Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosya incelendiğinde; davacı taraf, dava dilekçesinde evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olarak herhangi bir vakıa bildirmediği gibi tanık da dahil herhangi bir delil sunmamıştır. Davalının boşanmayı kabul ettiğine ilişkin beyanı tek başına TMK 184. maddesi gereğince Mahkemeyi bağlamayacağı gibi, dava dilekçesinde dayanılmayan bir vakıanın davalıya kusur olarak atfedilmesi de mümkün değildir. Davacı tarafın evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı hususunu ispatlayamadığı anlaşılmakla TMK'nın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olarak açılan boşanma davasının reddi kararının yerinde olduğu, davacının istinaf talebinin reddi gerektiği, Anlaşılmakla; karar usul ve yasaya uygun bulunulmakla davacı tarafın yerinde görülmeyen istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

KARŞI OY YAZISI Davacı kadın tarafından evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma (TMK. m. 166 f. I) davası açıldığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma (TMK. m. 166 f. I) kararı verildiği, hükmün boşanma davasının reddi gerektiği yönünde davalı koca tarafından temyiz edildiği konusunda değerli çoğunluk ile aramızda “görüş birliği” vardır. Çekişme nedir?; Öncelikle değerli çoğunluğun anlaşmalı boşanma (TMK. m. 166 f. III) koşullarının oluştuğu yönündeki görüşüne katılmıyorum. Nitekim yerel mahkeme hakimi de aynı görüşte olduğu için evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma (TMK. m. 166 f. I) kararı vermiştir. Ortada bir anlaşmalı boşanma (TMK. m. 166 f. III) kararı da bulunmamaktadır. Kaldı ki anlaşmalı boşanma (TMK. m. 166 f. III) kararı verilebilmesi için her hususta anlaşma sağlanmalıdır....

    Diğer bir anlatımla, eşlerin birlikte yaşamayı reddetmeleri, evlilik birliğinden doğan yükümlülüğün ihlali olup boşanma sebebi oluşturur (KILIÇOĞLU, Ahmet M. : Aile Hukuku, Ankara 2016, s.138). Dairemizin içtihatlarına göre, bir boşanma davasında eşlerin ileri sürdüğü “birlik görevlerini yerine getirmeme”, eş veya çocukla yeterince ilgilenmeme”, “birlikte yaşamaktan kaçınma”, “haklı neden olmadığı halde yatakları ayırma” gibi evlilik birliğinin gerektirdiği yükümlülüklerin ihlali niteliğindeki olguların kanıtlanması durumunda, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı kabul edilip boşanmaya karar verilirken, çok uzun süre ayrı yaşayan ve bu nedenle evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin hiçbirini yerine getirmeyen eşlerin, evlilik birliğinin temelinden sarsılmadığını kabul etmek ve boşanma davalarının reddine karar vermek, Türk Medeni Kanununun benimsediği boşanma hukuku ilkelerine uygun olamaz. Yıllarca ayrı yaşayan eşleri, yasa zoruyla bir araya getirmek de mümkün değildir....

      Hukuk Dairesi'nin 15/04/2019 tarihli 2018/3120 esas sayılı ilamı) Boşanma kararı verilebilmesi için TMK 166/1- 2 maddesi gereğince evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının ispatlanması gerekeceği, dosya kapsamından doğrudan taraflar arasında evlilik birliğinin davalı kadından kaynaklanan sebepler ile ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek derecede bir geçimsizliği, kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilemediği anlaşılmıştır. Davacı koca tarafından boşanma istemli olarak dava açılmış ise de; kocanın, davasını ispata yarayan iki tanık beyanı dışında dosyada delil bulunmadığı, tanıklarından Murat'ın "... Benim gördüğüm kadarıyla annem ile babam evde iken hep bir tartışma ve huzursuzluk vardır. Bu tartışmaları hep annem çıkarır, ben annemin babama karşı sen adam değilsin adam olsan çocuklarına sahip çıkarsın dediğine şahit oldum....

      İstinaf Sebepleri Davacı erkek mirasçıları vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili ... tarafından davalı kadın aleyhine evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olması nedeni boşanma davası açıldığını, dava devam ederken müvekkilin vefat ettiğini, mirasçıların davaya devam ettiğini, davalı kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında asıl kusurlu olduğunun tespiti ile mirasçılık sıfatının sona ermesini talep ettiklerini, davalı kadının kusurlu olduğunu, kadının bu evliliği maddî çıkarları için yaptığını, yerel mahkemenin kusura ilişkin değerlendirme ve tespitlerinin hatalı olduğunu, arz ve izah ettikleri üzere yerel mahkeme kararının kaldırılmasını, davalı kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında asıl ve ağır kusurlu olduğunun tespitine karar verilmesini yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı kadın üzerinde bırakılmasını talep ederek kararı istinaf etmiştir. C....

        İstinaf Sebepleri Davalı erkek vekili, davanın reddi gerektiğini, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda davalı erkeğe yüklenebilecek kusur bulunmadığını ileri sürerek kararı istinaf etmiştir C....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından, tamamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesi uyarınca boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Dinlenen bir kısım davacı tanıklarının sözleri, maddi hadiselere istinat etmemekte, soyut ve genel nitelikte, bir kısım tanıkların anlatımları ise sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibaret olup, bir kısım beyanlarda geçen olaylardan sonra ise evlilik birliğinin devam ettiği, taraflarca önceki eylemlerin hoş görülmüş sayıldığı bu nedenle kusur belirlemesinde dikkate alınamayacağı anlaşılmaktadır....

            Dava; boşanma (evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma (çekişmeli) istemine ilişkindir. İDM tarafından ana dosyanın kabulü ile birleşen davanın reddine ilişkin verilen karar birleşen dosya davacısı tarafından istinaf edilmiştir....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: dosya kapsamı ve dinlenen tanık beyanlarına göre davalı tarafın şehir dışına çalışmaya giderken davacıya para vermediği, şehir dışında de çalıştığı dönmede evine para göndermediği, davacının bu nedenle maddi sıkıntı yaşadığı , davacının geçimini ailesinin desteği ile karşılamaya çalıştığı, davalı tarafın borçlandığı ,borçluların davacıyı aradığını, davacının bu nedenle evine gitmeye korktuğu, davalının çocuklarıyla ilgilenmediği anlaşılmakla evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında ve boşanmaya neden olan olaylarda davalı erkeğin tam kusurlu olduğu, davalının tam kusuru nedeniyle taraflar arasında müşterek hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabit olmakla olayların akışı karşısında bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine ve de evlilik birliğinin devamında taraflar ve toplum (kamu) için bir fayda kalmadığı anlaşıldığına göre, davanın...

            Dinlenen tanık beyanları, ceza mahkemesi kararı ve dosya içeriği ile; davalının uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama suçundan hüküm giydiği, bazen eve gelmediği, tarafların bir süredir fiilen ayrı yaşadıkları, evlilik birliğinin temelinde sarsıldığı, evliliğin devamında taraflar ve toplum açısından bir fayda kalmadığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalının tam kusurlu olduğu, bu sebeple tarafların TMK 166/1. maddesi gereğince boşanmalarına karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, Anlaşılmakla, karar usul ve yasaya uygun bulunmakla davalının istinaf talebinin HMK 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu