Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma ve fer'ileri istemine ilişkindir. Tüm dosya kapsamına göre ve ilk derece mahkemesinin evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebebiyet verdiğine ilişkin davacı kadının davalı erkeğe karşı “dengesizsin pısırıksın “ şeklindeki beyanları ve davalı erkeğin evlilik birliğinin kendisine yüklediği davacı kadın ve müşterek çocuğun ihtiyaçlarını karşılamaması şeklindeki vakıa belirlemesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak belirlenen bu vakıalar sonucunda evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmasına tarafların eşit kusuru ile sebebiyet verdiklerinin kabulü gerekirken yazılı şekilde kadın eşin hafif erkek eşin ağır kusurlu olduğunun kabulü usul ve yasaya aykırı olup davalı vekilinin kusur tespitine ilişkin istinaf başvurusunun kabulü gerekmiştir....

Boşanma sebebi olarak dayanılan 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) “Evlilik birliğinin sarsılması” başlıklı 166/I-II. maddesi; “Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hâllerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir” hükmünü içermektedir. Bu hükümde yer alan boşanma sebebi nisbi bir boşanma sebebidir. 14. Anılan maddenin birinci fıkrası gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmaya karar verilebilmesi için başlıca iki şartın gerçekleşmiş olması gerekmektedir....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 13/06/2019 NUMARASI : 2017/136 ESAS - 2019/447 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : VEKİLİ : Av. CEYHUN YILDIRIM DAVACI : ZÜLFİYE ERSİN - - VEKİLLERİ : Av. ATAKAN GÜNGÖR [16015- 10468- 76766] UETS Av. ARZU HAZER GÜNGÖR 858 Sok....

    SAVUNMA:Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü davanın evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olduğunu, müvekkili ile davacının 28/10/2016 tarihinde sosyal medya aracılığı ile tanıştıklarını, davalı müvekkilinin sorumsuz bir birey olmayıp davacı eş için evlilik birliğinin yüklemiş olduğu tüm sorumlulukları yerine getirmek için çabaladığını, davacının ileri sürmüş olduğu davalı müvekkilinin davacı eşi, ailesi ile görüştürmemesi, davacının ailesini istememesi, görüşse dahi bu sebeple kavga sebebi yaptığı şeklindeki iddialarının asılsız olduğunu, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü davalı müvekkilinin ve ailesinin davacı eşi konuttan kovulduğu iddialarının yerinde olmadığını, müvekkilinin eşi ile tekrar bir araya gelme çabasında ve isteğinde olduğunu, taraflar arasında evlilik birliğinin temelinden bozulmasına neden olacak hiçbir sebep bulunmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; anlaşmalı boşanma davası açılmış ise de, davalı erkeğin akıl hastalığı sebebiyle kısıtlandığı ve vasisinin bulunduğu, bu durumda anlaşmalı boşanmanın gerçekleşemeyeceği, davaya çekişmeli olarak devam edildiği, davacıya dava dilekçesini sunmak üzere süre verildiği, davacı kadının dilekçesinde evlilik birliğinin temelden sarsılması sebebine dayanıldığı, akıl hastalığına yönelik boşanma sebebine ise dayanılmadığı gibi bu yönde ıslahta yapılmadığı, davalı erkeğin akıl hastası olduğu ve dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşıldığı üzere kısıtlandığı, davalının hareketlerinin iradi olmadığı, davalı erkeğe, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olması sebebine dayalı boşanma davasında kusur yüklenemeyeceği gerekçesi ile, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle açılan boşanma davasının reddine karar verilmiştir. IV....

      Maddenin bir ve ikinci fıkraları, esasen evlilik birliğinin sarsılması ilkesine dayalı olup, birliğin sarsılıp sarsılmadığı hususunda karar vermeye yetkili hâkimin ise tarafların boşanmaya sebep olan olaylarda gerçekleştirdikleri kusurlu davranışları uyarınca bir karar vermesi gerekliliği nedeniyle; kusur ve evlilik birliğinin sarsılması ilkelerinin her ikisinin de varlığını kapsamaktadır. Bu bağlamda evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davası açan davacının, davasının kabul edilerek, boşanma kararı elde edebilmesi için iki koşulun gerçekleştiğini kanıtlamış olması gerekir. Bunlardan ilkinde davacı; kendisinden, evlilik birliğinin devamı için gereken “ortak hayatın sürdürülmesi” olgusunun artık beklenmeyecek derecede birliğin temelinden sarsıldığını, ikinci olarak “temelden sarsılmanın” karşı tarafın kusurlu davranışları sonucu gerçekleştiğini ispatlamak zorundadır. 15....

        Asıl dava, evlilik birliğinin temelden sarsılmasına dayalı boşanma ve fer'ileri ile ziynet alacağına, birleşen dava ise evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanmaya ilişkindir. 1- Davalı-davacının TMK'nın 162. maddesi gereğince açılan davada vekalet ücretine ilişkin istinaf itirazlarının incelenmesinde; Yargılama gideri davada haksız çıkan taraftan alınır (HMK m. 326). Vekalet ücreti de yargılama giderlerindendir (HMK m. 323). Davacı-karşı davalı kadın tarafından Türk Medeni Kanunu'nun 162 ve 166/1. maddesinde düzenlenen hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenlerine dayalı boşanma davası açılmıştır. Mahkemece davacı-karşı davalı kadın tarafından terditli olarak açılan boşanma davalarından evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açtığı davanın (TMK m.166/1) kabulüne karar verilerek boşanma hükmü kurulmuş, Türk Medeni Kanunu'nun 162....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan boşanma davasında (TMK m.166/1) davalı taraf; kararın tamamı yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın tarafından erkek eş aleyhine evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma davası açılmış, ilk derece mahkemesince "Davalı erkeğin kadına fiziksel şiddet uyguladığı ve sadakatsiz davrandığı" gerekçesiyle tam kusurlu kabul edilerek kadının davası kabul edilmiş, ilk derece mahkemesinin bu kararına karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatlar yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

          Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, davacı kadının Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesinde yer alan evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı davasının şartları oluştuğundan boşanma davasının kabulüne karar verilecek yerde davanın reddine karar verilmesi doğru bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 17.04.2018...

            UYAP Entegrasyonu