Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı birleşen davanın davalısı T1 vekili ibraz ettiği 01/03/2019 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkili ile davalının 2004 yılında evlendiğini, bu evliliğinden 3 çocuklarının bulunduğunu, evliliğin ilk yıllarından bu yana mizaç sorunlarının başladığını, davalının psikolojik sorunlarının olduğunu, bu rahatsızlık nedeniyle davalının aşırı kıskançlığı olduğunu, baskı derecesinde olduğunu, davalı müvekkiline hakaretlerde bulunduğunu, tartışma nedeniyle aralarında sorun çıktığını bir süre ailelerle birlikte yaşadıklarını ancak müvekkilli ile davalının yine birleşemediklerini, davacı müvekkilinin ailesine ve kendisine karşı onur kırıcı söz ve davranışlarda bulunduğunu, davacı müvekkilinin elinden geleni yapmasına rağmen davalıyı memnun edemediğini, evlilik birliğini temelinden sarstığını bu nedenlerle...

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 11/10/2021 NUMARASI : 2018/199- 2021/656 DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, tarafların boşanmalarına, müşterek çocukların velayetlerinin müvekkiline verilmesine 500,00- TL yoksulluk, 500,00- TL iştirak nafakasına, 40.000,00- TL maddi 40.000,00- TL manevi tazminata, yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma Tazminat, Nafaka KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı karşı davalı tarafın 22/06/2020 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı gerekçesi ile tarafların boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin davacı müvekkiline verilmesini, 500,00 TL iştirak nafakası ile 25.000,00 TL maddi 25.000,00 TL manevi tazminatın davalı kadından tahsili ile davacı erkek müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görüldü....

Dava; boşanma (evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma (çekişmeli) istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK’nın "Hükmün Kapsamı" başlıklı 297/1. maddesinin (c) bendinde; "Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri" ile aynı maddenin 2. fıkrasında "Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir." düzenlemesi yer almaktadır....

-TL tedbir nafakasına hükmedilmiş, hükümde ise tedbir nafakası ile ilgili bir maddeye yer verilmemiştir. Ara kararla hükmedilen tedbir nafakasının infazı mümkün olduğundan hükümde tekrar yazılmaması bozmayı gerektirmez." (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin15/04/2019 tarihli 2018/4257 Esas sayılı ilamı) Boşanma kararı verilebilmesi için TMK 166/1- 2 maddesi gereğince evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının ispatlanması gerekeceği, dosya kapsamından doğrudan taraflar arasında evlilik birliğinin davalı kocadan kaynaklanan sebepler ile ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek derecede bir geçimsizliği, kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilemediği anlaşılmıştır....

Mahkemece; "Dosya kapsamındaki bilgi, belge ve tanık beyanlarından davalı kocanın davranışları ile evlilik birliğini temelinden sarstığının sabit olduğu, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalı erkeğin tam kusurlu olduğu, buna karşılık davacı kadının ise kendisine isnat edilen vakıalar tanık anlatımları ve tüm dosya kapsamı itibari ile ispatlanmadığından kusursuz olduğu, tarafların uzun süredir fiili olarak ayrı yaşadıkları bu halde taraflar arasında birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut olmakla bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık mümkün görülmemesi ve evlilik birliğinin devamında korunmaya değer bir yarar kalmamış olması sebebi ile davacı kadının TMK'nın 166. maddesi uyarınca evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı boşanma isteminin kabulü ile tarafların boşanmalarına karar vermek gerekmiştir....

Anılan madde gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmaya karar verilebilmesi için; biri objektif, diğeri sübjektif olmak üzere başlıca iki şartın gerçekleşmiş olması gerekmektedir. Objektif şart; evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olması, sübjektif şart ise; ortak hayatın çekilmez hale gelmiş bulunmasıdır. Söz konusu hüküm uyarınca, evlilik birliği, eşler arasında ortak hayatı çekilmez duruma sokacak derecede temelinden sarsılmış olduğu takdirde, eşlerden her biri kusurlu olsa dahi boşanma davası açabilir. Yani dava açabilme hakkı, eşlerden birinin kusursuz olması şartına bağlanmış değildir. Başka bir deyişle, boşanma davası açabilmek için, geçimsizlikten dolayı evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olmasının mutlaka eşlerden birinin kusurundan ileri gelmiş olması gerekmediği gibi, davacı eşin de bunda kusurunun bulunmaması şart değildir....

    Dolayısıyla evlilik birliği temelinden sarsılmış (TMK m. 166/1) ve eşler bu sonuca eşit kusurları ile sebep olmuşlardır. Dairemizin, “… Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden; tarafların uzun süredir fiilen ayrı yaşadıkları ve her ikisinin de diğeriyle beraber yaşamaktan kaçındığı ve evlilik birliğine ilişkin görevlerini karşılıklı olarak yerine getirmedikleri anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu duruma göre evlilik birliğinin, tarafların eşit kusurlu davranışlarıyla temelinden sarsıldığının kabulü gerekir. Dosyada taraflardan birinin diğerinden baskın kusurlu kabul edilmesini gerektirecek bir olgu bulunmamaktadır....

      Hukuk Dairesi'nin 08/02/2012 tarihli 2010/20851 esas sayılı ilamı) Boşanma kararı verilebilmesi için TMK 166/1- 2 maddesi gereğince evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının ispatlanması gerekeceği, dosya kapsamından doğrudan taraflar arasında evlilik birliğinin davalı kadından kaynaklanan sebepler ile ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek derecede bir geçimsizliği, kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilemediği anlaşılmıştır....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "ASIL DAVANIN KABULÜNE, tarafların Türk Medeni Kanunun 166/1. maddesi gereğince EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİYLE BOŞANMALARINA, Tarafların müşterek çocukları olan 28/07/2016 Aksaray d.lu Alper Erdoğan TAŞGİT'in velayetinin davacı karşı davalı anneye verilmesine, velayeti anneye verilen müşterek çocuk ile davalı karşı davacı baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, TMK'nın 169....

      UYAP Entegrasyonu