Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan kişisel hakka dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirilmesine göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının inceleme görevi Yüksek 14.Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki, anılan Dairece daha önce görevsizlik kararı verilmiş olduğundan Daireler arasında temyiz incelemesi yönünden ortaya çıkan uyuşmazlığın Hukuk Başkanlar Kurulunca giderilmesi için dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa sunulmasına, 06.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Maddelerine de aykırı olduğunu, muris Ayşe Uzun müvekkillerinin sağlığında hiç bir zaman böyle bir satışın varlığından ve satış vaadi sözleşmesinden bahsetmediğini, 2001 yılında intikal yapıldığında Ayşe Uzun' un mühür ile birlikte ayrıca parmak bastığı da ve bunun sebebinin de okur yazarlık bilmediği tespiti ile yapıldığını tüm bu aşamalarda gerek davacılar gerekse murisleri satış vaadi sözleşmesine dayalı hiç bir işlem yapmadığını, ayrıca tanıkların kim olduğu tanıklık sıfatının bulunup bulunmadığı hususunun da Noterlik kanunu gereğince ayrıca araştırılması talebinin de karşılanmadığını, açıklanan nedenlerle Çorlu 4. AHM 22/12/2020 tarih 2019/76 Esas 2020/267 Karar sayılı ilamının kaldırılmasını , duruşma talebinin kabulünü talep etmiştir. DELİLLER: Tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak açılmış olup tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/721 KARAR NO : 2022/1092 ASIL DAVADA; DAVA : Tapu İptali ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 04/12/2018 BİRLEŞEN İZMİR 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ'NİN ... ESAS SAYILI DAVADA; DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 22/02/2019 KARAR TARİHİ : 20/12/2022 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 20/12/2022 Mahkememizde görülen davanın ve birleşen davanın dosya üzerinde yapılan incelemesi sonucunda; İDDİA ; Asıl davada davacı ... Yatırım Petrol Enerji Sanayi ve Ticaret A.Ş. vekili dava dilekçesi ile özetle; davalı şirket ile dava dışı ... arasında İzmir 21. Noterliği’nde 15/11/2017 tarihli ... yevmiye numaralı taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin düzenlendiğini, dava dışı ...’ın bu sözleşmeden doğan haklarını İzmir 21....

      Davalılar Mehmet ve T9 vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu gayrimenkuldeki iştirak halindeki hissenin satış vaadi sözleşmesi uyarınca satma vaadinde bulunulmuş olmasına rağmen bu satış vaadi sözleşmesini ifa kabuliyeti bulunmadığının zira gayrimenkul üzerindeki iştirak halindeki mülkiyet durumu buna engel olduğunu bu satış vaadini infaz edilebilir olması için mutlak surette müşterek halinde mülkiyet dumunun olması gerektiğini, oysa dava konusu gayrimenkul üzerinde 30 civarında hissedar olup müşterek mülkiyete geçilemediğinden ortaklığın giderilmesi davası açıldığını davacının inşaat sektöründe iştigal ettiğinden bu hususu bilebilecek durumda olduğunu, ayrıca satış vaadi sözleşmesini imzalarken tapu kaydında iştirak halinde mülkiyet durumunu da bildiğini, davanın tapu iptali ve tescil davası olarak görüldüğünü, kural olarak bedel iadesi talep edilemeyeceğini, tapu iptali ve tescil davalarında dava konusu gayrimenkulün rayiç bedeli üzerinden harç yatırılması gerektiğini, satış...

      Bir kısım davalılar dava konusu taşınmazın davacıya satıldığını davayı kabul ettiklerini beyan etmişler, bir kısım davalılar ise gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin kadastro tespitinden önce düzenlendiğini, hak düşürücü sürenin geçtiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Dava açıldığında ölü olduğu anlaşılan bir kısım davalıların mirasçıları hakkında davacı vekili 31.01.2011 tarihinde Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/118 Esas sayılı dosyasında aynı gayrimenkul satış vaadi sözleşmelerine dayanarak tapu iptali ve tescil davası açmış açılan dava eldeki dosya ile birleştirilmiştir. Mahkemece, davanın ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü davalı ... vekili temyiz etmiştir. Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

        Gayrimenkul satış vaadi sözleşmeleri mülkiyeti geçirim borcunu doğuran akitlerden (T.M.K.’nun 706.m.) olup, sözleşmede belirtilen miktar ve değer hayatın ve günün olağan koşullarına uygun olmadığı gibi kamu düzenine ilişkin görev konusu taraf iradesine bırakılmakla sözleşmede belirtilen de- ğerin harç kaybına neden olacağı da gözetilerek, gayrimenkul satış vaadi sözleşmelerine dayalı uyuşmazlıklarda görevli mahkemenin dava tarihindeki değere göre belirlenmesi gerekir. Yargıtay H.G.K.'nun 29.03.2006 gün 2006/14-91-2006/115 sayılı kararında da gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davaları ile benzer nitelikteki tenkis davalarında da dava tarihindeki değerin esas alınması gerektiği kabul edilmiştir....

          Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir.. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğması ile işlemeye başlar. Ancak satışı vaat edilen taşınmaz, sözleşme ile veya fiilen satış vaadini kabul eden kişiye yani vaat alacaklısına teslim edilmiş ise on yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açılan davalarda zamanaşımı savunması Türk Medeni Kanununun 2. maddesinde yer alan “dürüst davranma kuralı” ile bağdaşmayacağından dinlenmez. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ, DAVA TÜRÜ : SATIŞ VAADİ SÖZLEŞMESİNİN İPTALİ, TAPU İPTALİ VE TESCİL, ELATMANIN ÖNLENMESİ. -KARAR- Dava, taraflar arasındaki eser sözleşmesinden kaynaklanan satış vaadi sözleşmesinin feshi, tapu iptal, tescil ve elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 15.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 04.10.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davalarının kabulü için aranacak ilk husus, sözleşmenin ifa olanağının bulunup bulunmadığıdır. Elbirliği ortaklığına (iştirak halinde mülkiyete) konu bir taşınmazda elbirliği ortaklarından birinin, miras payını, ortaklık dışı bir kişiye satmayı vaat etmesi halinde sözleşme bir taahhüt muamelesi olarak geçerlidir. Ancak elbirliği ortaklığı çözülünceye kadar sözleşmenin ifa olanağının varlığından söz edilemez. Fakat elbirliği ortaklığına dahil paydaşlar arasında gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi yapılmışsa iştirak bozulmamak kaydıyla satıcı elbirliği ortağının payının alıcı elbirliği ortağının payına ilave edilmek suretiyle satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağı vardır....

              HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; Özel Dairece ilk olarak kararın onanmasına karar verilmiş ise de; davacı vekilinin karar düzeltme talebi üzerine karar yukarıda yazılı gerekçeyle bozulmuş; mahkemece önceki kararda direnilmiştir. Direnme kararını davacı vekili temyize getirmektedir. Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin eldeki davada, dava konusu 688 parsel sayılı taşınmazdan imar nedeniyle ifrazen oluşan 208 ada 1, 2, 3 ve 4 sayılı parsellerde de davacının mülkiyet hakkının söz konusu olup olmadığı, buradan varılacak sonuca göre davalı ...’a husumet yöneltilip yöneltilemeyeceği noktasında toplanmaktadır....

                UYAP Entegrasyonu