Mahkemesi SAYISI : 2021/131 E., 2022/99 K. 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, sosyal güvenlik mevzuatı kapsamında açılan alacak ve tespit davaları sonucu verilen hüküm ve karara yönelik olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin ... bölümüne ilişkin 25.01.2023 tarihli ve 2023/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 10. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY 10. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 09.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Mahkemesi SAYISI : 2021/221 E., 2022/314 K. 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, sosyal güvenlik mevzuatı kapsamında açılan alacak ve tespit davaları sonucu verilen hüküm ve karara yönelik olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin ... bölümüne ilişkin 25.01.2023 tarihli ve 2023/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 10. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY 10. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 09.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Somut olayda dosya kapsamına göre iş kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği anlaşılmaktadır. Kurumca hak sahibine gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın iş kazası niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur. İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir....
Kuruma bildirilen, ancak çeşitli nedenlerle farklı kişi adına ya da hatalı kimlik bilgileri ile kayda geçmiş, bu nedenle de, Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği'nde öngörülen bilgileri tam ve doğru yansıtmayan kayıtların gerçeğe uygun hale getirilmesi ise çoğu zaman, uygulamada “aidiyet davaları” olarak adlandırılan, Kuruma bildirilerek primleri ödenmiş çalışmaların kime ait olduğunun -gerçek sigortalısının- belirlenmesine ilişkin tespit davaları ile sağlanır. Bu davalarda, yanlış olduğu iddia edilen kaydın, iddia sahibine aidiyeti ve giderek düzeltilmesi amaçlanmaktadır. Hak düşürücü süre, Anayasa’nın 60. maddesi ile güvenceye kavuşturulan “sosyal güvenlik hakkı”na ilişkin hak arama özgürlüğünün çeşitli düşüncelerle sınırlandırılması anlamını taşımaktadır....
Öncelikle konuyla ilgili kavram ve yasal düzenlemelere kısaca değinilmelidir. 2. Tespit davası hukuki ilişkide bir kaygı, güvensizlik ve endişe olan hâllerde başvurulabilecek bir araçtır. Bu dava ile hukuki ilişki hakkındaki kuşku ve tereddütler giderilebilir. Tespit davaları hakların istikrarını temin etmekle toplumsal bir yarar sağlar. Bu davanın amacı hukuki belirsizliği gidermek, yani hukuki ilişkiler taraflar açısından belirli hâle getirmekten (hukuki belirliliği sağlamaktan) ve bu yolla hukuki barışı sağlamaktan ibarettir (.../... : Tespit Davaları, İkinci Baskı, ... 2010, s. 68, 69). 3....
Başka bir anlatımla, 506 sayılı Yasa'nın uygulama alanı devletin hükümranlık sahası ile sınırlı olup, ülke sınırları dışında uygulanamaz. 506 sayılı Yasa'nın ülke dışında meydana gelen sigorta olaylarında uygulanabilmesi Sosyal Sigortalar Kurumu’na yükümlülükler getiren sosyal güvenlik sözleşmesi veya kısa vadeli sigorta kollarını da kapsayan topluluk sigortaları bulunması halinde mümkün olabilir. Somut olayda, davacının, davalı işverenin yurtdışında...'da bulunan işyerinde çalışmakta iken zararlandırıcı olaya maruz kaldığına ve... ile Türkiye arasında Sosyal Sigortalar Kurumu’nu yükümlülükler altına sokan Sosyal Güvenlik Sözleşmesi bulunmadığına ve topluluk sigortasının kısa vadeli sigorta kollarını kapsayıp kapsamadığının anlaşılamamasına göre olayın Sosyal Sigortalar Kurumu yönünden iş kazası sayılması mümkün değildir....
DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları) KARAR : İDDİANIN ÖZETİ Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacının murisi Sıddık Şener’in davalı şirkete ait işyerinde 03.10.2014- 30.04.2015 tarihleri arasında çalıştığını, çalışmalarından sadece 2015/02 döneminde 11 gün ve 2015/03 döneminde 20 gün çalışmasının SGK’ya bildirildiğini, kalan çalışmalarının SGK’ya bildirilmediğini belirterek, davacılar murisinin 03.10.2014- 30.04.2015 tarihleri arasında davalı şirkete bağlı olarak çalıştığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMANIN ÖZETİ Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının adına bildirilen süreler dışında bir çalışmasının bulunmadığını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep istemiştir....
Dairesi 20.11.2012 tarih ve 2783 sayılı kararı ile Sosyal Güvenlik Mahkemelerinin görev alanını ise şu şekilde belirlemiştir; a) 4857 sayılı İş Kanunun 65’ inci maddesinde yer alan kısa çalışma ödeneği ve primleri ile anılan 33. maddesi uyarınca hükme bağlanan ücret garanti fonu primleri ile ilgili uyuşmazlıklara ilişkin davalar, b) Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından açılan rücuen tazminat davaları, c) 5510 sayılı Sosyal Sigortalar Ve Genel Sağlık Sigortası Kanunundan kaynaklanan davalarla; ilgili diğer kanunlarda yer alan, sosyal güvenlik hakkının yaşama geçirilmesine ilişkin düzenlemelerden kaynaklanan davalar, d) 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunundan kaynaklanan davalar, e) 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunundan kaynaklanan ve idari yargının görev alanı dışında kalan davalar, f) 1479 sayılı (Bağ-Kur) Esnaf Ve Sanatkârlar Ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunundan kaynaklanan davalar, g) 2925 sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanunundan kaynaklanan davalar,...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/01/2022 NUMARASI : 2020/223- 2022/37 DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları) KARAR : Bilecik 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı kararına karşı dahili davalılar ve fer'i müdahil Kurum tarafından istinaf yoluna başvurulduğundan dosya incelendi. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 15/03/2013- 06/04/2013 tarihleri arasında davalıya ait iş yerinde kaynakçı olarak çalıştığını, 06/04/2013 tarihinde geçirdiği iş kazası sonucu yaralandığını, kazadan ötürü açılan ceza davası sonucu Çifteler Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/142 E. 2016/88 K. sayılı kararı ile davalıya cezada verildiğini, davacının çalışmalarının kayıt altına alınmadığını ileri sürerek davacının anılan tarihler arasında davalıya ait işyerinde çalıştığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir....
Kurumca sigortalıya gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın ... kazası niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur. ... kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. Yapılacak ...; davacıya ... kazasını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmak, olayın Kurumca ... kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “... kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, olayın Kurumca ... kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise davacıya Kuruma müracaat ederek sürekli ... göremezlik oranının belirlenmesi giderek ... kazası sigorta kolundan sürekli ... göremezlik geliri bağlanması için önel vermek ve çıkacak sonuca göre bir karar vermekten ibarettir....