Noterliğinin 02/04/2013 tarihli düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi gereğince iptali ile davacı adına tapuya tescilinin talep edildiği, karşı davada ise Beyoğlu 40. Noterliğinin 02/04/2013 tarihli düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin Av....
Her ne kadar davacı vekili tarafından satış vaadi sözleşmesinde satış vaadi borçluları tarafından murislerinden gelen veya gelecek hisselerin de satışlarının müvekkiline vaad edildiği belirtilerek belirtilen hisselerin iptali talebinde bulunulmuş ise de; satış vaadi sözleşmesinde satış vaadi borçluları tarafından gayrimenkuldeki hak ve hisselerinin tamamının satışının vaat edildiği, satış vaadi sözleşmesinde satış vaadi borçluları tarafından murislerden gelecek paylara ilişkin vaatte bulunulmadığı, satış vaadi tarihinde satış vaadi borçluları adlarına kayıtlı hisselerin Gaziosmanpaşa 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 10.08.2001 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmelerine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 18.06.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ayrı ayrı düzenlenen taşınmaz satış vaadi sözleşmelerine dayalı 41 parça taşınmazdaki davalılara ait kaydın tapu iptal ve tescili, ikinci kademede ise sözleşmenin ademi ifası sebebiyle 977.459.71 TL’nin tazminat olarak tahsili istemlerine ilişkindir. Bazı davalılar dayanılan satış vaadi sözleşmelerinin sahte vekaletname ile yapıldığını, davanın reddini savunmuş, diğer davalılar savunmada bulunmamıştır....
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil olmazsa tazminat, birleştirilen dava ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin feshi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 21.12.2015 gün ve 2014/14778 Esas, 2014/11861 Karar sayılı ilamı ile düzeltilerek onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı ve birleştirilen dosya davalısı tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemece yapılan yargılamaya toplanan delillere ve Dairemizce de benimsenen mahkeme kararının gerekçesine göre hüküm usul ve yasaya uygun bulunmuş, temyiz istemi bu gerekçelerle karşılanarak onanmıştır. Dairemizin onama ilamında düzeltilmesi gereken bir yön bulunmadığından, HUMK’nın 440. maddesindeki nedenlerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir....
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; dava konusu satış vaadi sözleşmesinin vekalet yoluyla yapılmış olduğunu, vekalet yoluyla yapılan satış vaadi sözleşmesinden doğacak uyumsuzluklarda husumetin vekile değil vekil edilen kişiye yöneltilmesi gerektiğini, bu nedenle husumet itirazında bulunduklarını, esas yönünden ise müvekkili ile davacı arasındaki hukuki ilişkinin dava dilekçesinde beyan edildiği şekilde olmadığını, davacının beyanlarının gerçeği yansıtmadığını, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin 04/10/2012 tarihli Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesinden önce başladığını, diğer arsa sahibi ... ile müvekkili şirket arasında......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin iptali ve alacak istemine ilişkin olup, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 13.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 11.9.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Fakat elbirliği ortaklığına dahil paydaşlar arasında gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi yapılmışsa iştirak bozulmamak kaydıyla satıcı elbirliği ortağının payının alıcı elbirliği ortağının payına ilave edilmek suretiyle satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağı vardır. Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; Taraflar arasında gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin düzenlendiği 25.8.1994 tarihinde tapu maliki Hasan mirasçılarının tamamı, tapuda murisleri adına kayıtlı olan dava konusu taşınmazdaki miras hak ve hisselerinin tümünü davacıya sattıkları anlaşılmaktadır. Satış vaadinde bulunanlardan Türkan dışındakiler sonradan öldüklerinden davacı, Türkan ile birlikte bunun haricindeki satıcıların mirasçılarını da dava ederek satış vaadi sözleşmesine dayalı tescil talebinde bulunmuştur. Kendilerine dava dilekçesi tebliğ edilen davalılardan duruşmaya gelenler davayı kabul etmişlerdir....
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 12.09.2006 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin iptali; birleşen davada ise davacı ... tarafından davalı ... vd. Aleyhine 10.05.2006 günlü dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; asıl davanın kabulü, birleşen davanın reddine dair verilen 17.06.2008 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı/birleşen dava davacısı ... vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 03.11.2009 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden birleşen dava davacısı asil ... ile karşı taraf davacılar/birleşen dava davalıları vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen tarafların sözlü açıklamaları dinlendi. Sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı....
O halde; Mahkemece birleşen katkı payı alacağı davasının yazılı nedenlerle reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığından birleşen dosya davacısı ... vekilinin bu yöne ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün bu bölümünün açıklanan nedenlerle ONANMASINA, Taraf vekillerinin satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ile satış vaadi sözleşmesinin iptaline ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince; asıl dava ile karşı dava satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan isteme ilişkindir. Davacı vekili... 8. Noterliği'nce düzenlenen 05.04.2004 tarih ve 7416 yevmiye numaralı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesiyle bedeli alınmak suretiyle devredilen 1765 ada 1 parsel üzerindeki dört adet bağımsız bölümün tapu kaydının iptalini istemiş, karşı davada ise; satış vaadi sözleşmesinin karşılıksız olarak düzenlendiği, gerçekte böyle bir satış vaadi söz konusu olmadığı ileri sürülerek sözleşmenin iptaline karar verilmesi talep edilmiştir....
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili T1 ile davalı T4 arasında ''İstanbul ili, Üsküdar ilçesi, Bulgurlu Mahallesi, Kadıtariki mevkii, 2405 ada, 7 parselde kayıtlı gayrimenkul, 2405 ada, 8 parselde kayıtlı gayrimenkul, 2403 ada, 6 parselde kayıtlı gayrimenkul, 2403 ada, 7 parselde kayıtlı gayrimenkul, 2399 ada, 3 parselde kayıtlı gayrimenkul, 2399 ada, 8 parselde kayıtlı gayrimenkul'' hakkında 14/08/2015 tarihinde Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi Sözleşmesi akdedildiğini, Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesinin akdedildiği davalı T4 ile görüşmelerin yapıldığı T6 birlikte çalıştığını, müvekkilleri T1 ve T2 sözleşmeyi davalının ortağı olan T4 ile gerçekleştirdiğinden söz konusu satış bedellerini T4'a ödemek istediğini, ancak müvekkili T2 20.000,00 TL ve 240.000,00 TL olarak toplam 260.000,00 TL satış bedelinin tamamını T6 hesabına gönderdiğini, taşınmazlara ilişkin satış bedelinin tamamı ödenmesine rağmen, alıcı sıfatına sahip müvekkili T1'ün, tapu kaydını kendi adına değiştirme...