İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Tarafların 2009 tarihinde evlenip bu evliliklerinden müşterek iki çocuklarının olduğu, davacı tarafın evlilik birliğinin temelinden sarsıldığından bahisle boşanma talepli mevcut davayı açtığı, davalı tarafın açılan davanın reddini talep ettiği, TMK'nun 166/1- 2 maddesi gereğince boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin temelinden sarsıldığının sabit olması ve bu duruma neden olan olaylarda az da olsa davalının kusurlu olması gerektiği, davacının, dava dilekçesinde belirttiği sebeplere ilişkin olarak evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığına ve davalının kusurlu olduğuna dair herhangi bir delil sunmadığı, davanın sübut bulmadığı anlaşılmakla davanın reddine" karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur....
Uyuşmazlığın çözümü bakımından ilgili kanun maddelerinin incelenmesinde yarar görülmektedir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun (TMK) “Evlilik birliğinin sarsılması” başlıklı 166/I-II. maddesi; “Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hâllerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir” hükmünü içermektedir. Anılan maddenin birinci fıkrası gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmaya karar verilebilmesi için başlıca iki şartın gerçekleşmiş olması gerekmektedir....
, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla TMK.nun 166/1. maddesi gereğince boşanmalarına, TMK.nun 174/1- 2. maddeleri gereğince lehine 80.000- TL maddi, 80.000- TL manevi tazminata karar verilmesini talep etmiştir....
Türk Medeni Kanununun 166. maddesinde, “evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerin her birinin boşanma davası açabileceği” hükme bağlanmıştır. Bu hükmü, tamamen kusurlu eşin de dava açabileceği ve yararına boşanma hükmü elde edebileceği biçiminde yorumlamak ve değerlendirmek doğru değildir. Çünkü böyle bir düşünce, kimsenin kendi eylemine ve tamamen kendi kusuruna dayanarak bir hak elde edemeyeceği yönündeki temel hukuk ilkesine aykırı düşer. Gene böyle bir düşünce tek taraflı irade ile sistemimize aykırı bir boşanma olgusunu ortaya çıkarır. Boşanmayı elde etmek isteyen kişi, karşı tarafın hiçbir kusuru olmadığı halde, evlilik birliğini, kendi kusurlu tutum ve davranışlarıyla temelinden sarsar, sonra da mademki birlik artık sarsılmış deyip, boşanma doğrultusunda hüküm kurulmasını talep edebilir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından davanın zinadan kabul edilmemesi ve tazminatların miktarı yönünden; davalı erkek tarafından ise tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak görülen boşanma davasında ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı erkek tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesince “Davalı erkeğin sadakatsiz olduğu” gerekçesiyle davanın kabulüne ve ferilerine hükmedilmiştir. Türk Medeni Kanununun 166/1-2 maddesi uyarınca boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir....
Davalı cevap dilekçesinde özetle; öncelikle yetkili mahkemenin taraf eşlerin birlikte yasaşdığı Sincan/Ankara olması gerektiğinden bahisle yetki itirazında bulunduğunu, bununla birlikte evlilik birliğine karşı görevlerini yerine getirdiğini ve eşinin 2013 yılında internette tanıştığı bazı kişilerle iletişime geçtiğini ve o tarihten bu yana aralarında geçimsizlik söz konusu olduğunu belirterek, davanın reddi ile 50.000,00.-TL maddi ve 50.000,00.-TL manevi tazminatın davacıdan tahsil edilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; "Dava Türk Medeni Kanunu'nun 166/1 maddesine dayalı "Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması" nedenine dayalı boşanma davasıdır. Türk Medeni Kanunu'nun 166.maddesine göre : Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan boşanma davasında (TMK m.166/1) davalı taraf; kusur tespiti, davacı lehine hükmedilen nafakalar ve tazminatlar yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....
Az kusurlu eş boşanmaya karşı çıkarsa, bu halin tespiti dahi tek başına boşanma kararı verilebilmesi için yeterli olamaz. Az kusurlu eşin karşı çıkması hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olmalı, eş ve çocuklar için korunmaya değer bir yararın kalmadığı anlaşılmalıdır (TMK md:166/2). Somut dosya kapsamında dinlenen davacı tanıklarının beyanlarının evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı iddiasını ve kadının kusurlu davranışlarını ispata elverişli ve yeterli olmadığı görülmüştür....
çekilmez hale geldiğini belirterek, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, küçük çocuklarının velayetlerinin dava devam ederken tedbiren, bittikten sonra kalıcı olarak tarafına verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 15/06/2021 NUMARASI : 2019/489 ESAS, 2021/402 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, tarafların boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetlerinin müvekkiline verilmesine 1.000,00- TL yoksulluk, 750,00- TL iştirak nafakasına, 100.000,00- TL maddi 100.000,00- TL manevi tazminata, yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Taraflara usulüne uygun davetiye tebliğ edilmiş olup davalı davaya cevap vermemiş ve duruşmalara da katılmadığı görülmüştür....