DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan Karşılıklı Boşanma ve Ziynet Eşyalarının İadesi davasında (TMK m.166/1) davalı-karşı davacı taraf; kadının kabul edilen davası, kusur tespiti, hükmedilen tedbir nafakası ile tazminatlar, kabul edilen ziynetler ile reddedilen karşı davaları yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar arasında görülen boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda ilk derece mahkemesince “Boşanmaya sebebiyet veren olaylarda birlik görevlerini yerine getirmeyen, evlilikte sadakate aykırı davranan, zina yapan davacı-davalının daha fazla kusurlu olduğu, davalı-davacının fazla harcama yapması ve davacı-davalının aile üyelerinin banka kartını gizlice kullanması nedeniyle kusurunun daha az olduğu” gerekçesiyle esas dava yönünden evlilik birliğinin temelinden sarsılması, birleşen dava yönünden zina ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenleriyle davaların ayrı ayrı kabullerine karar verilmiş, bu karara karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesince...
Maddesi gereğince tarafların evlilik birliği içerisinde ikamet etmiş oldukları (İshaklı Mahallesi İshaklı Caddesi Aynalı Sokak no:1 Bafra/Samsun) taşınmazın kararın kesinleşmesine kadar davacı karşı davalıya tahsisine, (taşınmazın elektrik, su ve doğalgaz giderlerinin davacı karşı davalı tarafından karşılanmasına) Davacı karşı davalı tarafından açılan mal rejiminin tasfiyesine yönelik davanın dosyamızdan tefrik edilerek mahkememizin başka bir esasına kaydedilmesi nedeniyle bu talep yönünden KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, Davalı karşı dosya davacısı tarafından davacı karşı dosya davalısı aleyhine 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasının KABULÜNE, tarafların TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle BOŞANMALARINA, Davalı karşı davacı erkek tarafından kendi yararına 4721 sayılı TMK'nin 174/2 maddesi uyarınca talep edilen manevi tazminatın REDDİNE, Davalı karşı davacı...
Maddesi gereğince tarafların evlilik birliği içerisinde ikamet etmiş oldukları (İshaklı Mahallesi İshaklı Caddesi Aynalı Sokak no:1 Bafra/Samsun) taşınmazın kararın kesinleşmesine kadar davacı karşı davalıya tahsisine, (taşınmazın elektrik, su ve doğalgaz giderlerinin davacı karşı davalı tarafından karşılanmasına) Davacı karşı davalı tarafından açılan mal rejiminin tasfiyesine yönelik davanın dosyamızdan tefrik edilerek mahkememizin başka bir esasına kaydedilmesi nedeniyle bu talep yönünden KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, Davalı karşı dosya davacısı tarafından davacı karşı dosya davalısı aleyhine 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasının KABULÜNE, tarafların TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle BOŞANMALARINA, Davalı karşı davacı erkek tarafından kendi yararına 4721 sayılı TMK'nin 174/2 maddesi uyarınca talep edilen manevi tazminatın REDDİNE, Davalı karşı davacı...
Uyuşmazlık, bir kısım ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi, mümkün değilse bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Düğün sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından takılırsa takılsın kendisine bağışlanmış sayılır ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 285 ve devamı ( mülga 818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun 234 ve devamı ) maddeleri hükümlerine tabi olur. Tarafların evliliği sürecinde davalı koca tarafından eşi aleyhine, kadının sık sık evi terk etmesi ve şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma davası açılmış, bu davada mahkemece geçimsizliğin kadın ile koca arasında olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bu davadan sonra davacı kadın tarafından evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle davalı aleyhine boşanma davası açılmış, koca ise karşı dava ile zina nedeniyle boşanmaya karar verilmesini istemiştir....
beklenemeyeceği dair oluşan vicdani kanaat ile davalı karşı davacı kadının evlilik birliğinin temelden sarsılması talepli boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar vermek gerekmiştir....
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; "tarafların evlilik birliğinin davacı eşin az, davalı eşin ise ağır basan kusurlu davranışları ile temelinden sarsıldığı, davacının da karşılıklı hakaret, çocuklarına karşı ilgisiz davranma gibi eylemleri nedeni ile az da olsa kusurunun bulunduğu, evlilik birliğinin devamında taraflar açısından mevcut veya beklenen bir menfaatin kalmadığı anlaşılmakla davacının evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayanan boşanma talebinin kabulüne, tarafların TMK’nın 166/1. maddesi uyarınca boşanmalarına," karar verilmiş ise de; davacı KADINA ve davalı KOCAYA yüklenen kusurların hangileri olduğu tespit edilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava, TMK'nın 166/1- 2. maddesine dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma ve ferileri istemine ilişkindir HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilerek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. TMK'nın 166/1- 2. maddesine göre; "evlilik birliği ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir." Dosya incelendiğinde; tarafların 11/01/2018 tarihinde evlendikleri, müşterek çocuklarının bulunmadığı anlaşılmaktadır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/881 KARAR NO : 2021/857 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BULANCAK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/02/2021 NUMARASI : 2019/665 ESAS - 2021/163 KARAR DAVA KONUSU : EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİYLE BOŞANMA-ZİYNET VE ÇEYİZ EŞYASININ İADESİ KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının 2 yıl önce evlendiklerini, bu evliliklerinden 7 aylık Hazal adında müşterek çocuklarının olduğunu, evliliklerinin ilk başlarında davalının ailesi ile birlikte yaşadıklarını, aralarında huzur kalmadığını ve ayrı eve taşındıklarını, bu rağmen davalının ailesinin evliliklerinde olumsuz etkilerinin devam ettiğini, davalının müvekkiline aşağılayıcı...
Asıl dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve fer'ilerine, birleşen dava evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ile fer'ileri ve ziynet alacağına ilişkindir. Davacı-davalı erkeğin açtığı asıl davanın reddine ilişkin karar kesinleşmiş, Dairemiz'in 26/04/2019 tarihli kaldırma kararından sonra yapılan yargılama neticesinde verilen davalı-davacının davasına yönelik karara ilişkin, davacı-davalı erkek kusur durumu, velayet, nafaka, tazminatlar, vekalet ücreti yönlerinden istinaf isteminde bulunmuştur....