KARAR: Yukarıda açıklanan nedenler ve gerekçe ile; 1- Davacının aşkın hacze yönelik istinaf başvurusunun usulden reddine, 2- Davacının haczedilmezlik şikayeti yönünden istinaf başvurusunun esastan reddine, 3- Alınması gereken istinaf karar harcından (maktu) peşin olarak alınan harcın mahsubu ile 21,40 TL bakiye istinaf karar harcının istinaf yasa yoluna başvurana tamamlatılmasına, 4- Davacı tarafından istinaf yoluna başvuru için yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, 5- Taraflarca yatırılan istinaf gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde yatıranlara iadesine, Dairemizin bu kararına karşı, haczedilmezlik şikayeti yönünden İcra ve İflas Kanunu'nun 364/1 ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 361- (1). ve 365- (1). maddeleri uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, dairemize yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek dilekçe ile Yargıtay ilgili hukuk dairesine gönderilmek...
Mahkemece, takip dosyasında 103 davetiyesi tebliğ edilmemiş ise de borçlunun emekli maaşına konulan haciz için 29.08.2013 tarihinde haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu, bu nedenle taşınmaz haczinin en geç şikayet başvurusunda bulunduğu 29.08.2013 tarihinde öğrenilmiş olduğu, yedi günlük sürenin geçmiş olması nedeniyle şikayetin süre yönünden reddine karar verilmiş, hüküm borçlu vekilince temyiz edilmiştir. İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre 103 davetiyesi tebliğinden, tebliğ yok ise öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, borçluya 103 davetiyesi tebliğ edilmemiştir. Borçlunun taşınmaza haciz konulduğundan haberdar olduğuna dair takip dosyasında bir işlem yaptığı da anlaşılamamaktadır. Bu nedenle haczedilmezlik şikayetinin süresinde olduğunun kabulü ile şikayetin incelenmesi gerekirken süreden ret kararı verilmesi doğru değildir....
Haczedilmezlik şikayetinin, İİK'nun 16/1. maddesine göre 7 günlük sürede yapılması gerekir. Şikayet süresi haczin öğrenildiği tarihten itibaren başlar. Somut olayda, 29.04.2013 tarihli haciz işleminde Borçlu Vekilinin hazır olduğu, 07.05.2013 günü haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu,7 günlük şikayet süresinin geçtiği anlaşılmıştır. Mahkemece; haczedilmezlik şikayeti süresinde yapılmadığından reddi gerekirken şikayetin kabulü ile hacizlerin yazılı gerekçe ile kaldırılması isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 25,20 TL peşin harcın temyiz edene iadesine, 04.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Aynı maddenin ikinci fıkrasında ise; meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için haczin dayanağını teşkil eden borcun haczedilmezlik iddiasına konu edilen evin bedelinden doğmamış olması koşul olarak düzenlenmiştir. Borcun evin bedelinden doğması halinde bahsi geçen madde uygulanmaz ve dolayısıyla haczedilmezlik şikayeti ileri sürülemez. O halde alacaklı tarafın cevap dilekçesinde ileri sürdüğü bu iddia karşısında mahkemece, alacaklı tarafından icra takibine dayanak yapılan Niğde Aile Mahkemesi'nin 2013/71 E., 2014/385 K. sayılı ilamı incelenerek takip konusu borcun alacaklının şikayete konu Niğde İli Merkez İlçesi 703 ada 1 parsel, zemin kat 1 nolu taşınmazdaki katılma payı alacağına ilişkin olup olmadığı, dolayısıyla borcun şikayete konu taşınmazın bedelinden doğup doğmadığı araştırılıp değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve yazılı gerekçeye dayalı hüküm tesisi isabetsizdir....
Kat 11 nolu bağımsız bölümde bulunan taşınmazın kaydına 28.11.2020 tarihinde haciz şerhi işlendiği, İİK’nun 103. maddesine dair davetiyenin borçluya 04.03.2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun şikayet dilekçesinde 103 davetiyesi tebliğ işlemine yönelik bir tebligat usulsüzlüğü iddiasının bulunmadığı, yapılan meskeniyet şikayeti başvurusunun ise 15.06.2021 tarihli olduğu, davacı borçlu tarafından Örnek 103 davetiyesinin tebliğinden itibaren 7 günlük süre içerisinde dava açılmaması nedeniyle T1 meskeniyet şikayetinin süresinde olmaması nedeniyle reddine,T2 'ın haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı olmaması nedeniyle davacı T2 tarafından açılan haczedilmezlik şikayetinin reddine karar verilmiştir....
İlgili madde uyarınca 3.şahsın haczedilmezlik şikayetinde bulunamayacağı, bu hakkın dosya borçlusuna ait olduğu, davacı 3.şahsın haczedilen mallar üzerinde istihkak iddiasında bulunduğu, bu iddianında istihkak davası prosedürü içerisinde çözümlenmesi gerektiği açıktır. Davacının İİK 82/2 maddesine dayalı olarak da haczedilmezlik şikayetinde bulunamayacağı açıktır. Bu durumda haczedilmezlik şikayeti yönünden aktif husumet ehliyeti bulunmadığından şikayetin reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun ve isabetli bulunmakla; karara istinafın esastan reddine oy birliğiyle karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1- Silivri 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, haczedilmezlik şikayeti istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 12.Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : 12.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 29.06.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Haczedilmezlik Şikayeti Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun mahkeme kararının İİK.nun 366. ve HUMK.nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), harç alınmasına yer olmadığına, 14.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacının asıl karara ilişkin istinaf talebinin değerlendirmede, Kural olarak, dosya borcunun ihtirazi kayıt konulmaksızın ödenmesi halinde haczin kaldırılması gerekeceğinden haczedilmezlik şikayeti konusuz kalır. Ancak ödeme şikayete konu hacizler nedeniyle dosyaya gelen para ile yapılmış ise borçlunun haczedilmezlik şikayeti incelenip sonuçlandırılmalıdır. Somut olayda, borçlunun rızaen ödeme yaptığı, alacaklı tarafından 24/03/2021, 22/04/2021 ve 25/05/2021 tarihli dilekçeler ile haricen tahsil yapıldığının beyan edildiği, tahsil harcının yatırıldığı, 24/03/2021 tarihinde haczin kalktığı, 25/05/2021 tarihinde dosyanın infazen kapatıldığı, ödemelerin her hangi bir ihtirazi kayıt düşülmeksizin iradi olarak yapıldığından haczedilmezlik şikayeti konusuz kalmıştır. (Benzer karar Yargıtay 8....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun icra hukuk mahkemesine başvurusu haczedilmezlik şikayeti olup haczedilmezlik şikayetinin yasal hasmı da alacaklıdır. Alacaklının hasım gösterilmemiş olması onun yasal hasımlık durumunu ortadan kaldırmaz. Bu nedenle hasım gösterilmese bile icra hukuk mahkemesi kararının kendisine tebliği zorunlu olup, temyiz hakkı da bulunduğu kuşkusuzdur....