İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; cevap dilekçesindeki beyanlarını tekrarla, davacı şirketin ticaret sicilde kayıtlı adresine T.K'nın 12 ve 13. maddelerine uygun olarak tebligat yapıldığını, tebliğ alan kişinin daimi çalışan olduğunu gösterir SGK kayıtlarının dosyaya sunulduğunu, davacı gerçek kişiye yapılan tebligatta en yakın komşuya sorularak beyanının alındığı ve en yakın komşu haber bırakıldığını açık bir şekilde ifade edildiğini, bu şekilde tebligatların usulüne uygun olmasına karşı mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu bildirerek, ilk derece mahkemesi kararının usulsüz tebligat şikayetine ilişkin hüküm bakımından kaldırılmasına, usulsüz tebligat şikayetinin reddine karar verilmesini istemiştir....
Şikayetçi borçlunun icra mahkemesine başvurusu, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte imzaya ve borca itiraz niteliğinde olup, takip şekli itibariyle her iki hususunda yasal hak düşürücü süre içerisinde icra mahkemesi nezdinde ileri sürülmesi gerekmektedir. O halde mahkemece öncelikle usulsüz tebligat şikayeti üzerinde durulması, tebligat usulsüzlüğü şikayetinin karara bağlanmasından sonra diğer itirazların süresinde olduğunun anlaşılması halinde esastan incelenmesi, söz konusu itirazın süresinde olmadığının tespiti halinde ise süre yönünden reddi gerekirken tebligat usulsüzlüğü şikayeti ile ilgili bir değerlendirme yapmadan doğrudan itirazın esastan incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Meskeniyet şikayetinin 7 günlük yasal süresinde yapılıp yapılmadığı kamu düzenine ilişkin olup, bu hususun re’sen gözetilmesi gerekir. (12 HD esas no: 2016/5376 karar no: 2016/24731) Somut olayda; şikayete konu taşınmazın 13/06/2016 tarihinde haczedildiği, haczin borçluya 103 davetiyesi ile 08/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise yedi günlük yasal süreden sonra 20/12/2019 tarihinde haczedilmezlik şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu, 103 davetiyesi tebliğinin usulsüz olduğuna ilişkin bir iddiada bulunmadığı görülmüştür. O halde mahkemece, haczedilmezlik şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine dair verilen karar usul ve yasaya uygun olup, HMK'nun 355. maddesi uyarınca resen yapılan inceleme sonucunda kararda kamu düzenine aykırılık da bulunmadığı anlaşılmakla, davacının istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; İstanbul 26....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/328 esas sayılı dosyasında İİK'nın 82. maddesi gereğince haczedilmezlik şikayetinde bulunduklarını, satışın da iptalini talep ettiklerini, ancak mahkemenin taleplerini kabul etmediğini, bu dosyada 103 davetiyesinin 17/11/2020 tarihinde müvekkiline tebliğ edildiğinin iddia edildiğini, bu tebligatın usulsüz olduğunu, müvekkiline hiçbir tebligat yapılmadığını, eğer tebligat yapılmış olsaydı gerekli itiraz ve yasal haklarını kullanmış olacağını, bu icra dosyası ile ilgili tebligatların başkalarına yapıldığını, müvekkiline yapılan ve müvekkilinin imzasını içeren bir tebligat bulunmadığını beyanla ihalenin feshine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı/ ihale alıcısı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıya satış ilanının ve 103 davetiyesinin usulüne uygun tebliğ edildiğini, davanın kötüniyetli olarak açıldığını, para cezasına hükmedilmesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Somut olayda, şikayete konu taşınmaza ilişkin 103 örnek haciz davetiyesinin 10/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği, 7 günlük şikayet süresi geçtikten sonra 18/02/2020 tarihinde davanın açıldığı, borçlu davacının tebligatın usulsüz tebliğ edildiğine dair iddiası da bulunmadığı gibi 10/02/2020 tarihli tebligat ile takipten haberdar olduğunu da dava dilekçesinde beyan etmiştir. Davacı vekilince her ne kadar istinaf dilekçesinde İİK 103. Maddesinde düzenlenen haciz tutanağının incelenmesi için borçluya tanınan 3 günlük sürenin sonunda 7 günlük şikayet süresinin başlayacağı iddia edilmiş ise de Yargıtay 12. HD'nin 2015/6506 E. - 2015/16605 K. sayılı ilamında belirtildiği üzere borçlunun haczedilmezlik şikayeti yönünden; borçluya bu hacizle ilgili olarak bir 103 haciz davetiyesi gönderilmiş ise; şikayet süresi bu tarihten itibaren başlayacağından davacının bu yöndeki istinaf talebinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır....
Cad. 91 Ada 13 Parsel sayılı taşınmaza ilişkin haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu, ... İcra Hukuk Mahkemesi’nin 02.12.2011 tarih 2010/10 E-2011/31 K. sayılı ilamında davanın reddine karar verildiği, Dairemizin 28.05.2012 tarih 2012/5144 E-2012/17923 K. sayılı ilamında şikayeti incelemeye ... İcra Mahkemesi yetkili olduğundan bahisle bozulmasına karar verildiği, bozma kararına uyularak yetkili mahkemede yapılan yargılamada Keşan İcra Hukuk Mahkemesi'nin 28.01.2016 tarih 2013/79 E.- 2016/21 K. sayılı ilamında HMK’nun 150/5. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmüştür. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 11. ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 18. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde, tüm tebligatlar vekile yapılır. Yasa'da belirtilen süreler de vekile yapılan tebligat ile başlar....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/02/2021 NUMARASI : 2020/293 ESAS 2021/66 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti, Meskeniyet İddiası KARAR : Adana 1....
İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, şikayete konu hacze ilişkin olarak icra dosyasından borçluya 04.07.2020 tarihinde 103 davet kağıdının tebliğ edildiği, borçlunun 02.11.2020 tarihinde haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu, şikayetinde 103 davet kağıdı tebligatının usulsüz olduğunun ileri sürülmediği anlaşılmıştır. Haczedilmezlik şikayetinin 7 günlük yasal süresinde yapılıp yapılmadığı kamu düzenine ilişkin olup, bu hususun re’sen gözetilmesi gerektiği dikkate alındığında, borçlunun haczedilmezlik şikayeti, İİK.nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreden sonradır ( Yargıtay 12. HD'nin 15.02.2021 tarihli, 2020/5792 E, 2021/1541 K. sayılı içtihadı)....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme tarafından usul ve yasaya aykırı olarak davanın süre nedeniyle reddine karar verildiğini, tebligat zarfı olmaksızın postane sorgusu ile karar verildiğini, tebligat asılları bulunamadığını, müvekkili imzalarının tarafınca kontrol edilemediğini, söz konusu tebligatların müvekkili tarafından alınmadığını, öncelikle bunun incelenmesi gerektiğini, PTT tarafından dosyaya sunulan evrakların asıl değil suret olduğunu, evrakların üzerinde müvekkilinin imzası bulunmadığını, tebligatların 103 ihbar bildirimi olup olmadığı anlaşılamadığını, tebligat asılları yok ise davanın süresinde açıldığının kabulü gerektiğini belirtmiştir. Uyuşmazlık, meskeniyet şikayetine ilişkindir. İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Ankara 1....
, satış ilanı tebligatının da normal tebligat çıkartılmadan TK'nın 21/2 maddesine göre tebliğ edilmesinin usulsüz olduğunu, bu sebeple şikayetin süresinde olduğunu, haciz konulan Akdeniz Kazanlı Mahallesi Köyiçi mevkii 317 ada 4 parselde kayıtlı evin müvekkilinin haline münasip evi olduğunu belirterek haczedilmezlik şikayetinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. 17/01/2020 tarihli celsede Mersin 2....