"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, sözleşmeye dayalı tapu iptali ve tescil talebi de bulunmadığından 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 09.02.2012 tarihli ve 2012/1 sayılı Kararı uyarınca, davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 18.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ YRG.GELİŞ TARİHİ: -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; taraflar arasındaki 13.04.2009 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan ve sözleşmenin feshi sonucu sözleşmeye dayalı alacak istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 13.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,16.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, resmi şekilde düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; düzenleme şeklinde yapılmış taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. Türk Borçlar Kanunu'nun 207 nci maddesi; Satış sözleşmesi, satıcının, satılanın zilyetlik ve mülkiyetini alıcıya devretme, alıcının ise buna karşılık bir bedel ödeme borcunu üstlendiği sözleşmedir. Sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça veya aksine bir âdet bulunmadıkça, satıcı ve alıcı borçlarını aynı anda ifa etmekle yükümlüdürler. Durum ve koşullara göre belirlenmesi mümkün olan bedel, kararlaştırılmış bedel hükmündedir. 2. Aynı Kanun'un 237 nci maddesi; "Taşınmaz satışının geçerli olabilmesi için, sözleşmenin resmî şekilde düzenlenmesi şarttır. Taşınmaz satışı vaadi, geri alım ve alım sözleşmeleri, resmî şekilde düzenlenmedikçe geçerli olmaz. " şeklindedir. 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlık, Yargıtay 8.Hukuk Dairesi’nin 17.04.2012 Tarih, 2012/2311 Esas, 2012/2934 Karar sayılı ilamına istinaden bu ilamda belirtilen denkleştirici adalet kurallarına göre gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsilinin temini istemine ilişkin olup, ihtiyati haciz talebinin taraflar arasındaki tapu iptali, tescil ve alacak davası hakkında Yargıtay Yüksek 8.Hukuk Dairesi’nin bozma kararına dayanması nedeniyle kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 8.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 22.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/03/2014 NUMARASI : 2012/925-2014/117 Dava; noterde düzenleme şeklinde hazırlanan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, dosya arasında 13.Hukuk Dairesinin bozması bulunmaktadır. Davanın niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesinindir. Dosya, Yargıtay 13. ve 15. Dairelerince incelenerek görevsizlik kararı ile Dairemize gönderilmiş olup, 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İş Bölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 09.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Yapı Endüstri Sanayi ve Ticaret AŞ ile 13/0/2011 ve 23/11/2011 tarihlerinde imzalamış olduğu Gayrimenkul Satış Vaadi sözleşmeleri ile projeden satın aldığı ve kendi adına tescile hak kazandığı Ümraniye İlçesi, .... Mahallesi, ... ada, 55 parselde kayıtlı C Blok Giriş 28 numaralı taşınmazı 10/11/2014 tarihinde 1.170.000,00 TL bedel ile, aynı yer F Blok 17. Kat 203 numaralı taşınmazı aynı gün ve aynı tarihte 460.000,00 TL bedel ile Üsküdar ....Noterliği'nin 10/11/2014 tarih ve 36699 ve 36700 yevmiye numaralı Düzenleme Şeklinde Satış Vaadi Sözleşmeleri ile davalı ...'...
Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 07.06.2012 gün ve 2010/81-2012/375 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin bulunduğundan ve mahkemece de bu şekilde nitelendirildiğinden karara yönelik temyiz itirazlarını inceleme görevi Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesi'ne aittir. Anılan dairece uyuşmazlığın eser sözleşmesinden doğduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmiş olduğundan görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Yüksek Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu'na gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz incelemesini yapmakla görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Yüksek Hukuk Dairesi Başkanlar Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 21.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak, lehine şerh konulan kişiye şerhten sonra taşınmaza malik olanlara karşı satış sözleşmesini ileri sürme olanağı tanır. Ne var ki, somut olayda davacı ...’in satış vaadi borçlusu davalı ... aleyhine Alanya Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/510 esasında kayıtlı davayı açarak, satış vaadi sözleşmesi nedeniyle ödemiş olduğu bedelin istirdatını istediği bu davanın da derdest olduğu görülmektedir. Gayrimenkul satış vaadi sözleşmeleri iki tarafa hak ve borçlar yükleyen tam iki yanlı sözleşme türlerindendir. Sözleşme henüz ifa edilmeden vaad alacaklısı olan davalı ödemiş olduğu satış bedelinin istirdatını istemiş olduğundan dayandığı 4.6.1998 günlü satış vaadi sözleşmesinden dönmüş sayılır. Satış vaadi sözleşmesiyle sağladığı ifa menfaatinden dönen alacaklı artık sözleşmenin tapuya şerh verilmesiyle kazanacağı haklardan yararlanamaz. Böyle olunca, satış vaadi sözleşmesinin şerhi istemiyle açılan davanın reddi yerine istemin hüküm altına alınması doğru olmamıştır....
Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davalarının kabulü için aranacak ilk husus, sözleşmenin ifa olanağının bulunup bulunmadığıdır....