"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Evli Kadının Münhasıran Evlenmeden Önceki Soyadını Kullanma Talebi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı ... idaresi tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 05.05.2015 (Salı) KARŞI OY YAZISI Mahkemece verilen karar, evli kadının soyadında değişikliğe ilişkindir. Evli kadının soyadı, kocasına bağlı olarak değişebilir. Kocasının soyadında bir değişiklik olmadıkça evlenen kadın kocasının soyadını taşımak zorundadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava, evli kadının soyadı olarak sadece evlenmeden önceki bekarlık soyadını kullanmasına izin verilmesine ilişkin olup, Türk Medeni Kanununun 187'nci maddesine dayanmaktadır. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2. Hukuk Dairesinindir. Ancak 11.04.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 2797 Sayılı Yargıtay Kanunu'nun 6644 sayılı Kanun ile değiştirilen 60. maddesinin üçüncü fıkrası gereğince dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesine, 18.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanan Kadının Kocasının Soyadını Kullanmasına İzin Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, eşinden boşandığını belirterek, boşandığı kocasının soyadını taşımasına izin verilmesi istemiş, mahkemece; "menfaat koşulunun bulunmadığı" gerekçesiyle istek reddedilmiştir. Dava, Türk Medeni Kanunun 173/2. maddesine dayanmaktadır. Davacının boşandığı kocası olan davalı, 02.10.2014 tarihli duruşmada "davayı kabul ettiğini" bildirmiştir. Bu durumda boşandığı kocasının soyadını kullanmakta menfaatinin bulunduğu ve bunun kocaya bir zarar vermeyeceği artık kabul edilmelidir. Öyleyse isteğin kabulüne karar verilmesi gerekirken, bu husus nazara alınmadan davanın reddine karar verilmesi doğru bulunmamıştır....
KARŞI OY YAZISI Boşanan kadına, boşandığı kocasının soyadını kullanmasına izin verilebilmesi için iki şartın birlikte gerçekleşmiş olması gerekir. Birincisi, kadının boşandığı kocasının soyadını kullanmakta menfaati olmalı, ikicisi ise bunun kocaya zarar vermeyeceği ispatlanmalıdır. (TMK. m. 173/2) Taraflar ...'da ... Aile Mahkemesinin 14.12.1996 tarihinde kesinleşen kararıyla boşanmışlar, bu karar davacının on altı yıl sonra başvurusu üzerine Türkiye'de tanınmış, tanıma kararı 18.1.2013 tarihinde kesinleşmiştir. Davacı aynı zamanda ... vatandaşı olduğunu, yurtdışında çocukları olduğu için oraya gidip gelmek zorunda olduğunu, pasaportunu kocasının soy ismi ile aldığı için boşandıktan sonra aldığı kimliğindeki kızlık soyismi ile pasaportundaki soyadı birbirini tutmadığından, ülkeye girip çıkmakta '“vize” problemi yaşadığını ileri sürerek, boşandığı kocasının soyadını kullanmasına izin verilmesini istemektedir....
Bölge Adliye Mahkemesi’nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 4721 sayılı Kanun'un 173 üncü maddesi uyarınca kadının boşandığı eşinin soyadını kullanmaya ilişkin izninin kaldırılabilmesi koşulların değişmesinin gerektiği, ispat yükü boşanan kadının soyadının kullanılmasında artık menfaati kalmadığı yahut kadının soyadını kullanmasının kendisine zarar verdiği iddiasında bulunan davacıda olduğu, kadının, tarafların serbest iradeleri ile belirledikleri her iki taraf içinde bağlayıcı nitelikte bulunan ve hakim tarafından onaylanarak kesinleşen anlaşmalı boşanma protokolü ile belirlenen yükümlülüklerin yerine getirilmesini yasal hükümler çerçevesinde davacıdan talep ve dava etmesinin tek başına evlilik soyadının kullanımından kaynaklı oluştuğu iddia edilen zararına dayanak gösterilmeyeceği, bu kapsamda davacı tarafından kadının soyadını kullanımından kaynaklı somut bir zararın veya soyadı kullanmasına izin kararının verildiği tarihten sonra bu iznin kaldırılmasını gerektir koşulların...
Davalı Asil T3 duruşmada; Davacı tarafından açılan davayı kabul ettiğini, eşinin kızlık soyadı Yılmaz'ı tek başına kullanmasına kendisininde rızasının bulunduğunu beyan etmiştir. Nüfus temsilcisi duruşmada; MK ve Nüfus Hizmetleri Kanunun 5490 sayılı 187. Maddesi uyarınca evlenen kadının kocasının soyadını taşıyacağını, yeni bir hanenin açılamayacağını, davacının bu nedenle kızlık soyadını tek başına kullanması ve yeni bir hane açılması talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesinin Kararının Özeti: Dava, 14/02/2020 tarihinde İstanbul 3. Aile Mahkemesi 2020/121 Esas sayısı ile açılmış, mahkemece verilen 2020/483 sayılı kararın istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 38....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kadının Boşandığı Eşinin Soyadını Kullanmasına İzin Verilmesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacılar tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacılar dava dilekçesinde, 2014 yılında boşandıklarını, davacı ...'nın soyadının ayrıldığı eşi Ali'nin soyadı olan Gani olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Olayları anlatmak taraflara, hukuki nitelendirme ise Hakime aittir....
İstinaf Sebepleri Davalı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, davanın kabulü, kadının kendi soyadını kullanmasına izin verilmesi talebiyle açtığı davada harç yatırılmadığı ve kadının erkeğin soyadını kullanmasında menfaatinin olmadığı, velâyet, kadının tazminat taleplerinin kabulü, erkeğin tazminat taleplerinin reddi yönünden istinaf dilekçesi sunmuştur. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, usul ve yasaya uygun olan hükme yönelik yerinde bulunmayan istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....
Türkiye'nin taraf olduğu temel hak ve özgürlüklere ilişkin başta insan Hakları Avrupa Sözleşmesi ile temel hak ve özgürlükleri düzenleyen diğer sözleşmelerde, evli kadının "evlenmeden önceki soyadını muhafaza edeceğine" ilişkin açık bir hüküm ve düzenleme bulunmamaktadır. Başka bir ifade ile "aynı konuda farklı hüküm" söz konusu değildir. İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi "Tekeli-Türkiye" kararında kişinin soyadını, özel hayatın kapsamında kabul etmiş, Türk Medeni Kanununun 187. maddesindeki düzenlemenin "evli kadına kocasının soyadını taşımayı dayattığını, bunun da soyadını seçme ve evlenmeden önceki soyadını muhafaza etme hakkını ortadan kaldırdığını" belirterek, yasal düzenlemenin Sözleşmenin 8. maddesinde düzenlenen "özel hayata" müdahale oluşturduğunu kabul ederek ihlal kararı vermiştir. Burada ihlale yol açan, ulusal mahkemelerin uygulaması veya yasa hükmünü yorum tarzı değil, yasal düzenlemenin bizatihi kendisidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, davacı kadın tarafından boşandığı eşinin soyadını kullanmasına izin verilmesine ilişkin davası yönünden, davalının zamanaşımı itirazının kabulüyle, TMK’nın 178. maddesi uyarınca davanın reddine karar verilmiştir. Evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava hakları, boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar (TMK m.178). Bu dava hakları, boşanma davasıyla birlikte ya da boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren 1 sene içinde talep edilebilen boşanmanın fer’ilerine yönelik olup, kadının boşandığı eşinin soyadını kullanmasına izin verilmesi davası yönünden uygulanmaz. Zira bu talep boşanmanın fer’isi niteliğinde değildir....