayılmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu yönüyle dava, kaynağı itibariyle, elatmanın önlenmesi davasından farklı bir hukuki niteliğe sahip değildir. Bu nedenlerle, haksız işgal iddiasına dayandırılması zorunlu olan ecrimisil isteminin de Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklandığını kabul etmek zorunludur. Aksi düşünce, usûl ekonomisi ve yargılamaların makul süre içinde bitirilmesi ilkeleri ile de bağdaşmamaktadır. Somut olayda davacılar, taşınmaz üzerinde kat mülkiyeti kurulduğunu ve davalının ortak alanı işgal ettiğini belirtmekle; tüm talepler yönünden birlikte açtıkları davada, haksız işgal olgusunu Kat Mülkiyeti Kanununa dayandırmışlardır. O halde, 634 sayılı Yasadan kaynaklanan uyuşmazlığın, tüm talepler yönünden sulh hukuk mahkemesinde çözümlenmesi gerekmektedir....
Asliye Ticaret Mahkemesi TARİHİ : 18/02/2014 NUMARASI : 2011/386-2014/35 Dava, ihale alacaklısı tarafından taşınmazda bulunan kiracıya İİK.nun 135/2 maddesi gereğince tahliye emri gönderilmesi nedeniyle tahliyeye kadar geçen süre için haksız işgal tazminatı istemine ilişkindir. Taraflar arasında kira ilişkisi bulunmamaktadır. Mahkemece de dava haksız işgal tazminatı istemi olarak nitelenmiş ve haksız işgal tazminatına (ecrimisil) hükmedilmiştir. Bu davaların temyiz inceleme görevi Dairemize ait değildir. Bu davaların temyiz inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait olup, dosyanın incelenmek üzere Yargıtay 1.Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 24.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davalının sair temyiz itirazlarına gelince; Bilindiği, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan olumlu zarar ile kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler....
Hemen belirtmek gerekir ki; mahkemece bozma kararına uyularak, davacının kayden paydaşı olduğu çekişme konusu 73 ada 23 parsel sayılı taşınmazın 70 m2 lik bölümünü davalının inşaat malzemeleri koymak suretiyle işgal ettiği belirlenmek ve benimsenmek suretiyle, bu bölüme yönelik elatmanın önlenmesine ve davacının taşınmazdaki payı oranında ecrimisile karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davacının bu yönlere değinen temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine. Davacı tarafın öteki temyiz itirazlarına gelince; Bilindiği üzere; ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminattır....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, ecrimisil kaynaklı itirazın iptali talebine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. Bilindiği üzere, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötü niyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır....
Davanın konusu ise ortak alanın haksız kullanımından doğan zarara ilişkin olup, Yasanın 19/son maddesinin olayda uygulama yeri bulunmamaktadır. Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında; davacı vekili, davalıların ortak alana müdahalede bulunduğu, açılan dava sonucunda haksız olan el atmasının önlenmesine karar verildiğini ileri sürerek anılan müdahale nedeniyle haksız işgal tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Az yukarda belirtildiği üzere haksız işgal tazminatı (ecrimisil) haksız eylem niteliğinde olup genel hükümler uyarınca (TMK. mad. 995) genel mahkemelerde görülmesi gereken bir dava türüdür. Kat Mülkiyeti Kanunu'nda haksız işgal tazminatına yönelik herhangi bir düzenleme bulunmadığından uyuşmazlığa Kat Mülkiyeti Kanunu'nun uygulanacağı dolayısıyla da sulh hukuk mahkemelerince bakılacağından söz etmek mümkün değildir....
Davanın konusu ise ortak alanın haksız kullanımından doğan zarara ilişkin olup, Yasanın 19/son maddesinin olayda uygulama yeri bulunmamaktadır. Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında; davacılar vekili, davalının ortak alana müdahalede bulunduğu, açılan dava sonucunda haksız olan el atmasının önlenmesine karar verildiğini ileri sürerek anılan müdahale nedeniyle haksız işgal tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Az yukarda belirtildiği üzere haksız işgal tazminatı (ecrimisil) haksız eylem niteliğinde olup genel hükümler uyarınca (TMK. mad. 995) genel mahkemelerde görülmesi gereken bir dava türüdür. Kat Mülkiyeti Kanunu'nda haksız işgal tazminatına yönelik herhangi bir düzenleme bulunmadığından uyuşmazlığa Kat Mülkiyeti Kanunu'nun uygulanacağı dolayısıyla da sulh hukuk mahkemelerince bakılacağından söz etmek mümkün değildir....
-K A R A R- Davacı vekili, kooperatif üyeliğinden istifa eden davalının haksız yere işgal ettiği daireden tahliyesi ve işgal tazminatına mahkum edilmesi amacıyla açtıkları davanın kabulüne karar verildiğini, davalının bu davadan sonra da aynı yeri işgal etmeye devam etmesi üzerine, bu kez 13.02.2010 tarihinden 28.02.2011 tarihine kadar toplam 6.750,00 TL ecrimisil bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine haksız yere itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, kooperatif üyeliğinden istifa eden müvekkilinin, ödemiş olduğu aidatlar nedeniyle kooperatiften alacaklı olduğunu, alacakların karşılıklı takas mahsubu gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir....
Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih, 22/4 sayılı ........ Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan olumlu zarar ile kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....