Boşta geçen süre için ücret ve diğer hakların ödenmesi, feshin geçersizliğine bağlı ikincil bir sonuçtur. Talep olmasa da mahkemece dikkate alınması gerekir. Ayrıca feshin geçersizliği istemi tespit niteliğinde olduğundan, boşta geçen süre için ücret ve diğer hakların miktar belirtilmeksizin, hüküm altına alınması ve ödenmesi gerektiğinin tespiti ile yetinilmesi gerekir. (Dairemizin 02.06.2008 gün ve 2007/38659 Esas, 2008/13502 Karar sayılı ilamı). Dosya içeriğine göre davacının iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından küçülme kararı nedeni ile feshedildiği, ancak davalı işverenin fesihle çelişen uygulamalar yaptığı, tutarlı davranmadığı, feshin kaçınılmazlığını kanıtlayamadığı anlaşıldığından, mahkemece feshin geçersizliğine ve davacı işçinin işe iadesine karar verilmesi yerindedir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde taraflar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin haklı ve geçerli bir nedene dayanmaksızın sendikal sebeple feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğinin tespiti ile işe iadesine, bu nedenle işyerinden alacağı 4 aylık ücret alacağı ile işe alınmaması durumunda feshin geçersiz ve kötüniyetli olması nedeniyle ... yıllık ücreti tutarında sendikal tazminata karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur....
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmiştir. D) Temyiz: Karar süresinde davalı Belediye vekilince temyiz edilmiştir. E) Gerekçe: Mahkemenin feshin geçersizliğine dair kararı dosya içeriğine uygun olmakla birlikte, birden fazla davalı bulunmasına karşın mahkemece davalılar arasındaki hukuki ilişkiye dair herhangi bir değerlendirmede bulunulmamış ve infazda tereddüt yaratacak şekilde hüküm kurulmuştur. Somut olayda; davacı başta itibaren davalı Belediye'nin işçisi olarak çalıştığını, davalı Belediye ile alt işverenler arasındaki hukuki ilişkinin muvazaalı olduğunu iddia etmiştir. Mahkemece; bu iddialar dosyadaki bilgi ve belgeler ile bir değerlendirmeye tabi tutularak, davalılar arasındaki hukuk ilişkinin somut bir biçimde belirlenmesi gerekmektedir....
Davalı asil cevap dilekçesinde özetle; davacının ailesine gideceğini söyleyerek 6 ay sonunda evden kaçarak evliliği bitirdiğini, kendisine kumpas kurduğunu, Malatya'da boşanma davaları açtığını, davacının haksızlığının tespit edildiğini, Yağmur Gül'ün müşterek evlatları olup olmadığının tespitini istediğini, eşi T1 ile Hüseyin Karcı ve Ergün Çamlı'nın ceza evinde yattıklarının tespiti ile karşı tarafın haksız olduğunun anlaşılacağını belirterek, 100.000 TL maddi-manevi tazminat ve kendisinin yaptığı zararların tahsiline, Malatya Emniyet Müdürlüğünden 2010 yılında davacının kimlerle yakalandığının tespiti ile gereğinin yapılmasını talep etmiştir. Davacı vekili cevaba cevap dilekçesinde özetle; cevap dilekçesindeki hususların doğru olmadığını, Malatya 1. ve 2....
Mahkemece, "Davanın kısmen kabulüyle, davalı kurumun davaya konu olan işlemindeki "davalı kurum tarafından sözleşmenin üç ay süre ile feshine, sözleşmenin 5.3.5 maddesine istinaden davacının ödemesi gereken cezai şart miktarının 18.089,30 TL olduğuna ve 3.617,86 TL ilaç bedelini davacının davalıya ödemesine" kısmı dışındaki işleminin haksızlığının tespiti ile önlenmesine ve iptaline, fazlaya ilişkin istemin reddine," karar verilmiş; hüküm, her iki tarafça temyiz edilmiştir. 1-Dava, ..... tarafından sözleşmenin 5.3.14., 5.3.2, 5.3.5 ve 4.3.6 maddeleri uyarınca uygulanan 3 ay süreli fesih, ceza ve reçete bedellerinin tahsili kararının iptali istemine ilişkindir....
Kişi tarafından ödenmesi ile son bularak işin esasına girilmeden karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğini, ancak burada davayı açmakta ki hukuki yararın ödeme emirlerinin haksızlığının tespiti ve akabinde iptali ile SGK'ya herhangi bir borcunun olmadığının mahkeme tarafından tespiti yapılması gerekirken mahkemece işin esasına girilmeden davanın hakkında herhangi bir karar verilmesine yer olmadığına ilişkin karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesi talep edilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının açtığı davada herhangi bir hukuki menfaati bulunmadığından davacı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğu sebebine dayanılmış ve ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılarak yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenilmesine karar verilmesi talep edilmiştir....
Doğa Eczanesinin sahibi ve mesul müdürü olduğunu, 24.3.2004 tarihli teftiş raporuna göre sözleşmesinin fesih edildiğini, fesih nedeninin haksız olduğunu ileri sürerek, feshin haksız olduğunun tespiti ile bu hususta yaratılan muarazanın önlenmesine ödenmeyen reçete bedelleri olan 2.102,19 YTLnin davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, haksız feshin iptali ile ödenmeyen 2.102,19 YTL reçete bedellerinin tahsili istemi ile eldeki davayı açmış, davalı feshin haklı olduğunu savunmuştur....
Gerekçe: 4857 sayılı İş Kanununun ... vd. maddeleri uyarınca feshin geçersizliği istemi yani işe iade davasında kurulacak hüküm tespit hükmü niteliğindedir. Dolayısıyla işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre için ücret ve diğer hakların miktar belirtilmeksizin, faiz ile ilgili herhangi bir ibare de kullanılmaksızın hüküm altına alınması ve ödenmesi gerektiğinin tespiti ile yetinilmesi gerekir. Tespit davalarında yalnızca tespit hükmü verilir, eda hükmü verilemez. Dosya içeriğine göre, feshin geçersizliğine karar verilmesi isabetlidir. Ancak, feshin geçersizliğine ilişkin dava tespit niteliğinde olduğundan bunun sonucu olan işçinin çalıştırılmadığı en çok dört aylık süre ücretine ilişkin hükmün de tespit niteliğinde olması gerekir. Mahkemece, boşta geçen süre ücretinin tespiti ile yetinilmesi gerekirken, tahsili yönünde hüküm kurulması hatalıdır....
Gerekçe: 4857 sayılı İş Kanunu'nun 18 ve devamı maddeleri uyarınca feshin geçersizliği istemi yani işe iade davasında kurulacak hüküm tespit hükmü niteliğindedir. Dolayısıyla işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre için ücret ve diğer hakların miktar belirtilmeksizin, faiz ile ilgili herhangi bir ibare de kullanılmaksızın hüküm altına alınması ve ödenmesi gerektiğinin tespiti ile yetinilmesi gerekir. Tespit davalarında yalnızca tespit hükmü verilir, eda hükmü verilemez. Dosya içeriğine göre, feshin geçersizliğine karar verilmesi isabetlidir. Ancak, feshin geçersizliğine ilişkin dava tespit niteliğinde olduğundan bunun sonucu olan işçinin çalıştırılmadığı en çok dört aylık süre ücretine ilişkin hükmün de tespit niteliğinde olması gerekir. Mahkemece, boşta geçen süre ücretinin tespiti ile yetinilmesi gerekirken, tahsili yönünde hüküm kurulması hatalıdır....
Davacı işçi bildirimli olarak yapılan fesih üzerine, feshin geçersizliğinin tespiti ile işe iade davası açmış ve mahkemece feshin geçersizliğinin tespiti ile işe iadesine karar verilmiştir. Kesinleşen karar üzerine davacı işçi başvurmuş ve dosya içeriğine göre işverence işe başlatılmamıştır. Davacı işçi bu davada ihbar tazminat isteğinde de bulunmuş ve mahkemece isteğin kabulüne karar verilmiştir. 4857 sayılı İş Kanunu’nun geçersiz feshin sonuçlarını düzenleyen 21/4 maddesinde “İşe başlatılmayan işçiye bildirim süresi verilmemiş veya bildirim süresine ait ücret peşin ödenmemişse, bu sürelere ait ücret tutarının ayrıca ödeneceğini” belirtilmektedir. Normatif hüküm, ihbar tazminatının; a) İşçiye bildirim süresi verilmemişse veya b)Bildirim süresine ait ücret peşin ödenmemişse, ihbar tazminatının ödeneceğini düzenlemiştir. Madde açık ve anlamlı bir hükümdür....