Davalı alacaklı vekili, taşınmaza 01.11.2010 tarihinde haciz konulduğunu, davacı lehine verilen tescil kararının bu tarihten sonra olduğundan haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Davalı Şükrü, açılan davayı kabul etmediğini ve reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece dava dışı ... ile davacı arasında yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili olarak feshine karar verildiği terkini talep edilen haciz şerhinin kişisel hakka dayalı nitelikte olduğu, anılan davanın yargılaması sırasında ihtiyati tedbir şerhi işlendikten sonra kamu borcuna dayalı olarak haciz şerhi tesis edildiği, yolsuz tescil durumunda oluşan şekli kayda dayanarak tesis edilen kişisel hakka dayılı şerhin lehine yolsuz tescil edilerek iptal edilerek kendisine döndürülen ayni hak sahibinin durumunu ağırlaştırmayacağı gözetilmesi gerektiğinden bahisle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Terkini istenen şerhin, hukuksal sebebi az yukarıda açıklanan Yasa hükümleri olup, Tapu Kadastro 13.Bölge Müdürlüğü’nce yapılan haciz şerhi işlemi Türk Medeni Kanunu’nun 1010. maddesi hükmüne uygun olarak yapılan tapu kütüğüne şerh işlemidir. Şerhin terkini davası, sicildeki şerhten hukuksal yararı bulunan kimselere karşı açılabilir. Tapu Sicil İdaresi yasa gereği işlem yapmış olup, haciz şerhinden yararlanan kimse durumunda değildir. Davada taraf ehliyeti dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece doğrudan gözetilmesi gerekir. Bu hukuksal nedenle, davanın pasif husumet yönünden reddi gerekirken, yazılı gerekçelerle reddedilmiş olması doğru olmadığından kararın bu sebeple bozulması gerekir ise de; mahkemece düşülen bu yanlışlığın giderilmesi, HUMK’nın 438/son maddesi gereğince, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden sonucu itibariyle doğru olan kararın gerekçesi değiştirilmek suretiyle açıklanan bu gerekçeyle düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....
Haciz şerhi sonradan değil, derhal işlenmiştir, şeklinde beyanda bulunarak hükmü temyiz etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; tapu kaydındaki haciz şerhinin terkini istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1009 uncu maddesi uyarınca; "...şerhedilebileceği kanunlarda açıkça öngörülen diğer haklar tapu kütüğüne şerhedilebilir. Bunlar şerh verilmekle o taşınmaz üzerinde sonradan kazanılan hakların sahiplerine karşı ileri sürülebilir." 2.4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1023 üncü maddesi uyarınca; "Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.” 3....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; görevli mahkemenin Vergi Mahkemesi olduğunu, dava dışı Hasan Bademli’nin vergi borçları nedeniyle haciz işleminin yapıldığını, işlemin hukuka uygun olduğunu, iyi niyetli kazanımının korunması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; dava konusu haciz şerhi incelendiğinde mahkemenin 28.03.2018 tarihli yazısından sonra tescil edildiği ve Hasan Bademli isimli kişi adına olan tescilin 2018/39 Esas sayılı karara göre yolsuz tescil niteliğinde olduğu, iptal kararının geriye etkili nitelikte olduğu ve dolayısıyla haciz şerhinin yolsuz tescil niteliğinde olduğu gerekçesiyle Konya İli Meram İlçesi Çomaklı Mahallesi 41459 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki 01.07.2019 tarihli 16105 yevmiye sayılı haciz şerhinin tapu kaydından terkin edilmesine karar verilmiştir....
nun tapu kaydındaki payında bulunan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmasına) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde davacıya geri verilmesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 24.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; 1) Davaya konu taşınmazın davacının arsa payı oranında terkini yerine, infazı zorlaştırıcı şekilde, davacının payına isabet eden 5,37 m2 lik bölümün terkinine karar verilmesi, 2) Tapu kaydında mevcut haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru değilse de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, a) Gerekceli kararın hüküm fıkrasının terkine ilişkin 2. paragrafında yeralan (5,37 m2'lik kısmın davacı adına olan) rakam ve kelimeleri çıkartılmasına, yerine (317,00 m2'lik bölümdeki davacı payının) ibaresinin yazılmasına, b) Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Tapu kaydında mevcut haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmasına) cümlesinin eklenmesine, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 11.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
davacı tarafın eldeki davayı açmakta haklı olduğunun vakıf şerhinin terkini talebi bakımından yargılama giderleri ve vekalet ücretine yönelik masrafların davalı ......
Vakıflar Bankası Adapazarı şubesine yazı yazılmasına) cümlesinin eklenmesine, c)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının harca ilişkin 6. bendinin hükümden çıkartılmasına, yerine (Alınması gereken 25,20-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 21,15-TL harcın mahsubu ile bakiye 4,05-TL harcın davacı idareden tahsili ile hazineye irat kaydına) cümlesinin eklenmesine, d)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmasına) cümlesinin eklenmesine, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 21.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; 1-Tapu kaydında davalılar ..., ..., ...hisseleri üzerindeki haciz şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi, 2-Davanın niteliği gereği kendisini vekil ile temsil ettiren davacı idare lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, a)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Tapu kaydında davalılar ..., ..., ... hisseleri üzerindeki haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmasına,) cümlesinin yazılmasına, b)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Davacı idare kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'ne göre belirlenen 1.500,00 TL maktu vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA,...
Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydında yer alan ipotek şerhi ile davalılardan ...’e ait payda yer alan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Dava konusu taşınmazın tapu kaydında yer alan haciz ve ipotek şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılmasına) cümlesinin eklenmesine, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 17/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....