Öte yandan, borçlunun ölümü ile İİK'nun 53. maddesi uyarınca; alacaklı tarafından takibin mirasçılara yöneltilmesi ve bu konuda muhtıra tebliğinden sonra, mirasçılar haczin kendilerine tebliğ tarihinden ya da öğrenmeleri halinde bu tarihten itibaren İİK'nun 16/1. maddesinde ön görülen yasal yedi günlük sürede İİK'nun 82/1-12. maddesi uyarınca kendileri adına haczedilmezlik şikayetinde bulunabileceklerdir....
nın 04.06.2015 tarihli haciz sırasında haczedilen bir adet dalga kıran kompresör ve iki adet bilgisayar kasasının mesleği için gerekli eşyalar olduğunu ileri sürerek İİK'nun 82. maddesinin .... fıkrasının .... bendi uyarınca haczin kaldırılması isteğiyle icra mahkemesine başvurduğu görülmektedir. Nitekim, şikayetçi üçüncü kişinin ........2015 tarihli duruşmada, haczedilmezlik şikayetinde bulunduğunu tekrar ederek talebinin istihkak davası niteliğinde olmadığını beyan ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, yukarıda değinilen yasal düzenleme ve açıklamalar gereğince, adı geçen üçüncü kişinin icra takibinde taraf olmaması ve takipte "borçlu" sıfatını taşımaması nedeniyle İİK'nun 82/.... maddesinin .... bendi kapsamında haczedilmezlik şikayetinde bulunamayacağı açıktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçiler tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlular ... ve ... aleyhine başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibinde ipotek yükümlüsü ... ve takipte taraf olmayan eşi ...'in ipotekli taşınmazın haline münasip meskenleri olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurdukları, mahkemece şikayete konu taşınmaz üzerinde tesis edilen ipoteğin niteliği dikkate alındığında davacıların meskeniyet iddiasından feragat etmiş sayılacakları gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır....
Davanın haczedilmezlik iddiasına ilişkin olduğunun tesbiti halinde ise haczedilmezlik şikayeti prosedürü içinde değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir. Bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan, aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı alacaklı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı alacaklıya geri verilmesine 17.9.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı yoktur. O halde, Bölge Adliye Mahkemesince, şikayetin bu gerekçe ile reddine karar verilmesi gerekirken, süre aşımı nedeniyle reddine hükmolunması isabetsiz ise de, sonuçta şikayet reddedildiğinden sonucu doğru olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir....
taşınmaz olduğunu, geçimini bu taşınmaz üzerinden tarım ve hayvancılık yaparak sağladıklarını, taşınmaza konulan haczin haksız, yersiz, usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu sebeplerle davanın kabulüne, taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Muratlı İcra Müdürlüğü’nün 2018/301 Esas Sayılı dosyasında kayıtlı bulunan takip dosyası üzerinden müvekkili hakkında başlatılan icra takibine ilişkin olarak, müvekkiline ait olan evin müvekkil ve ailesi tarafından kullanıldığını, anılan taşınmaz hakkında yapılan haczin, kıymet takdir raporu müvekkiline gönderilince öğrenildiğini, yasal süresi içinde meskeniyet sebebiyle haczedilmezlik şikayetinde bulunduklarını, dava konusu meskenin ev vasfında olduğunu ve müvekkilinin üzerine kayıtlı başka bir evinin olmadığını, bu nedenle haczedilmezlik şikayetinin kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; haczedilmezlik şikayetinin icra müdürlüğüne yapılmasının ve icra müdürlüğünce haczedilmezlik iddiası değerlendirilerek haczin kaldırılmasına karar verilmesinin mümkün olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Bilindiği üzere, İcra ve iflas daireleri, cebri icranın yürütülmesinde birinci derecede görevlidir. Bu dairelerde çalışan icra ve iflas memurlarına çok önemli görevler ve yetkiler verilmiştir. Kendilerine geniş yetkiler verilmiş olan icra ve iflas memurlarının, bu yetkilerini kötüye kullanmasını önlemek için bir denetime tabi tutulması gereği açıktır. Bu amaçla icra ve iflas dairelerinin işlemlerinin denetlenmesi için bu dairelerin üzerinde icra mahkemeleri kurulmuş ve bu dairelerde çalışan memurların işlemlerine karşı şikayet yolu kabul edilmiştir....
GEREKÇE : Uyuşmazlık davacı borçluya ait aracın engelli aracı olduğundan haczedilmezlik şikayeti ile haczin kaldırılması talebinin reddine dair memur muamelesini şikayet niteliğindedir....
Maddesi gereği haczedilmesinin kanuna aykırı olduğunu, ayrıca kıymet takdirine ilişkin alınan raporun da hukuka aykırı olduğunu söyleyerek haczedilmezlik şikayetinin kabulü ile haczin kaldırılmasına, haczedilmezlik şikayetinin kabul görmemesi halinde kıymet takdirine ilişkin itirazlarının kabulü ile yeniden kıymet takdir raporu alınmasını istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın haksız olduğunu, meskeniyet iddiası kabul edilse bile haczin tamamen fekki yerine taşınmazın kıymetinden haline münasip bir yer alabilecek miktar bırakılmak üzere satışına karar verilmesinin mümkün olduğunu söyleyerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; "İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar....