WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/01/2023 NUMARASI : 2021/117 ESAS - 2023/12 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA (EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİ İLE BOŞANMA (ÇEKİŞMELİ) ZİYNET EŞYALARININ İADESİ KARAR : KARARIN YAZ....

Mahkemece; "Davacının iddiaları, davalının savunmaları, nüfus kayıtları, tanık anlatımları ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında dava evlilik birliğinin temelinden sarsıldığından bahisle boşanma, manevi tazminat, yoksulluk nafaksı talebine ilişkindir....

İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın, davanın reddi yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 1- Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, mahkemece dava reddedilmiş ise de; kadının vakıa olarak dayandığı ve tanık beyanı ile ispatlanan kocanın kadına sadece 50,00TL para vermesi ve ihtiyaçlarını karşılamaması şeklinde ekonomik şiddet kusurunun kocaya kusur olarak yüklenmesi gerekmiştir. Bu durumda kararın kusura yönelik gerekçesinin "Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda kadına yeterince para vermemesi ve ihtiyaçlarını karşılamaması nedeniyle kocanın tam kusurlu olduğu " şeklinde düzeltilmesi gerekmiştir. 2- Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden davalı kocanın tam kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir....

Uyuşmazlığın çözümü bakımından ilgili kanun maddesinin incelenmesinde yarar görülmektedir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun(TMK) “Evlilik birliğinin sarsılması” başlıklı 166/I-II. maddesi; “Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hâllerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir” hükmünü içermektedir. Anılan maddenin birinci fıkrası gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmaya karar verilebilmesi için başlıca iki şartın gerçekleşmiş olması gerekmektedir. İlki, evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olması, diğeri ise ortak hayatın çekilmez hâle gelmiş bulunmasıdır....

    GEREKÇE: Dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma istemine ilişkindir. HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Mahkemece ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Türk Medeni Kanununun 166/1- 2. maddesi uyarınca: boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması ve bu duruma davalının az da olsa kusurlu davranışı ile sebebiyet vermesi gerekir....

    Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından zinaya dayalı davasının reddedilmesi, kusur belirlemesi, manevi tazminat ile nafakaların miktarı yönünden; davalı erkek tarafından ise kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı davasının kabulü ve boşanmanın ferileri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı erkeğin kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı davasının kabul edilmesine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Davacı kadın, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı olarak açtığı davasını ıslah etmiş ve zina ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenleriyle boşanma kararı verilmesini talep etmiştir....

      İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. "Boşanma davasında tarafların kusurları belirlenirken sebep ve saiki açıklanmayan soyut tanık beyanları ve tarafların hoşgörüyle karşıladıkları davranışları hükme esas alınamayacağı gibi dava dilekçesinde dayanılmayan vakıalar da hükme esas alınamaz (HMK.119/1- e)....

      Ayrıca Türk Medeni Kanununda evlilik birliğinin sarsılması başlığı altında; “Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hâllerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir (TMK m. 166/1-2)” şeklinde genel boşanma sebebi yer almaktadır. Türk Medeni Kanununda fiilî ayrılık adı altında özel/ayrı bir boşanma sebebi ise düzenlenmemiştir. Ancak, olayın özelliğine göre, çok uzun süreli fiilî ayrılıkların, genel boşanma sebebi olan evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1-2) hukukî sebebiyle açılmış davalarda değerlendirilmesi gerekir. Buna engel olacak yasal bir düzenleme yoktur....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; "...dinlenen davacı tanıklarının davalının kusurlu hareketleri ile evlilik birliğinin temelinden sarsıldığına ilişkin beyanlarının yoruma ve duyuma dayalı olduğu, somut görgüye dayalı bilgilerinin olmadığı dosyada davalının kusurunu kanıtlamaya elverişli başkaca bir delil de bulunmadığı görülmüş, mahkememizce davacı tarafın evlilik birliğinin davalıdan kaynaklanan sebeplerle temelinden sarsıldığını ispat edemediği anlaşılmış olup fiili ayrılık olgusunun da tek başına boşanma sebebi olamayacağından davanın REDDİNE"karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı erkek vekili hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı kadın istinaf yasa yoluna başvurmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı erkek tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma istemine ilişkindir....

        Hükümde ön görülen “evliliğin en az bir yıl sürmüş olması” koşulu, bir dava şartı olmayıp, birliğin temelinden sarsılmış sayılacağına ilişkin yasal karinenin temel unsurudur. Dava tarihi itibarıyla evlilik en az bir yılını doldurmamış ise, bu maddelerin uygulanması bakımından “evlilik birliğinin temelinden sarsıldığına" ilişkin karine geçerliliğini yitirir. .../... Böyle bir durumda da Yasanın 166/3. maddesi çerçevesi dahilinde boşanma kararı verilemez, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığının taraflarca gösterilecek delilerle kanıtlanması gerekir. Olayda dava tarihinde tarafların evliliği henüz bir yılını doldurmadığına göre, “evlilik birliğinin temelinden sarsıldığına" ilişkin kanuni karineye artık dayanılamaz. Böyle bir durumda da davalının “davayı kabul” açıklaması veya tarafların boşanma yönündeki iradeleri sonuç doğurmaz....

          UYAP Entegrasyonu