Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine açılmış olan boşanma davasında ileri sürülen hususların doğru olmadığını, davanın esasa girilmeden usulden reddinin gerektiğini, evlilikte asıl sorunun davacı karşı davalının müvekkiline soğuk davranması, davacının son iki yıl içerisinde, müvekkiline karşı günden güne ilerleyen şekilde muhabbetsiz ve soğuk davranmaya başladığını, aile birliğinin gereklerini yerine getirmemesinin olduğunu, davacının müvekkili ile yatakları ayırt ettiğini, evlilik birliğinin gerektirdiği fiziki yakınlığı sona erdirdiğini, devam eden zamanda davacının yatak odasında küçük çocuk ile yattığını, müvekkilinin de çocuğun yatağında yattığını, davacı karşı davalının açmış olduğu boşanma davasının reddini, davacı karşı davalının tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat taleplerinin de evlilik birliğinin devam etmemesindeki ağır kusuru nedeniyle reddini, müvekkilinin karşı boşanma davasının kabulü ile tarafların...
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından, tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek dava dilekçesinde zina (TMK md.161) ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK.md.166/1) sebeplerine dayalı olarak boşanma davası açmış, mahkemece tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalaıma karar verilmiştir. Davacı erkeğin dava dilekçesinde yer alan zina nedenine dayalı talepleri hakkında hükmün gerekçesinde bir açıklama yapılmadığı gibi, hüküm fıkrasında da olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmamıştır. Davacının açıklanan boşanma sebebine dayalı talebi hakkında olumlu ya da olumsuz karar verilmemesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/2279 KARAR NO : 2020/3119 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BOYABAT ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 30/09/2020 NUMARASI : 2020/457 E 2020/435 K DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacının 16/09/2020 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı ile 2017 tarihinde evlendiklerini, müşterek çocuklarının bulunmadığını, eşi ile sürekli kavga halinde olduklarını, yaklaşık bir aydır ayrı yaşadıklarını, bu tartışmalar neticesinde ali huzurunun bulunmadığını, ileride sıkıntılar oluşabileceğini bu nedenle evliliğin sonlanması gerektiğinden bu nedenle sundukları anlaşmalı boşanma protokolü çerçevesinde boşanmalarına karar verilmesini taleple dava etmiştir. DELİLLER:Tarafların nüfus aile kayıt tablosu, dava dosyası....
MAHKEME KARARI Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu`nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince, evlilik en az bir yıl sürmüş ise eşlerin birlikte başvurması yada bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılmış sayılacağı, tarafların evliliğinin bir yıldan fazla sürdüğü, tarafların mahkeme huzurunda boşanma iradelerini serbest ve hür bir iradeyle belirttikleri, boşanma ve boşanmanın mali sonuçları ve ortak çocuğun velâyeti hususunda anlaştıkları, taraflarca bu konudaki düzenlemenin mahkemece uygun bulunduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun`un 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, çocuk için 100,00 TL iştirak nafakasının davacıdan alınarak davalıya verilmesine, taraflar karşılıklı olarak birbirlerinden...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı ..., evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK.md.166/1) ve terk (TMK.md.164) hukuki sebeplerine birlikte dayanarak boşanma isteğinde bulunmuştur. Mahkemece, davacının, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı talebinin reddine karar verilmiş, terk hukuki sebebine dayalı talebiyle ilgili bir karar verilmemiş, davacıda bu yönden temyize gelmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. ve 166/4. maddesi uyarınca ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenlerine dayalı olarak açılan boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince, taraflar arasında ortak yaşamın kurulduğundan bahisle, davanın reddine karar verilmiştir. Hükme karşı davacı erkek tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve bölge adliye mahkemesi, davacı erkeğin evlilik birliğinin temelinden sarsılması (m. 166/1) hukuki nedenine dayalı talebinin incelenmediğinden bahisle, istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir. Hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmiştir....
, bu yönden yeniden karar verilmesine yer olmadığına,evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı açılan davanın sübut bulmadığından reddine karar verilmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/01/2023 NUMARASI : 2022/1093 ESAS, 2023/27 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Anlaşmalı)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK.nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle ;Davalı ile resmi nikahlı evli olduklarını, anlaşamadıklarını, sürekli kavga ettiklerini, fikren ve ruhen birbirlerine uyum sağlayamadıklarını, sulh içinde evlilik birliğini sürdürmelerinin mümkün olmadığını, müşterek gayri reşit 1 çocuklarının bulunduğunu, müşterek çocuğun velayetlerinin tarafına verilmesini, kendisi için davalıdan herhangi bir nafaka, maddi ve manevi tazminat, ziynet eşyası, katılım alacağı ve yargılama gideri talep etmediğini belirterek...
Anılan maddenin birinci fıkrası gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmaya karar verilebilmesi için başlıca iki şartın gerçekleşmiş olması gerekmektedir. İlki, evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olması, diğeri ise ortak hayatın çekilmez hâle gelmiş bulunmasıdır. Genel boşanma sebeplerini düzenleyen ve yukarıya alınan madde hükmü somutlaştırılmamış veya ayrıntıları ile belirtilmemiş, birçok konuda evlilik birliğinin sarsılıp sarsılmadığı noktasında hâkime takdir hakkı tanımıştır. Dolayısıyla olayın özellikleri, oluş biçimi, eşlerin kültürel ve sosyal durumları, eğitim durumları, mali durumları, eşlerin birbirleri ve çocukları ile olan ilişkileri, yaşadıkları çevrenin özellikleri, toplumun değer yargıları gibi hususlar dikkate alınarak evlilik birliğinin sarsılıp sarsılmadığı tespit edilecektir....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk derece mahkemesinde yapılan yargılama sonunda; davacının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, davacı lehine aylık 300,00 TL tedbir, aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasına, 12.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili; tanıklarının dinlenmediğini belirterek, istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: HMK'nın 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve ferilerine ilişkindir....