Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı dava dilekçesinde özetle; Davalı ile resmen evli bulunduklarını, bu evliliklerinden müşterek üç çocuklarının olduğunun, müşterek çocuklardan Melikenin ve Barış'ın yaşının küçük olduğunun, taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların her konuda anlaşarak boşanmaya karar verdiklerini, protokol düzenlediklerini, protokol gereğince boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. DELİLLER: Dava dosyası....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan Boşanma ve Ziynet alacağı davasında (TMK m.166/1) davacı taraf katılma yoluyla, kusur tespiti, nafaka ve tazminat miktarları ile reddedilen ziynetler ile davalı vekiline hükmedilen vekalet ücreti yönünden, davalı taraf, kararın tamamı yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve Ziynet alacağına ilişkin (TMK m.166/1) eldeki davada, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak (HMK md. 355) mahkememizce yapılan inceleme sonucunda; Somut olayda;Dava konusu ziynetlerin Ziraat Bankası Erciyes Şubesinde bulunduğu iddia edilmiştir. Mahkemece bu husus araştırılmamıştır....

(TMK.m.164) Dava, terk hukuki sebebine değil, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayanmaktadır. Davalının kusurlu olup olmadığı, dayanılan boşanma sebebi çerçevesinde belirlenmelidir. Davalının gerçekleşen eylemi, terk olduğuna ve başkaca bir fiili kanıtlanmadığına göre, bu olay tek başına evlilik birliğine temelinden sarsar nitelikte bir kusur olarak görülemez.Bu bakımdan davalının kusurlu olduğunun tespiti isabetsizdir. Kararın bozulması gerektiği düşüncesiyle değerli çoğunluğun görüşüne katılamıyorum....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/04/2019 NUMARASI : 2018/516 ESAS - 2019/294 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma davasının yapılan yargılaması sırasında, ilk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı tarafından, istinaf yoluna başvurulmakla; evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İLK DERECE MAHKEMESİ SAFAHATI: Davacı dava dilekçesinde özetle; 2009 yılında evlendiklerini, aralarında görüş farklılığından kaynaklı geçimsizlik bulunduğu, daha önce açtığı boşanma davasını davalının özürleri sebebi ile geri aldığını ancak davalının verdiği sözleri tutmadığını, fiziksel şiddet uygulayıp öldürmek ile tehdit ettiği belirterek, boşanma ve velayet talebinde bulunmuştur Davalı cevap dilekçesinde özetle; kendisinin de boşanmayı istediğini belirterek anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verilmesini istemiştir....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 09/07/2021 NUMARASI : 2021/70 ESAS-2021/452 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin tarafına verilmesine, müşterek çocuk için aylık 1000- TL nafaka bağlanmasına, mehir hakkı olarak 95 gr 22 ayar altın bileziğin tarafına teslimine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, müşterek çocuğu velayetinin davalı babaya verilmesine, müvekkili lehine 30.000- TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    NAZMİYE ERDOĞAN DAVANIN KONUSU :Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARARIN YAZIM TARİHİ : 14/10/2021 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vasisi dava dilekçesinde özetle; Davacı T1'ın babası olduğunu, kendisinin 1933 doğumlu hasta ve medeni haklarını kullanamaz durumda olduğundan dolayı Nevşehir Sulh Hukuk Mahkemesinin ilgili kararı ile kendisine vasi olarak atandığını, vesayeti altında bulunan T1'ın 2014 yılında davalı ile evlendiklerini, bir yıl bir arada kaldıktan sonra davalının müşterek haneyi haber vermeden ve haklı bir nedene dayanmadan terk edip gittiğini, bugüne kadar aradan 5 yıla yakın bir zaman geçmesine rağmen dönmediği gibi aramadığını...

    nun 166/1 maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle , birleşen dava yönünden ise TMK.'...

    Mahkemece; "Asıl dava TMK'nın 166/1. maddesi hükmüne dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması sonucu boşanma istemine, karşı dava ise zina nedenine olmadığı takdirde terditli olarak TMK'nın 166/1. maddesi hükmüne dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması sonucu boşanma istemine ilişkindir. Nüfus kayıtlarına göre tarafların 13/10/2004 tarihinde evlendikleri, bu evlilikten müşterek çocuklarının bulunduğu anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanununun 166. maddesinde "evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerin her birinin boşanma davası açabileceği" hükme bağlanmıştır. TMK 166/1 gereğince dava açabilmek için kusursuz olmaya gerek olmayıp, daha fazla kusurlu bulunan tarafın dahi dava hakkı bulunmakla beraber, boşanmaya karar verilebilmesi için davalının az da olsa kusurunun varlığı ve bunun belirlenmesi kaçınılmazdır....

    Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir." Davacı kadın, kademeli (terditli) olarak dava açmış, öncelikle Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesinde düzenlenen zina nedenine dayalı boşanma, bu talebi kabul edilmediği takdirde Türk Medeni Kanunu'nun 166/1- 2. maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma istemiştir. Bu tür davalarda; tek dava ancak iki ayrı talep mevcuttur. Zina, mutlak boşanma sebebidir. Zina vakıasının gerçekleşmesi halinde boşanma sebebi gerçekleşmiş sayılır. Zina, olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine kademeli olarak dayanılmış ise, zinanın ispatlanması halinde, bu sebeple boşanma kararı verilmesi gerekir....

    CEVAP Davalı-karşı davacı cevap ve karşı dava dilekçesinde; davacı-karşı davalının iddialarının gerçekleri yansıtmadığını, erkeğin evlilik süresince evin ve eşinin ihtiyaçlarıyla ilgilenmediğini, para vermediğini, annenden para iste dediğini, yakınlarının eve gelmesini istemediğini, hasta olan kızının yanına gidip geri döndüğünde eve almayarak kovduğunu, davacı-karşı davalının kızının evliliğe müdahalede bulunduğunu ve kızıyla birlikte küfürler ederek fiziksel şiddet uyguladıklarını belirterek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına, aylık 2.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, 100.000 TL maddi, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini istemiştir. III....

      UYAP Entegrasyonu