reddine, KARŞI DAVANIN KABULÜ İLE; tarafların Türk Medeni Kanunun 166/1. maddesi gereğince EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİYLE BOŞANMALARINA, Maddi ve Manevi tazminat şartları oluşmadığından Reddine," karar verilmiştir....
Dava; TMK'nın 166/1. maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve boşanmanın fer'isi niteliğindeki taleplere ilişkindir. Boşanma kararı verilebilmesi için TMK 166/1- 2 maddesi gereğince evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının ispatlanması gerekeceği, dosya kapsamından doğrudan taraflar arasında evlilik birliğinin davalı kadından kaynaklanan sebepler ile ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek derecede bir geçimsizliği, kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilemediği anlaşılmıştır. Küfür olarak söylenen sözlerin ne olduğunun belirlenememesi halinde boşanma nedeni olamaz (yer, ortam, tarih) HGK 1994/2- 300 Esas-1994/378 Karar sayılı ilamı....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: I-1- ASIL DAVANIN KABULÜNE, tarafların Türk Medeni Kanunun 166/1. maddesi gereğince EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİYLE BOŞANMALARINA, Tarafların müşterek çocukları olan 19/05/2005 Merzifon d.lu CEREN ÇAĞLAR'ın velayetinin davacı anneye verilmesine, Velayeti DAVACI ANNEYE verilen müşterek çocukları ile DAVALI BABA arasında şahsi ilişki tesisine, Davacı kadının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 30.000,00 TL manevi tazminatın boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı erkekten alınarak davacı kadına ÖDENMESİNE, Davacı kadının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 30.000,00 TL maddi tazminatın boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı erkekten alınarak davacı kadına ÖDENMESİNE, TMK'nın 169....
Mahkemece; "Dava, TMK'nun 166/3.maddesinden kaynaklanan evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle anlaşmalı boşanma davasıdır. Tarafların imzasını taşıyan 16/01/2023 tarihli boşanma protokolü dosyaya sunulmuştur. Tarafların Takbis, Gib, SGK sorgulamaları uyap üzerinden ve kurumlara yazılan müzekkere cevapları ile sosyal ekonomik durumları tespit edilmiştir. Davacı ve davalı bizzat duruşmaya gelerek imzalı beyanları ile boşanmak istediklerini, protokolü özgür iradeleri ile imzaladıklarını, sulh olma imkanları bulunmadığını açıklamışlardır. Taraflar arasında maddi-manevi tazminat, nafaka ve boşanmanın diğer mali sonuçları hususlarında anlaşmışlardır....
Türk Medeni Kanunu'nun 166/1- 2. maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir ki, olayımızda taraflar arasında fiziksel,sözel ve duygusal şiddet gerçekleşmiş, evlilik birliği temelinden sarsılmış ve TMK.nın 166/1. maddesi koşulları oluşmuştur. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında asıl ve birleşen davanın davacıları dava açmakta haklıdır....
Davalının cevap dilekçesi sunmadığı, ancak 21/05/2021 tarihli celsede boşanma protokolü doğrultusunda boşanmalarına karar verilemesini talep ettiği anlaşılmıştır. Mahkemece; "Tüm bu deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; 4721 sayılı TMK’nın 166/3. fıkrasına göre “evlilik en az bir yıl sürmüşse eşlerin birlikte bizzat başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde boşanma kararı verilebilmesi için, Hâkimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerini serbestçe açıkladığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçlan ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır. Hakim tarafların ve çocukların menfaatlerini nazara alarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Bu değişikliklerin taraflarca da kabulü halinde boşanmaya hükmolunur”....
Mahkemece; "Açılan dava; çekişmeli boşanma davasıdır....
Dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. Toplanan delillerden tarafların 1998 yılında evlendikleri, davacı erkek tarafından açılan eldeki dava dilekçesinde belirtilen iddiaların kuşkudan uzak şekilde ispatlanamadığı gibi, davacı tarafın iddia ettiği hususların İDM kararında belirtildiği gibi; tarafların birlikte Giresun'da evlilik birliğini devam ettirdikleri dosya kapsamından anlaşıldığından, öncesinde yaşanan olaylarla ve kusurlu davranışlarla ilgili olarak birbirlerini affettiklerinin kabulü gerektiği anlaşılmıştır. Bu haliyle, davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır....
ağır kusurlu davranışları nedeniyle sarsıldığını, davacının kusurunun olmadığını, tarafların bir araya gelmelerinin mümkün olmadığını belirterek, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmaya karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
dışarı attığını, müvekkilinin eniştesinin evine sığındığını, sonrasında herhangi bir geliri olmadığı ve çocukları için evine geri döndüğünü, müvekkilinin evlilik birliği müddetince yaşadığı olumsuzluklar nedeni ile psikolojik anlamda yıprandığını belirterek, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müvekkili lehine aylık 500,00....